Diyanet Birlik-Sen 2’nci yılını kutluyor
Diyanet Birlik-Sen-Siirt İl Temsilcisi Sabah Güneş, Diyanet Birlik-Sen’in 2’nci Kuruluş yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Açıklamasında, Diyanet Birlik-Sen'in kuruluş amacına değinen Güneş, hizmet yolunda istikrarlı bir şekilde yürümeye devam edeceklerini vurguladı.
Güneş, yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:
İnanmış yüreklerden oluşan ekibimizle birlikte Diyanet çalışanlarını değerli hissettirecek, hayır dualarını alacak faydalı hizmetler ve güzel çalışmalar içinde olmak için gayret sarf edeceğiz. Bu günlerde Diyanet Birlik-Sen ailesi olarak Sendikamızın 2’nci Kuruluş yıl dönümünü kutlamanın onurunu, şerefini, heyecanını ve haklı gururunu birlik’ te yaşıyoruz. Hakkı tutup kaldırmak amacıyla 9 Ağustos 2019 tarihinde dinamik, idealist ve inanmış 25 Diyanet çalışanı tarafından 'Siyasetin değil, Diyanetin Sendikası' ilkesiyle Diyanet Birlik-Sen çatısı altında atılan adımlar bin 100'ü geçen üye sayısı ile Diyanet Çalışanlarının teveccüh ettiği bir sendikal hareket olmuştur.
Kurumsallaşmasının tamamladığını, büyük ölçüde teşkilatlarının oluşturulduğunu ve üye sayısını bir önceki yıla göre yüzde 120 artırarak Diyanet çalışanlarının ilgi, teveccüh ve destek verdiği bir sendika haline geldiklerini dile getiren Güneş, hizmet yolunda istikrarlı bir şekilde yürümeye devam edeceklerini kaydetti.
Güneş, "Yılmadan, vazgeçmeden sorunların karşısında geri adım atmadan; şartlar ne olursa olsun azmimizi, kararlılığımızı, inancımızı yitirmeden önümüze konan engellerden geri adım atmadan samimiyetle ve inançla yolumuza devam ediyoruz. Diyanet Birlik-Sen olarak sendikalar arasında ilkeli duruşumuzla, olaylara yaklaşım ve bakış açımızla, kurumumuza ve çalışanlarına sahip çıkışımızla ve üye sayımızı bir önceki yıla göre yüzde 120 artırışımızla farkındalık oluşturarak Diyanetin parlayan yıldızı haline geldik. İktidar ve idare gücünü arkasına alıp anlı şanlı konfederasyonlarıyla övünen ve kendini büyük sendika gören sendikaların üye kaybı yasadığı veya kısmi artışla övündüğü 2021 yılında; Diyanet Birlik-Sen üyesini artırarak, Diyanet Sendikaları içinde yıldızı parlayan, ayakları yere sağlam basan ve ümit veren tek sendika olmuştur." ifadelerini kullandı.
Hedeflerinin bütün Diyanet Çalışanlarının gönlünü̈ kazanarak ve Diyanet Birlik-Sen çatısı altında toplamak olduğunu ifade eden Güneş, Diyanetin en büyük sendikası olma yolunda hedeflerimize yılmadan yürümeye devam edeceğiz.” dedi.
Güneş, "Sendikamız; güven duyulan, teveccüh gösterilen ve ortaya koyduğu insan odaklı yaklaşımla gıpta edilen ve saygı duyulan bir hareket olmaya devam ediyor. Sorumluluğumuzun ağırlığını bilerek, üyelerimizin başını yere eğdirecek bir fikrin veya bir faaliyetin içinde asla olmayacağız. Sendikal mücadelemizde ölçümüz; haksızlığa, yanlışlığa ve hukuksuzluğa karşı durmak; mazlumun, mağdurun, doğrunun hakkını savunmak; Din görevlilerimizin ve güzide kurumumuzun her zaman yanında olmak ve savunmaktır. Sendikacılığı bir amaç olarak değil, haksızlıklara uğrayan Diyanet çalışanlarının haklarına kavuşabilmesi için bir araç olarak görüyoruz. Diyanet Birlik-Sen; Hakk’ın ve adaletin tesis edilmesi, kayırmacılığa karşı liyakatin tercih edilmesi, emeği ve alın terini en yüce değer kabul ederek torpil ve iltimasın yok edilmesi için mücadele ediyor." dedi
"Tevazu demektir, samimiyet demektir"
Bütün din görevlilerini herkesin karşısında savunan, çalışma şartlarınızı düzeltmek için proje üreten Diyanet Birlik-Sen’e destek vermeye ve üye olmaya davet eden Güneş son olarak şunları söyledi:
“Çaresizlik içinde kalan Diyanet çalışanlarının sendikamıza uzattığı eli, sımsıkı tutan bir anlayışla hiçbir din görevlisine sendika ayrımı yapmadan hizmete devam ediyoruz. Haksızlığa ve itibar kaybına uğratılan üyelerimizin ve Diyanet çalışanlarının hukuki her zeminde hakkını ve itibarını alması için çalışıyor ve mücadele ediyoruz. Diyanet Birlik-Sen demek; Tevazu demektir, samimiyet demektir, sevgi ve hoşgörü demektir. En önemlisi de birlik ve beraberlik demektir. Diyanet Birlik-Sen olarak Diyanet çalışanlarının ve din görevlilerimizin itibarlı ve saygın olmalarını ve huzurlu görev yapmalarını çok önemsiyoruz. Bundan dolayı hak arama mücadelemizde ne siyasetten ne de Yöneticilerden hiç bir korku ve endişemiz olmadan din görevlilerimizin onurlu ve şahsiyetli bir şekilde din hizmeti görevini yapması için kimseden çekinmeden mücadelemizi sürdürüyoruz.” (İLKHA)