HABER MERKEZİ 

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Twitter hesabında, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı'nın hazırladığı İstanbul temalı sözde tanıtım filmine yer verdi. Bir dakikalık filmde sözde İstanbul'un tarihi ve turistik alanlarını anlatan görüntülere yer verildiği belirtilmiş ancak birkaç tarihi yer hariç içerikte çoğunlukla gerçekleri yansıtmayan, Türkiye halkının dini ve örfü ile bağdaşmayan görüntülerle doldurulmuş. Batının çarpık yaşantısını özendiren İstanbul’un sözde tanıtım filminde özellikle bazı kesimlere Fatih’in fethettiği İstanbul’a benzemeyen bir İstanbul’u sevdirmeye çalışıldığı açıkça görülüyor.

60 saniyelik tanıtım filminde İstanbul’un sembol yerlerinden Sultan Ahmed, Galata Kulesi, Kız Kulesi ve Ayasofya camii gibi yerlere yer verilmiş ancak çekimlerde yer alan oyuncuların özellikle batı özendirici kıyafet ve hareketlerle yer alması tam bir fecaat.

Filmde sıklıkla batı tarzı kıyafetler giymiş gençlerin sürekli dans etmesi ise ayrı bir fecaat olmuş. Bilmeyen Türkiye’yi Brezilya sanır…

SKANDAL SADECE BU DA DEĞİL!

Videonun üst kısmında Kültür ve Turizm Bakanlığı yazmazsa muhtemelen izleyiciler bu filmi herhangi bir giyim firması için hazırlanmış bir çalışma sanabilir. Zira filmde oynatılan gençler sanki bir defiledeymiş gibi ha bire yürüyorlar. Ve neredeyse her saniyede oyuncuların kıyafeti değişiyor.

Reklam filminde ne Osmanlı elbiseli kimse var ne bir ezan sesi var ne bu kültürün bir parçası olan halay var ne de camilerin içine dair 1 saniyelik bir görüntü var. Tamamen seküler kodlarla yapılan bir reklam filmi.

Kısa filmle turist çekmek istenmiş ancak reklam filmi İstanbul’u büyütmemiş tam tersine küçültmüş, daraltmış ve bırakın tanıtmayı, yanıltmış!

Tanıtım filmine birçok kesimden tepki gelirken binlerce sosyal medya kullanıcısı da hesabından tepkisini ortaya koydu.

“İSTANBUL'UMUZUN RUHUNA, KADİM KÜLTÜRÜMÜZE, MANEVİ DEĞERLERİMİZE TAMAMEN AYKIRI”

Kültür Bakanlığının yayınladığı tanıtım filmiyle ilgili gazetemize açıklamada bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Sosyal İşler Başkanı Abdullah Aslan: “Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın İstanbul'umuzun ruhuna, kadim kültürümüze, manevi değerlerimize tamamen aykırı "İstanbul" adlı çalışmasını doğru bulmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Bizi biz yapan değerler dururken ecnebiye özenmenin ve özendirmenin yanlış olduğunun altını çizen Aslan, “Tanıtım filminde hangi İstanbul var gerçekten insan merak ediyor. Bir cami ve kulenin resmi olmazsa, sanırsın burası İstanbul değil, ahlak ve yaşam biçimleriyle medeniyetimiz ve manevi değerlerimizle ters düşen batı şehirlerinden biri.” değerlendirmesinde bulundu.

“BURASI BİR İSLAM ÜLKESİ... BU TOPRAKLARDA AİLE VARDIR, HAYÂ VARDIR, UTANMA DUYGUSU VARDIR”

“Anadolu’muzun 600 yıllık tarihinde ana akımın böyle bir hayat biçimi yoktur. Burası bir İslam ülkesi, buranın kendine göre değerleri ve esaslı dinamikleri vardır. Bu topraklarda aile vardır, hayâ vardır, utanma duygusu vardır.” diyen Aslan, “Yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkenin manevi değerleriyle kuşanmış bir şehrin tanıtımı böyle olmamalı. ‘İslam ülkesi’ değil diye tartışma üretmeye cüret eden zevatın kendi tarihlerinden ve bu ülkenin bugünkü temel dinamiklerinden, sosyolojik yapısından haberleri yoktur, demektir.” eleştirisinde bulundu.

“15 Temmuz darbesini püskürten işte bu ruhtu. Bugün dünyanın dört bir tarafından Türkiye’nin hedefe konmasının asıl sebebi de bu asli medeniyettir. Beldelerimize tankla topla yapamadıklarını farklı fonlamalar ve destekler eliyle yapmaya çalıştıkları muhakkaktır.” ifadelerini kullanan Aslan, “Koca ülkenin en etkili bakanlık veya müdürlüklerinin onların değirmenine su taşımaları da çok kötü olmuştur, üzüntü vericidir. Yazık, çok yazık! Tarihi değerleriyle, cami ve müzeleriyle, surlarıyla, deniziyle, yeşillik ve şehrin siluetine adeta sinen yaşam şekliyle İstanbul bir başkadır. Aziz İstanbul ile ilgili son sözüm şu olsun ki; onu tanıtanlar, ilk önce onu tanımalılar!” çağrısında bulundu.

