Fatih Erbakan: "Ortada aşı değil, aşı adayları vardır"
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, yaptığı açıklamada orada aşı değil aşı adayının olduğuna değinerek PCR testi kararına tepki gösterdi.
Yeniden Refah Partisi tarafından 'Güçlü Lider Güçlü Kadro ile İktidara Yürüyüş' sloganıyla yapılan toplantı öncesi basın açıklaması yapan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Coronavirüs (Covid-19) aşıları, PCR testi kararı, eğitim sistemi ile Afganistan’da yaşanılanlar hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Coronavirus laboratuvar ortamında oluşturulmuş, doğal olmayan bir virüs olduğunu söyleyen Erbakan, “Nobel Ödüllü virolog, Fransız Profesör Luc Montagnier. AIDS Virüsü kâşif eden şahıs ‘Coronavirüs Sentetik ya da Hibrit bir virüstür, yani laboratuvar ortamında oluşturulmuş, doğal olmayan bir virüstür.’ diyor. Yani virüsün özel olarak üretildiğini kendisi burada ifade etmiş. Bu virüs 7 milyar insanın topluca aşılanabilmesi için ortaya atılmış bir araçtır. Temel hedef tüm insanlığın aşılanmasıdır ve bu aşıların yıllar içinde ne gibi sonuçlara yol açacağı bilinmemektedir. Ortada aşı değil, aşı adayları vardır. Böyle bir uygulama ‘Bilimsel değil Faşist’ bir uygulamadır ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine, ayrıca bizim Anayasamıza da (madde 17) aykırı bir durumdur. Her bireyin tedaviyi reddetme hakkı olduğu gibi, aşı olmayı reddetme hakkı da vardır ve buna saygı duyulmalıdır. Biz asla aşı karşıtı değiliz, biz ‘aşı adayı’ olan ruhsatsız aşıların insanlara adeta zorla uygulanmasına karşıyız. Örneğin herkes zatürre aşısı yaptırabilir, zira ruhsatlıdır ve gerekli tüm faz çalışmalarına sahip bir aşıdır. ‘Tıp ilmine tedaviye karşıyız bunları reddediyoruz veya Coronavirus diye bir şey yoktur, yalandır’ demiyoruz. Karşı olduğumuz gerekli testlerden geçmemiş onayı almamış ruhsatsız aşı dahi sayılamayacak bu sıvıların milyarlarca dolar ödenerek alınması pazarlanması ve milyarlarca insana doğrudan veya dolaylı olarak zorla baskıyla yaptırılmaya kalkışmasına karşıyız.” dedi.
“Aşı olmayanları 2 günde bir PCR testine mecbur bırakan genelgesinin iptali için Danıştay’a başvuruda bulunacağız”
Erbakan, “Bu noktada Sayın Sağlık Bakanı’nın ‘aşı olmayanlar düzenli olarak PCR testi yaptıracak’ açıklaması da talihsiz ve aşı olmaya zorlayıcı bir açıklama olmuştur. Madem aşı olmuyorsun, öyleyse üç günde bir gidip sıraya girip test yaptıracaksın, bu şekilde hayat bir süre sonra çekilmez hale gelecek ve sonunda pes edip, aşı olup kurtulayım noktasına geleceksin. Dolaylı da olsa, aşı olmaya zorlayıcı bu gibi dayatmalara karşıyız. Madem aşılama bulaşı önlüyor, öyleyse aşı olanları korumak adına olmayanlardan neden PCR testi isteniyor? Aşı bulaşı önlemiyorsa neden milyonlarca insanımıza defalarca aşı yapıyoruz? Diğer taraftan bu PCR Testi kararının uygulanması da mümkün değildir. Zira aşılanmayı tercih etmeyen 21 milyon insanı 72 saatte bir PCR testine tabi tutmanız halinde, siz ülke olarak her ay 200 milyonun üzerinde, (günde 10 milyona yakın) PCR testi yapmak durumundasınız ki bu, imkânsızdır. Tüm bu gerçekler ışığında, Yeniden Refah Partisi olarak; Bu yanlıştan dönülmesi, aşı olmak istemeyen insanlarımızın dolaylı olarak da olsa aşıya zorlanmaması için, İçişleri Bakanlığı’nın 81 ilin valiliklerine gönderdiği, aşı olmayanları 2 günde bir PCR testine mecbur bırakan genelgesinin iptali için önümüzdeki hafta içinde Danıştay’a resmi başvuruda bulunacağız.” ifadelerini kullandı.
