Navigasyona dava açılır mı?
"Navigasyon uygulaması yanlış yola sokup kaza yapmanıza neden olsa bile dava açma hakkınız yok" Navigasyonun yönlendirdiği sürücünün girdiği merdivenli sokakta aracıyla takla atması akıllara dava açma hakkı var mı sorusunu getirdi. Avukat Yıldız'a göre sürücülerin uyması gereken mevzuatta navigasyonlara uyulması zorunluluğu yok
Osman Karaoğlan, Ümraniye'de girdiği merdiven bulunan sokakta aracıyla takla attı.
Kaza sonrası açıklama yapan Karaoğlan, sokağa navigasyon uygulamasının yönlendirmesiyle girdiğini söyledi.
Navigasyon uygulamalarının insanları yollarda yönlerini ve aradıkları adresleri bulmalarına büyük katkısı olduğu tartışmasız. Kullanımı da gittikçe yaygınlaşıyor.
Ancak navigasyonla ilgili yaygın olarak daha uzun mesafeye yönlendirdiği gibi şikayetlerin yanı sıra daha az olmakla birlikte yanlış yola soktuğu, bunun sonucunda kazaya neden olduğu gibi iddialar da bazen dile getiriliyor.
Bu durumda akıllara şu iki soru geliyor:
Son olayda olduğu gibi navigasyonun yönlendirmesi sonucu yanlış bir sokağa girer ve kaza yaparsak navigasyon hizmetini sağlayan şirket hakkında dava açabilir miyiz?
Ya da bizi normalden uzun yola soktuğunu iddia ederek zararımızı karşılamasını talep edebilir miyiz?
Rıdvan Yıldız / Fotoğraf: Independent Türkçe
"Navigasyon uygulamaları sözleşme ile sorumluluk almıyor"
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Başkanvekili Avukat Rıdvan Yıldız, sorulara yanıt verdi.
Sürücüler için kolaylık sağlamakla birlikte zaman zaman navigasyon uygulamalarından kaynaklanan hataların ölümle bile sonuçlanan kazalara neden olabildiğini söyleyen Yıldız, buna karşın sürücülerin araç kullanırken uyacağı kurallar ve yasakların karayolları trafik mevzuatında düzenlendiğini hatırlattı.
Sürücülerin, trafik levha ve işaretleri, hız sınırları, park yasakları gibi kurallara uymakla yükümlü iken, idarenin de karayollarını araç kullanımı için güvenli tutmak, trafik ve işaret levhalarını düzenlemek ile yükümlü olduğunu ifade eden Yıldız, "Sürücüler, kurallara uymadığı takdirde kusurlu olacaklardır. İdare ise yol güvenliğini sağlamadığı takdirde oluşan zararlardan sorumlu olacaktır" dedi.
"Navigasyon uygulamaları her ne kadar hayatı kolaylaştırsa da bunları kullanan sürücüler, aplikasyonları indirdiklerinde bir sözleşme yapmaktadırlar" diyen Yıldız, "Bu sözleşmelerde 'harita verilerini, trafik, yol tarifi ve diğer içeriği kullandığınızda, fiili koşulların harita sonuçlarından ve içeriğinden farklı olduğunu görebilirsiniz. Bu durumda, kendi muhakemenize başvurur ve riski size ait olmak üzere kullanırsınız. Kullanımınızdan ve sonuçlarından her zaman siz sorumlusunuz' şeklinde maddeler yer almaktadır. Navigasyon uygulamaları, sürücülerin risklerine karşı bir sorumluluk almamaktadır" diye konuştu.
"Navigasyona uydum kaza yaptım geçerli bir savunma olarak görülmeyebilir"
Yıldız, mevcut düzenlemelere göre sürücülerin yasal olarak uyması gerekenin navigasyon değil, trafik işaret ve levhaları olduğunu kaydederek, "Navigasyona uyarak kaza yapan bir sürücünün navigasyon uygulamasına dava açmasının uygulamadaki mevzuat kapsamında mümkün olduğunu düşünmüyorum. Sürücüler, navigasyonun kolaylığından yararlanırken mutlaka yola da dikkat etmelidirler. 'Navigasyona uydum kaza yaptım' geçerli bir savunma olarak kabul görmeyebilir" ifadelerini kullandı.
