HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı İmir: GAP projesi biran önce tamamlanmalıdır
Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)’ı gündemine alan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir, “Kanal İstanbul gibi bir projeyi yapabilecek bir irade, 40 yılı aşkındır tamamlanamayan GAP Projesini de tamamlayabilir." dedi.
HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir, katıldığı bir internet TV kanalında iç ve dış gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
1977 yılında Güneydoğu Anadolu Projesi olarak isim alan GAP, 27 Ekim 1989 tarihinde GAP Bölge Kalkınma İdaresi Teşkilatının kurulması ile fiilen başladı. 32 milyar dolar bütçeli Güneydoğu Anadolu Projesi, üzerinden kırk yıl geçmesine rağmen ancak yüzde 40-45'lik kısmı tamamlanabildi.
"Güneydoğu Anadolu Projesi tamamlanmış olsaydı 3 milyon 800 bin kişi istihdam edilecek, 1,8 milyar hektar arazi sulu tarıma kavuşacak, ülkenin enerji ihtiyacı karşılanır" diyen İmir, projenin bitirilmesi durumunda mevsimlik işçi sorununun da ortadan kalkacağına dikkat çekti.
"Türkiye, ABD hegemonyasından kurtulmalı"
Türkiye-ABD ilişkilerine değinen İmir, “Türkiye, ABD’nin müttefiklik söylemine itibar etmemelidir. Bunun yerine hem ülkenin hem de İslam dünyasının istikrarı için ABD hegemonyasından kurtulmalıdır ve kendi ayakları üzerinde, kendi iradesini koruyabilecek güce kavuşmalıdır. Aksi halde ABD ile masaya oturunca güçlü olamayacaktır.” dedi.
"İslam dünyası kendi sorunlarını kendileri çözmeli”
İslam dünyasının kendi sorunlarını emperyalistlere havale etmemesi gerektiğini belirten İmir, “İslam coğrafyasında yaşayan ülkelerin kendi sorunlarını kendilerinin çözebileceğine inanıyoruz. Ulus/devlet anlayışının bir tarafa bırakılarak ümmet anlayışıyla, Müslüman ülkeler arasında İngilizler tarafından o haritaların kaldırılması gerektiğini parti programımızda beyan etmişiz. Suni sınırların kaldırılması gerekiyor. Bununla birlikte siyasi, ekonomik, kültürel, birliktelikler oluşturarak geçmişte olduğu gibi bugün de iftiharla okuduğumuz o medeniyetimizi tekrar oluşturabiliriz.” ifadelerini kullandı.
"Ailenin önemi, eğitim müfredatına girmeli"
Aile kurumuna da değinen İmir, “Aile kurumu toplumun temel yapısıdır. Bir toplumu, medeniyeti ayakta tutan kurum ailedir. Biz birçok saldırıya maruz kaldık. Hiçbiri bizi sarsmadı ama yüz yıla yakındır aile kurumuna yapılan saldırılarla aile kurumu ciddi manada yıprandı ve yıkılma noktasına geldi. Aile kurumuna gereken önem verilmedi. 2004 yılında AB uyum yasaları çıkarıldı. Mahkemelerde karar verilirken aile kurumundan ziyade şahıslara göre kararlar veriliyor. Zinayı suç kapsamından çıkarıp, genç yaşta evlenenleri ‘çocuk tecavüzcüsü’ olarak maalesef cezalandırdılar. Biz de aile kurumunu koruyacak tedbirler almazsak inanın ki bu daha büyük tahribatlara neden olacaktır. Çocuklarımız, okullarda aldıkları derslerle aile kurumunun ne kadar önemli olduğunu öğrenmelidirler. Genç kardeşlerimizin evlenmesi için teşviklerin hayata geçirilmesi gerekmektedir.” dedi.
