Bakan Pakdemirli, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın, başta tarımsal faaliyetler olmak üzere tüm sosyal ve ekonomik alanlarda olumsuz etkisinin hissedilmeye başladığını söyledi.

Bu sebeple suyun kıymetinin daha iyi anlaşıldığına işaret eden Bakan Pakdemirli, “Suyun amaca yönelik doğru ve verimli kullanımı konusunda toplumsal farkındalığın artması, eğitim ve bilinçlendirme faaliyetleri en önemli stratejilerimizden biridir” diye konuştu.

Pakdemirli, Cumhuriyet tarihinin ilk Su Şurası’na ilişkin açıklamalarda bulundu. Su Şurası kapsamında 11 ayrı çalışma grubunda Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte 66 üniversiteden 141 akademisyen, 38 ulusal sivil toplum kuruluşundan katılımcılar, ilgili kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri, büyükşehir belediyeleri yetkilileri, su ve kanalizasyon idarelerinden temsilciler, 32 özel sektör ile su kullanıcılarını da kapsayan toplam 1631 katılımcının fikir ve önerilerini sunduğunu kaydetti.

Pakdemirli ayrıca şunları söyledi: “Su Şurası kapsamında suyun verimli kullanımı konusunda farkındalık çalışmaları yürüteceğiz. Aynı zamanda suyun sanayide ve belediyelerde etkin kullanımı ve yönetimi için çerçeve çizeceğiz. Su Şurası, suyun tek elden yönetimini hedefleyen önemli bir platformdur. Tek elden yönetim hedefine ulaşmak için çıkartılması planlanan su yasasının temeli tüm paydaşların ortak aklıyla oluşturulacak.”

Ekim ayında sonuç raporu açıklanacak

Bakan Pakdemirli, Su Şurası çalışmalarına Nisan ayında başlandığını hatırlatarak, “Çalışma Grupları Mayıs-Ağustos ayları arasında faaliyetlerini tamamladı. Ekim ayı içerisinde I. Su Şurası Toplantısını düzenleyip akabinde şura sonuçlarını kamuoyuna duyuracağız” dedi.

Su kanunu geliyor

Bakan Pakdemirli, I.Su Şurası kararlarının gerçekleşmesi için Su Kanunu’nu da eş zamanlı ihtiyaca göre hazırladıklarını belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğimiz sonuç bildirgesi ile birlikte Su Kanunu’nu da TBMM’ye sunmak istiyoruz. Bu kanunla birlikte suyun tek elden yönetimi ve koordinasyonu sağlanacak. Tarım, sanayi ve evsel su tüketimlerine düzenlemeler getireceğiz. Böylece iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi faktörlerin etkilerini en az şekilde hissedeceğiz. “diye konuştu. ​