İki üniversite bitiren Bayındır, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, eğitimin ardından uzun süre işsiz kaldığını söyledi.

Lise yıllarından beri hayalini kurduğu gazetecilik bölümünü okuduğunu ifade eden Bayındır, uzun süre iş bulamadığından dolayı iki yıllık evde yaşlı bakım bölümünü bitirdiğini, şu anda da açık öğretimden özel güvenlik ve koruma bölümünü okuduğunu belirtti.

Daha sonra elindeki birikimle birlikte biraz borçlanarak babasından kalma tarlada çilek ekmeye karar verdiğini belirten Bayındır, ataması yapılana kadar köyünde çilek yetiştireceğini ifade etti.

Batman’ın Sason ilçesine bağlı Karameşe köyünde ikamet eden Bayındır, köyünde 3 dönüm arazi üzerinde çilek ektiğini kaydetti. Bayındır, tek hayalinin severek okuduğu gazetecilik mesleğini yapmak olduğunu vurguladı.

“İş bulamayınca çilek ekmeye karar verdim”

İş bulamadığı için köyde çilek ekmeye karar verdiğini ifade eden Bayındır, “Erzurum Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecik Bölümü mezunuyum ve bunun beraber 2 yıllık evde yaşlı bakım bölümünü de bitirdim. Şu an ek olarak da açık öğretimden özel güvenlik ve koruma bölümünü okuyorum. Uzun zamandır işsiz kaldım. Biraz birikimim vardı. İş bulamayınca köyümüzde babamdan kalma 3 dönüm araziye çilek ekmeye karar verdim. Elimdeki birikimle birlikte 30 bin lira da borç alarak boş tarlamızı çilek tarlasına dönüştürüyorum. Bu sene havalar biraz kurak geçtiği için tarla kurumuştu, bir süre tarlaya sulama yaptıktan sonra traktörle sürmeye başladık. Önce hatları çektik sonra naylon çektik. Tanesi 80 kuruştan 18 bin çilek fidanı sipariş ettim. Fidelerim bir ay sonra bana ulaşınca ekmeye başlayacağım.” ifadelerini kullandı.

“Tarımda maliyetler giderek artıyor”

Ekimin sonlarında çilek fidanlarını ekeceğini ifade eden Bayındır, girdi maliyetlerinin aşırı bir şekilde arttığına dikkat çekti.

Bayındır, “Ekim ayının sonlarına doğru ekeceğimiz çileklerin hasadına ise mart-nisan aylarında başlayacağız. Bu sene çileğin kilosu 6 ila 7 lira arasında gitti. Seneye ise bir lira üzerine gelmesini tahmin ediyoruz. Ama şu anda ektiğimiz ürünler maliyetlerini bile zor karşılıyor. Çünkü girdi maliyetleri aşırı bir şekilde artmış durumda. Özellikle bir şişe sıvı gübrenin fiyatı 300 ila 350 liradan başlıyor. 3 dönümlük araziye 3 şişe gidiyor ve sadece bu değil yanında köklendirici gübre, fidanların gelişimi için gübre var, renklendirici gübre, yabancı otlar için gübre gibi zamana göre masrafları çıkıyor. Bu da bize çok pahalıya mal oluyor.” şeklinde konuştu.

“Gazetecilik mesleğimi yapmak istiyorum”

Tek isteğinin yıllarca severek okuduğu gazetecilik mesleğini yapmak olduğunu belirten Bayındır, şunları söyledi:

“Keşke bu işi yapmak zorunda kalmasaydım. Okuduğum bölüm üzerine gazetecilik mesleğimi yapsaydım. Türkiye’de üniversite mezunu olup da boşta kalan bayağı insan var. Asgari ücretle çalışmaktansa bir yere atanana kadar kendi tarlamda çalışacağım. En azından ailemin yanında kalıp kendi işimi yapıyorum. Tek hayalim lise yıllarından beri istediğim ve üniversitede bölümünü okuduğum gazetecik mesleğini yapmaktır.”(İLKHA)