Katar: "İsrail'le normalleşme anlaşmalarının çözüme katkı sunması mümkün değil"
Katar Dışişleri Bakanı Al Sani, Orta Doğu'da barış sürecinde herhangi bir ufuk görülmediğini ve Siyonistler ile normalleşme anlaşmalarının krizin çözümüne katkı sunmasının mümkün olmadığını söyledi.
Katar'da her yıl düzenlenen Küresel Güvenlik Forumu toplantılarının ikinci gününde konuşan Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Fas ve Sudan'ın geçen yıl siyonistlerle ilişkileri normalleştirme yolunda attığı adımlara işaret eden Al Sani, "Barış sürecinde herhangi bir ufuk görmüyoruz. siyonistler ile normalleşme için yapılan İbrahim anlaşmalarının krizin çözümüne katkı sunması mümkün değil." ifadelerini kullandı.
siyonist işgalinin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Al Sani, ekonomik normalleşmeye odaklanılması gerektiğini dile getirdi.
"Doha ve Washington ilişkileri Körfez'in istikrarı için önemli"
ABD ile ilişkilere değinen Al Sani, Katar'ın geçmişten bugüne Washington'la güçlü ilişkileri olduğunu, hatta Donald Trump döneminde bile bu ilişkileri geliştirdiklerini söyledi.
ABD yönetimi ile koordinasyon içinde olduklarını kaydeden Al Sani, "Doha ve Washington arasındaki ilişki Körfez bölgesinde güvenlik ve istikrar için önemlidir." dedi.
"Afganistan'ı rekabet arenası olarak görmememiz gerekiyor"
Katar Dışişleri Bakanı, Afganistan'daki duruma çözüm bulunması konusunda da ülkesinin Taliban ve Washington ile sıkı ilişki içinde olduğunu söyledi.
Doha'nın "tarafsız bir ara bulucu" olarak Afganistan'daki çeşitli taraflarla iyi ilişkiler içinde olduğunu aktaran Al Sani, şunları kaydetti:
"Afganistan'ı bir rekabet arenası olarak görmememiz gerekiyor. Bunun yerine çeşitli uluslararası taraflarca iş birliğine dayalı bir yaklaşımın benimsenmesi gerekir."
Afganistan'da tek bir ülkenin yapıcı bir rol oynayamayacağını ve herkesin görüşlerini dinlediklerini kaydeden Al Sani, İslam ülkelerinin Afganistan'da olumlu rolü olacağına dikkati çekti.
"Körfez krizinde kazanan olmadı, aksine 3 yılı boşa harcadık"
Al Sani, ülkesi ile Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır arasında yaşanan ve 5 Ocak'ta Suudi Arabistan'ın El-Ula kentinde düzenlenen zirve ile son bulan "Körfez krizi"ne de konuşmasında yer verdi.
Katarlı Bakan, "Körfez krizinde kazanan olmadı, aksine 3 yılı boşa harcadık ve gerçek zafer ancak El-Ula Anlaşması'nın imzalanmasıyla oldu." ifadesini kullandı.
Körfez krizinde komşu ülkeler arasında "yanlış anlaşılmalar" yaşandığını kaydeden Al Sani, buna yol açan nedenlerin tekrar ortaya çıkmayacağını umduklarını ve komşularıyla ilişkilerini yeniden güçlendirme kararlılığında olduklarını belirtti.
İlişkilerin 4 yıl önceki haline dönmesinin zaman alacağını söyleyen Al Sani, "önleyici diplomasinin" Körfez ülkelerini 2017'dekine benzer krizlerden koruyacağını vurguladı.
"İran ve Suudi Arabistan arasındaki olumlu ivmeyi teşvik ediyoruz"
İran'ın bölgede önemli bir rolü olduğunu söyleyen Al Sani, "Bölgede bir nükleer yarıştan kaçınmak için İran ile nükleer anlaşmanın eski haline dönmesi bizim çıkarımızadır." ifadelerini kullandı.
Katar Dışişleri Bakanı ayrıca, Tahran-Riyad ilişkileri konusunda iyimser olduğunu aktararak, "İran ve Suudi Arabistan arasındaki olumlu ivmeyi teşvik ediyoruz." dedi.
Her yıl dünyanın çeşitli bölgelerinden siyasetçiler, akademisyenler ve uzmanları buluşturan Küresel Güvenlik Forumu'nun 2021 toplantıları Katar'ın başkenti Doha'da dün başlamıştı.
Bu yıl "İş Birliği ve Rekabet Arasında Uluslararası Güvenlik: Rekabetin Zorlukları ve İş Birliği Beklentileri" temasıyla düzenlenen Forum'un açılışını Katar Başbakanı Halid Bin Halife Al Sani yapmıştı.
Kaynak: Haksöz