“Yeniden Refah iktidarında maaşlara ‘yüzde 50 zam’ yapılacak”
Paylaşımda adaletin olmadığına değinen Erbakan, konuşmasının devamında şunları aktardı:
“Memur ve memur emeklilerinin maaşlarına yapılacak zam oranı 2022’nin ilk altı ayı için yüzde 5 artı enflasyon farkı, ikinci yarısı için yüzde 7 artı enflasyon farkı oldu. Memur ve emeklilerimizin yüzü, işbaşına gelir gelmez maaşlarına ‘yüzde 50 zam’ yaparak işe başlayacak olan Yeniden Refah iktidarında gülecek.”
“Erbakan Hoca’nın 11 ayda verdiğini, bunlar 19 senede veremedi”
Açıklanan fındık fiyatlarına tepki gösteren Erbakan, “Ülkemiz dünya fındık üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini tek başına üretmektedir. Türkiye fındık üretiminde dünyada en büyük üretici olmasının yanında aynı zamanda en büyük ihracatçı konumundadır. Fındıkta oluşan üretim maliyetinin hem ziraat odaları hem üretici birlikleri tarafından yapılan hesaplamalarda kilogram maliyet fiyatının 25,60 TL olduğu dikkate alınırsa, bu seneki fiyatların en az 35- 40 TL düzeyinde olması normal bir beklentidir. Oysa ki 54. Hükümet döneminde Merhum Erbakan Hocamız fındık fiyatını yüzde 110 arttırmıştı. (75 bin TL’den, 160 bin TL’ye çıkarıldı.) İşte milli görüş farkı. Hem memur ve memur emeklisi maaş zamları, hem de fındık ve hatta daha önce açıklanan çay fiyatları bize Ardahan’daki amcamızın sözlerini hatırlatıyor; ‘Erbakan Hoca’nın 11 ayda verdiğini, bunlar 19 senede veremedi’ dedi. Artık Erbakan hocamız yok ama onun yolunda yürüyen onun emanetine sahip çıkan Yeniden Refah var. En kısa zamanda geleceğiz ve memurun, emeklinin, çiftçinin yüzünü yine biz güldüreceğiz.” şeklinde konuştu.
“40 soruluk matematik testindeki doğru yanıt ortalaması 5 olmuştur”
“Eğitim sistemimiz iflas etti” diye Erbakan, “2021 YKS sınav sonuçları ülkemizin geleceği açısından maalesef çok vahim bir tabloyu ortaya koymaktadır. 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na toplam 2 milyon 416 bin 974 aday katılmıştır. İlk oturuma katılan adayların yüzde 32’si (3’te 1’i) barajın altında kalmıştır. 40 soruluk matematik testindeki doğru yanıt ortalaması 5 olmuştur. YKS’nin Birinci oturumu olan TYT’de sayısalda her 100 öğrenciden 44’ünün sayısal puanı, barajın altında kaldığı için hesaplanamamıştır. Sözel puan türünde adayların yüzde 66’sı barajı geçememiştir. Eşit ağırlıkta barajı geçemeyen öğrencilerin oranı ise yüzde 64 olarak gerçekleşmiştir. YKS’nin ikinci oturumu olan AYT’de; sayısal puan türünde öğrencilerin yüzde 38’i, sözel puan türünde yüzde 40’ı, eşit ağırlık puan türünde yüzde 52’si barajın altında kalarak sınavı geçememiştir.” dedi.