"Mevsimlik tarım işçiliği sona erdirilmeli"
Son 12 yılda çiftçi sayısındaki azalmaya dikkat çeken İmir, “Görüştüğümüz çiftçiler farklı illere giderek mevsimlik işçi olarak çalışıyorlar. Bu durum tarım politikamızdaki yanlışlıklardan kaynaklanıyor. Ülkemizde kısa, orta ve uzun vadede tarım politikamız bulunmamaktadır. En gelişmiş ülkelerin tarım politikalarını incelediğimizde, çiftçilerin 15 yıl sonra ne ekeceği bellidir. Ülkemizde domates fiyatları düştüğünde bir sonraki yıl farklı bir ürün ekilmektedir. Çiftçilerimize uzman ekipler göndererek onların tarım politikalarına yön veremezsek, tarım politikamız olmazsa belki gidip asgari ücretle çalışmak zorunda kalacaklardır.
Mevsimlik tarım işçiliğinin yanlış tarım politikalarından kaynaklandığını düşünüyoruz. Tahmini olarak 350 bin mevsimlik tarım işçisi bulunuyor. Aileleri ile birlikte yaklaşık 1 milyon kişi oluyor. Mevsimlik işçiler genelde trafik kazalarında gündeme gelir. Çünkü 10 kişilik araçlara onlarca kişi bindiriliyor, bu ciddi bir sorun. Öncelikle siyasi ve çıkar odaklı düşüncelerden uzaklaşarak masaya yatırmak gerekir. Mevsimlik tarım işçilerini ortadan kaldırabilecek projeler ortaya konulması gerekiyor.” dedi.
"GAP projesi tamamlanmalıdır"
Uzun zamandır bir türlü tamamlanamayan GAP Projesine de değinen İmir, “GAP projesinin yüzde 40’ı tamamlandı, projeyi hayata geçirmek gerekir. Kanal İstanbul projesinin 15 milyar dolarlık bir proje. Bu projeyi bitirebilecek bir irade var. Güneydoğu’daki 9 ilimizden Batı’daki illere mevsimlik tarım işçileri gidiyor. GAP projesi tam anlamıyla bitirilirse mevsimlik tarım işçisi sorunu da ortadan kalkar. GAP projesi bitirilirse organik tarım ürünleriyle Uzakdoğu pazarına giderir. İthalat ve ihracat arasındaki açığı da ekonomik olarak kapatır.” şeklinde konuştu.
GAP Projesi nedir?
1977 yılında Güneydoğu Anadolu Projesi olarak isim alan GAP, 27 Ekim 1989 tarihinde GAP Bölge Kalkınma İdaresi Teşkilatının kurulması ile fiilen başladı. 32 milyar dolar bütçeli Güneydoğu Anadolu Projesi, üzerinden kırk yıl geçmesine rağmen ancak yüzde 40-45'lik kısmı tamamlanabilmiştir.
Güneydoğunun refah düzeyini yükseltmek, bölgeler arası kalkınmışlık farkını gidermek, ülkenin enerji ve tarım ihtiyacını karşılayabilmek amacıyla hayata geçirilen projenin hâlâ tamamlanmamış olması ciddi soru işaretlerine neden olmaktadır. 2016 yılında dönemin ilgili bakanı tarafından GAP'ın 2019 yılında tamamlanacağı ifade edilerek, 2014-2018 yılları arasında yapılması gereken projeler için toplamda 51,7 milyar TL bütçe ayrılmasına rağmen proje hâlâ bitirilememiştir. Sayıştay denetçilerinin tespitlerine göre, ayrılan projeler bütçe harcanmasına rağmen bitmesi gereken 208 projeye hiç başlanmamıştır.
Güneydoğu Anadolu Projesi tamamlanmış olsaydı 3 milyon 800 bin kişi istihdam edilecek, 1,8 milyar hektar arazi sulu tarıma kavuşacak, ülkenin enerji ihtiyacı karşılanacak ve tarım konusunda kendi kendisine yeten bir ülke olacaktık. (İLKHA)