"Ülke gibi pandemi de yönetilemiyor" görüşünü savunan İlgezdi, şöyle devam etti:

"Eylül ayı ile vakalar ve ölüm oranları ciddi şekilde arttı. Tam açılmanın ilan edildiği temmuz ayı boyunca bin 600 kişi hayatını kaybetti. Eylül ayının ilk 6 gününde hayatını kaybeden kişi sayısı şimdiden bin 667'ye ulaştı. Bu da eylülün ilk 6 günü temmuz ayında kayıt altına alınan bütün Kovid-19 ölümlerinden daha çok vefatın yaşandığı anlamına geliyor. Tam açılmanın ilan edildiği 1 Temmuz'dan 6 Eylül'e toplam 8 bin 645 kişi hayatını kaybetti. Bu her saat 5 kişiyi yitirdiğimiz anlamına geliyor. Pandemi ile etkin mücadele etmeyen iktidar bu ölümlerin sebebidir."

İlgezdi, aşı konusunda gerilemenin devam ettiğini, bu hafta yapılan aşı sayısının, bir önceki haftaya göre yüzde 6 azaldığını aktararak, iktidar cephesinden yapılan açıklamaların, sağlık bürokrasisinin çelişkili söylemlerinin bugüne kadar Türkiye'de aşı tereddüdünü yarattığını ileri sürdü.

Aşı tereddüdünün, yerini artık aşı karşıtlığına bıraktığını kaydeden İlgezdi, "Sırası geldiği halde aşı olmayan 15 yaş üstü 16 milyon 612 bin 224 kişinin sorumluluğu bu propagandaya izin veren, önlemeyen, dahası önlem almayı düşünmeyen bakanlık bürokrasisinindir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin şu anda hedeflenen toplumsal bağışıklığın çok uzağında olduğuna, toplumsal bağışıklığa yaklaşılmadığı sürece yapılan aşıların etkisini kaybettiğine dikkati çeken İlgezdi, bunun da aşı karşıtlarının "aşılar yetersiz" propagandasını daha yüksek sesle dinlendirmelerine olanak sağladığını belirtti.