Işık kirliliğinin olmadığı Nemrut Krater Gölü'nün, Samanyolu Galaksisi ve derin uzayı pozlamak için uygun bir yer olduğunu belirten Önen, çocukluğundan beri uzaya meraklı olduğunu söyledi.

Krater Gölü'ndeki vahşi yaşamı da gözlemleyerek, belgesel çekimleri yapan Önen, tasarladığı cihazlarla hem güvenlik hem aydınlama hem de elektrik ihtiyacını sağlamaya çalıştığını ifade etti.

"Nemrut Krater Dağı yıldızlar ve vahşi yaşam yönünden çok ideal bir yer"

Önen, "Nemrut Krater Dağı birçok yönüyle insanı düşündürmekte, tefekkür ettirmekte. Özellikle yıldızlar ve vahşi yaşam yönünden çok ideal bir yer. Yaklaşık 6-7 yıldır buralara düzenli olarak gelip, yıldızları ve vahşi yaşamı gözlemlemekteyim. Bugün Samanyolu ve derin uzayı pozlamak için geldim. Çok uzun süreden beri biliyorsunuz yağmur var, hava kapanıyor, toz, toprak oluyor. Ay ışığından dolayı kaç defa buraya geldim çekemedim, birçok zorluklarla karşılaştım. Bazen buradaki vahşi hayvanlar da çekimleri engelleyebiliyor, yakın temas kurmak isteyebiliyor. Bir iki aydır buraya düzenli olarak geliyorum. Samanyolu karesini oluşturmaya çalışıyorum. Burada ışık kirliliği hemen hemen yok. Tatvan'da ışık kirliliği var. Çok güzel kareler yakaladım gerek Van gölü üzerindeki Samanyolu Galaksisinin halkaları yönünden gerek Nemrut Krater yönünden." dedi.

"Astrofotoğrafçılık sabır işidir"

Astrofotoğrafçılığın zor olduğunu, ortam şartlarını uygun olması gerektiğini vurgulayan Önen, şunları söyledi:

Bazen de açısını tutturdukça Andromeda Galaksisi, Krep Nebula, Orion Nebula, bazı nebula galaksileri de teleskopla yakalamaya çalışıyorum. Bunların astrofotoğrafı yönünde karelerini oluşturmaktayım. Tabii bunlar çok zor. Toz, toprak, yağmur oluyor, hava müsait olmuyor, bulutlu oluyor. 7-8 defa bu dağa geldiğimiz zaman, burada nöbet tutarak bekliyoruz. Ancak kısıtlı bir kare elde edebiliyoruz. Tabii bu bir sabır işidir. Sabrınız olmadığı zaman bu işi yapamıyorsunuz.

"Nemrut Krater Gölü'nde ışık kirliliği yok"

Nemrut Krater Gölü'nde vahşi yaşamı da gözlemlediğini belirten Önen, "Burada vahşi yaşamı gözlemliyorum. Vahşi yaşam ayılar, tilkiler, kurtlar, bir yanda domuz, birçok kareye burada karşılaşma fırsatınız olabiliyor. Tabii burası tehlikeli bir yerdir. Bütün güvenlik önlemlerini almak zorundasınız. Burada hiçbir şekilde ışık kirliliği yok, çok rahat bir şekilde yıldızları, galaksileri teleskopla gözleyebilirsiniz." ifadesini kullandı.

Sadece derin uzayı değil, aynı zamanda Samanyolu Galaksisini de burada pozlamak için uğraştığını dile getiren Önen, son zamanlarda Nemrut Krater Gölü ve Van Gölü ile özdeşleşmiş çok güzel kareler yakaladığını söyledi.

Tasarladığı cihazlarla güvenlik, aydınlanma ve elektrik ihtiyacını sağlıyor

Önen, "Bunlar bizi mutlu ediyor, tefekkür ettiriyor, yaratılış amacımızı, bunun yanında varlık aleminde ne olduğumuzu ne bittiğimizi yönünde bizi sürekli bir düşünce içerisinde bırakıyor. O yönde burada olmaktan çok mutluyum." diye konuştu.

Çocukluğundan beri uzaya ve vahşi yaşama merak sardığını, tasarladığı cihazlarla da güvenlik, aydınlanma, elektrik ihtiyacını sağlamaya çalıştığını dile getiren Önen, şunları kaydetti:

Çocukluğumdan beri benim uzaya, vahşi yaşama karşı bir merakım var. Bu cihazların çoğunu da kendim tasarladım. Kendi güvenliğimi sağlayabilir bir duruma geldim. Yaklaşık 6 tane cihaz tasarladım. Haftada 1-2 gün geliyorum. Çekim ve gözlemlerimi yapıyorum. Cihazları daha çok vahşi yaşamı gözlemlemek için tasarladım. Yaptığım tasarımlar el feneri, elektroşok cihazı, mini ısıtıcı, güç paneli, rüzgar tribünü, daha çok buradaki elektrik ihtiyacını karşılamak, güvendiğimi sağlamak, aydınlatmamı sağlamak için kendime özgü tasarımlarla burada gözlemlerimi yapıyorum. Akademik çalışmalardan fırsat buldukça gelip buradaki gözlemlerimi yapıyorum.

(İLKHA)