Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1915 Çanakkale Köprüsü Son Tabliye Montaj Töreni'nde konuştu. Erdoğan, "Artık 3 kıtadaki tüm kara, deniz, demir, hava yollarının ülkemizden ve elbette boğazlarımızdan geçmeye başladığı bir döneme giriyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadeleri kullandı: "Köprü inşaatında önemli bir aşamayı daha geride bırakacağız. Önümüzdeki yılın en geç 18 Mart'ında Çanakkale deniz zaferimizin 106. yıl dönümünde köprümüzü ve Malkara'ya kadar uzanan 101 km otoyolu hizmete açacağız. Yatırım tutarı 2.5 milyar euro olan bu otoyol ve köprü projesini yap illet devret modeliyle hayata geçiriyoruz. Proje ile geçiş süresi 6 dakikaya inecektir. Otoyol ve köprü projesinin inşasında 670’i mühendis 5 binin üzerinde kişi ve 740 iş makinesi çalışmış 106 alt yüklenici görev yapmıştır. Bu köprü büyük ve güçlü Türkiye hedefimize bir adım daha yaklaştığımızın ispatıdır."

"Köprünün hizmete girmesiyle sis ve olumsuz hava şartları nedeniyle kesintiye uğrayan Çanakkale Boğazı geçiş trafiği hiçbir engele uğramadan 6 dakikaya inecek." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Köprümüz 18 Mart'a ithafen 318 metre olarak belirlenen yüksekliği ve Cumhuriyetimizin 100. yılına işaret eden 2023 metre uzunluğu ile anlamlı mesajlara sahiptir. Dünyanın en büyük orta açıklıklı köprüsü olan 1915 Çanakkale Köprüsü olan köprü, tasarımı inşası ve ülkemize kazandırdığı teknik birikimi ile önemli bir eserdir.  Yap İşlet Devret modeliyle inşa edilen bu köprü ile Türkiye yeni bir sıçramayı gerçekleştirmiş oluyor. Böyle bir projeyi lojistik krizlerinin yaşandığı bir önemde hayata geçirmemiz önemlidir. Otoyollarımız, bölünmüş yollarımız köprülerimiz ve tünellerimizle kara yollarımızın standartlarını yükselttik. İstanbul Havalimanı başta olmak üzere 56 havalimanımız ile havalimanlarımızı yaygınlaştırdık geliştirdik. İnşallah Kanal İstanbul ile deniz yolu alanında devam niteliğinde bir atılımı hayata geçireceğiz." şeklinde konuştu.

Muhalefetin Kanal İstanbul ile ilgili büyükelçilere yazdığı mektup hakkında da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İkide bir ana muhalefetin, özellikle dünyaya seslenerek büyükelçileri toplayarak 'Sakın ha Kanal İstanbul'a girmeyin, girenler şunu bilsinler ki kesinlikle paralarını alamazlar..' gibi bir yaklaşıma girmeleri, bunların devlet yönetiminde ne kadar cahil olduklarını, bu ülkeye ne kadar büyük bir ihanet içinde olduklarının en güzel ifadesidir. Sevgili milletim devletlerde süreklilik esastır. Zaten bunların iktidar yüzü görmeye imkanları olmayacak. Milletim onlara böyle bir fırsatı vermez." dedi. (İLKHA)