“SIRF TURİST ÇEKMEK İÇİN MEMLEKETİMİZİN VE İNSANIMIZIN BU ŞEKİLDE TANITILMASI YANLIŞ VE ESEF VERİCİ”

Bir tepki de İdeal Eğitim Vakfı (İDEV)’den geldi. Gazetemize konuyu değerlendiren İDEV Başkanı Eğitimci Yazar Mehmet Ali Doyar tepkisini dile getirdi.

“Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından İstanbul’un tanıtımıyla ilgili hazırlanan film, memleketimizin kültürüyle ve yaşam tarzıyla taban tabana zıttır.” diyerek tepkisini dile getiren Doyar, “Filmdeki insan tipleri, giyim şekilleri, sokaktaki dansları, içki masalarının görüntüleri… kısacası yansıtılmak istenenler, memleketimizle ilgili gerçekleri kesinlikle barındırmamaktadır, aksine kültürümüze, örfümüze ve yaşam şeklimize aykırıdır.” ifadelerini kullandı.

Sırf turist çekmek için memleketimizin ve insanımızın bu şekilde tanıtılmasının yanlış ve esef verici olduğunun altını çizen Doyar, “Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bunun yapılması çok daha vahim bir durumdur. Memleketimiz, kültürümüz ve yaşam tarzımız, bir bakanlık tarafından bu şekilde yansıtılmamalıdır. Bizim kültürümüz bu değildir, yaşam tarzımız bu değildir, onun için bu şeklide gösterilmesini kabul etmiyoruz. Bu tanıtım filminin derhal yayından kaldırılması gerekir.” çağrısında bulundu.

Bakanlığın ilk olarak 22 Ekim 2020'de paylaştığı ve İstanbul'un sözde gastronomi kültürünü tanıttığı videosu da büyük tepkiler toplamıştı.

Yayınlanan bu son videoda da başka bir İstanbul’u tanıtan bakanlığın paylaşımına tepki dinmiyor. Sosyal medyada birçok kullanıcı Kültür Bakanlığının bu paylaşımını kınadı.

Sosyal medya kullanıcıları tarafından yapılan eleştirel paylaşımlardan bazıları şöyle:

“Kız kulesi, Ayasofya, Boğaziçi’ni filan görmesem, bütün bu dans eden insanları herhangi bir Avrupa ülkesine konumlayabilirdim.”

“Mekanlar Türkiye, insanlar ve yaptıkları şovlar Türkiye değil, Video bir azınlığı mutlu etmek için çekilmiş, Türkiye asla bu değil, acaba ne zaman biz olacağız...”

“Neden 1 tane bile sakallı muhafazakar kardeşim, türbanlı bacım, suriyeli afgan kardeşim, doğulu esnafım yok. Neden ülkemin insanına ve değerlerimize düşmansınız?? Nedir bu batılı imaj kaygısı??”

“Sonda 1 saniyelik süreçte camiyi sığdırmaya çalışmışlar resmen. Bu bizim kültürümüz değil, bizim medeniyetimiz bu değil.”

“Hangi İstanbul? Hangi kültür, hangi turizm, hangi medeniyet ???”

“Gavurdan döviz kazanacağız diye mabedlerimizin üstünde 40 takla atıyorsunuz(!)”

“Hani nerde İstanbul nerde yurdumun insanları. Nerde benim değerlerim. Batıya uyucaz hitap edicez diye kendi değerlerimizi çekip paylaşmaktan aciz kaldık”

“Giydikleri şeyler hiç kültürümüzü yansıtmıyor”

30 AYRI MEKÂNDA ÇEKİLEN FİLM 2 AYDA TAMAMLANDI

Filmin çekiminin yapıldığı yerler hariç Fatih’in fethettiği İstanbul’un değil farklı bir şehrin tanıtımının yapıldığı kısa film, 30 ayrı mekânda çekildi. Filmin prodüksiyonu 2 aylık bir sürede tamamlandı. Çekimler 10 gün sürdü, 60 saati aşkın drone çekimi yapıldı. Prodüksiyonda 90 kişilik bir ekip görev yaptı. Ayriyeten giyim kuşam ve yaşantıları ile Türkiye halkının dini ve örfünü temsil etmeyen 12’si ana cast olmak üzere 100’ün üzerinde oyuncu kullanıldı.