"Uyulması gereken kurallarla ilgili mevzuatta navigasyon yer almıyor"
Avukat Rıdvan Yıldız, şunları kaydetti:
Çünkü uyulması gereken kurallara baktığımızda uygulamadaki mevzuatta navigasyon yer almamaktadır. Dijitalleşmenin arttığını düşündüğümüzde gelecek de navigasyon uygulamaları ve sorumluluk noktasında yasal düzenlemeler söz konusu olabilir. Şu an için kişisel kanaatim navigasyon uygulamalarını kazalardan sorumlu tutmak pek mümkün görünmemektedir.
Değişen sokak adları ve yollar hataya neden olabiliyor
Peki navigasyon uygulamaları neden hata verir?
Siber güvenlik ve teknoloji uzmanı Hamza Şamlıoğlu, navigasyon uygulamalarının yüzde 90 oranında başarılı olmakla birlikte zaman zaman hata verebildiklerini belirtti.
"Bu uygulamalar biraz geriden geliyor" diyen Şamlıoğlu, "Büyük yatırım yapmalarına rağmen çoğu zaman bizi ters yöne veya trafiğin içine sokabiliyorlar. Çünkü kimi sokakların adları değiştirilmiş olabiliyor ya da belediyeler yenilik yapıp caddelerin yönünü değiştirebiliyor. Sonuçta uygulamaların anlık olarak güncellenmesi mümkün olmuyor" dedi.
"Temel bilgi yine insanlardan geliyor"
Uygulamaların insanların girdikleri verileri analiz ederek kendini güncellediğini dikkati çeken Şamlıoğlu, şunları söyledi:
Temel prensip insanlardan topladıkları veriler. Ne kadar çok veri toplayabiliyorsa o kadar doğru bilgi veriyor. Burada önemli olan girilen bilgilerin doğru olması. Örneğin bir yere yaya olarak çok sayıda insan girmişse bu yeri kaydederek gösteriyor. Ancak bir yere kimse gitmemişse orada yol olduğunu göstermeyebiliyor. Şayet bir yolda 60 kilometre hızla gidebiliyorsak orada trafiği akıcı gösteriyor. Ancak o yoldan kimse gitmiyorsa oradaki trafik durumunu göstermiyor.
"Sık değişen trafik levhaları da sorun"
Trafik levhalarının sıklıkla değişmemesinin gerektiğini aktaran Şamlıoğlu, bu tür değişikliklerin de navigasyonların yanlış yönlendirmesine yol açabileceğini dile getirerek, "Uygulamanın tüm belediyeleri takip etme anında güncelleme şansı yok. Ne yapacak sizi o durumda yanlış yola sokacak bilgileri güncelleyene kadar" diye konuştu.
Navigasyon kullanımı yaygınlaşıyor / Fotoğraf: yolcu360.com
Navigasyonlar, bilerek paralı yollara mı yönlendiriyor?
Navigasyonlarla ilgili bir eleştiride insanları trafikte daha uzun kimi zaman paralı yollara yönlendirdiği iddiası.
Hatta geçen yıl CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, TBMM'de yaptığı konuşmada, "Otoyol ve köprüleri işletici olan firmalarla navigasyon hizmeti sağlayıcıları arasında işbirliği anlaşması mı var?" diye sormuştu.
"Navigasyonlar yolun paralı olup olmamasına bakmaz"
Şamlıoğlu, bu iddiaya katılmıyor. Navigasyonu bir insan gibi düşünmemek gerektiğini belirten Şamlıoğlu, "Bu bir yapay zeka. O an yol hangisi açıksa ve siz oradan gittiğinizde daha kısa sürede gidebilecekseniz sizi oraya yönlendiriyor. Yoksa o yola girip para verip vermemeniz onun işi değil. En kısa hangi sürede gidebileceğinizi hesaplıyor. Birkaç dakika bile daha kısa gidebileceksiniz onu öneriyor" ifadelerini kullandı.
Kuzey Marmara Otobanı da paralı yollardan biri / Fotoğraf: AA
Pandemide veri girişi azalınca hata arttı
Şamlıoğlu, pandemi sürecinde navigasyon uygulamalarının daha fazla yanılttığı iddialarıyla ilgili olarak da bu süreçte insanların daha az dolaşması ve daha çok evden kalması nedeniyle veri sayısındaki girişin azalmasına bağladı.
Şamlıoğlu, navigasyon uygulamalarının kendilerini güncellemek ve daha çok veri girmek için kurye şirketleriyle de ortak çalışmalar yaptıklarını söyledi. Yani kuryelerin navigasyon eşliğinde sürekli gittikleri yerler bir süre sonra kalıcı güzergahlara dönüşebiliyor.
The Independentturkish