“Kaliteli bir nesil yetiştiremezseniz yeniden büyük Türkiye’yi yeni bir dünyayı nasıl hayata geçireceksiniz”
Konuşmasının devamında Erbakan, şunlara söyledi:
“Bu sonuçlara göre, 2021 YKS’de barajı geçme oranlarının 2020 YKS’ye göre belirgin bir biçimde düştüğü görülmüştür. ÖSYM raporlarına göre; ilk oturumdaki 40 soruluk Türkçe testinde adayların net ortalaması 18 olmuştur. Adayların 20 soruluk Sosyal Bilimler testindeki net ortalaması 8'de kalmıştır. Türkçe ve Sosyal Bilimler alanları malesef bu şekilde sonuçlanmışken, sayısal alanlardaki sonuçlar daha da vahimdir. 40 soruluk Temel Matematik testinin net ortalaması sadece 5 olmuştur. 20 soruluk Fen Bilimleri testinde adayların ortalaması sadece 3 net olmuştur. Benzer bir tablo, sınavın ikinci oturumu olan AYT’de de yaşanmaya devam etmiştir; Türk Dili ve Edebiyatı testindeki 24 sorunun net ortalaması 6, 10 soruluk Tarih testindeki net ortalaması 2, 40 soruluk Matematik testindeki net ortalaması ise 5,2 olarak gerçekleşmiştir. Adayların, 13 sorunun yer aldığı Kimya ve Biyoloji testlerindeki net ortalaması ise sırasıyla 1,4 ve 1,8 olarak gerçekleşmiştir. Geçen yıl ve bu yıl AYT’de barajı geçme oranları şöyle gerçekleşmiştir: 2020 yılında sayısaldan barajı geçen yüzde 58,60 iken bu yıl yüzde 42,04. Sözelden 2020 yılında barajı geçenler yüzde 83,02 bu yıl barajı geçenler yüzde 60,09. Eşit ağırlıkta geçen yıl barajı geçenler yüzde 73,26 bu yıl barajı geçenler yüzde 48.04. YKS sınavı eğitim sistemimizin iflas ettiğini gösteren tek sınav değil malesef. LGS sınavında da benzer bir sonuç ortaya çıkmıştır; matematikte doğru ortalaması 20 soruda 4,2 olmuş, Fen Bilimlerinin doğru cevap ortalaması ise 8,04 olarak kaydedilmiştir. Kaliteli bir nesil yetiştiremezseniz yeniden büyük Türkiye’yi yeni bir dünyayı nasıl hayata geçireceksiniz.”
“Domuzdan post Amerikan yönetiminden dost olmaz”
Afganistan’daki gelişmeler hakkında da konuşan Erbakan, “Kaba kuvveti ve menfaati hak sebebi sayan ABD yönetimi 40-50 sene merhum Erbakan Hocamız bunu söyleye söyleye dilinde tüy bitti. Hocamız, ‘Domuzdan post Amerikan yönetiminden dost olmaz.’ Bunların yaptığı işten hayır gelmez banane Amerika’ndan dedi. İşte Afganistan örneği adeta laboratuvar deneği gibi bozuk zihniyetleri ve çarpık hak anlayışları nedeniyle ellerini sürdükleri her nokta perişan olmakta, askerlerini gönderdikleri her coğrafyada kaos hakim olmaktadır. ABD’nin doğrudan asker gönderdiği veya aracılar eliyle ajandasını uyguladığı Somali, Irak, Suriye, Mısır ve son olarak büyük bir üzüntü ile takip ettiğimiz Afganistan. Yine Merhum Erbakan Hocamızın tabiriyle Bush döneminde Amerikan yönetimi için ‘Terbiye edilmemiz aygır gibi önüne geleni tepiyor’ diyordu. Gerçekten de nereye gittiyse terbiye edilmemiş bir aygır gibi eziyor biçiyor perişan ediyor. Faili şaibeli 11 Eylül 2001 olaylarını bahane ederek gerçekleştirilen uluslararası müdahalenin, aradan geçen 20 senenin sonunda Afganistan’ı getirdiği nokta ortadadır. ABD güçleri girdikleri bölgeye her zaman olduğu gibi yine çatışma, kaos, kan ve gözyaşı getirmişlerdir. En son dün Kabil’de patlayan bombalar da bunun açık bir göstergesidir.” dedi.
“Uzun lafın kısası İslam alemi büyük bir hasretle bir kurtuluş bekliyor”
Dost ve kardeş Afganistan’da bir an evvel barış, huzur ve istikrarın sağlanmasını dilediklerini aktaran Erbakan son olarak şu ifadeleri kullandı:
“Uzun lafın kısası; Ülkemizde ve dünyada tüm mazlumlar ve ezilenler, özellikle de İslam alemi büyük bir hasretle bir kurtuluş bekliyorlar. Bu kurtuluş dış güçlere teslim olmuş, faizci kapitalist sisteme esir olmuş olanlar eliyle değil, Milli Görüş eliyle olacaktır.”
Açıklama sonrası Yeniden Refah Partisi ilçe başkanlarıyla basına kapalı bir şekilde toplantı devam etti. (İLKHA)