AA-Akbaşoğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, dün bazı gazetelerde "Oğluna Recep Tayyip ismini verdi şimdi değiştiremiyor" başlıklı haberlerin yer aldığını, iftira ve yalana dayalı bu haberlerin Çankırılıları, kamu kurumlarını, devlet memurlarını, devleti yönetenleri töhmet altında bıraktığını söyledi.

Konuyla ilgili Çankırı Valiliğinin detaylı bir açıklama yaptığını aktaran Akbaşoğlu, bu açıklamada, "haberlerin tamamen yalan ve uydurma olduğu, nüfus müdürlüğüne haberde konu edilen şekilde bir başvurunun olmadığı, ilgili talebin ancak mahkeme kararıyla ve mahkeme yoluyla elde edilebileceği, bunun gerçeği yansıtmadığı" ifadelerinin yer aldığını kaydetti.

Akbaşoğlu, son zamanlarda CHP'nin başını çektiği, siyasette algıya, iftiraya, yalana ve kumpasa dönük bir anlayışın artarak devam ettiğini belirtti.

Benzer haberin bir örneğinin daha önce de CHP Genel Merkezi'nden yapılan açıklamalara istinaden, bir köşe yazarı tarafından "Külliye'ye giden CHP'li" başlığıyla verildiğini ifade eden Akbaşoğlu, haberin asparagas, yalan ve iftiraya dayalı olduğunun ortaya çıkması üzerine söz konusu habere imza atan kişinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere bütün milletten özür dilediğini anımsattı.

Aynı olayın bir başka versiyonunun Çankırı üzerinden tezgahlandığını belirten Akbaşoğlu, "CHP'li heyetin sunduğu raporun kaynaklık teşkil ettiği, gazetelerin de manşetlerine yansıttığı bir başka algı operasyonuyla, bir başka yalanla karşı karşıyayız." diye konuştu.

"Böyle bir raporun olup olmadığı açıklansın"

Haberin CHP Genel Merkezi'nin raporuna dayandırıldığını dile getiren Akbaşoğlu, böyle bir raporun olup olmadığının açıklanmasını isteyerek, şöyle devam etti:

"Bu raporda ifade edildiğine göre; Çankırı'da bir vatandaşımız, oğlunun ismini değiştirmek istemiş, nüfus müdürlüğüne gitmiş, memurlara bu talebini ortaya koymuş ve oradaki memur da güya, 'Bu siyasi bir olaydır, biz böyle bir isim değişikliğini yaparsak bizi sürerler.' demiş. Kim bir şeyi iddia ediyorsa, onu ispatlamakla yükümlüdür. Böyle bir kişi, böyle bir memur, böyle bir talep var mı, bunu ispatlamak yükümlülüğü CHP Genel Merkezi'ne aittir. CHP Genel Merkezi bunu mutlaka açıklamalıdır. Gerçekten böyle bir olay varsa gereğini hep beraber yapalım. Bir vatandaşın talebini görmezden gelmek noktasında sergilenen durum varsa hep beraber üzerine gidelim. Burada anlaşıldığı üzere CHP'nin tamamen uydurma, asparagas, masa başı bir raporu söz konusudur. Bu raporu da yayınlayan medyanın durumu söz konusudur.

Yarın Sayın Kılıçdaroğlu, grup toplantısında, eğer bu olay gerçekse gerçeğini kamuoyuna anlatmalı. Eğer kendi heyeti kendisini yanıltmış, Genel Merkez düzmece bir rapor üzerinden kamuoyunu, Çankırı'mızı meşgul etmişse o zaman Kılıçdaroğlu hem Çankırı'dan hem kamu görevlilerinden hem devlet idaremizden hem aziz milletimizden özür dilemelidir. Sayın Kılıçdaroğlu, raporunuza sahip çıkın, neyse gerçeği ortaya koyun, milleti aldatmayın. Hiçbir insanı, kurumu töhmet altına sokmayın."

Basit bir isim değişikliğinin siyasi bir dile nasıl evrildiğinin görüldüğünü vurgulayan Akbaşoğlu, "Medyaya çıkan başlık, kamuoyuna verilen mesaj; Türkiye'de bir korku imparatorluğu var noktasına getiriliyor. Asla ve kata Türkiye'de bir korku imparatorluğu yok. Ama CHP içerisinde kaset, kumpas ve algıya dönük bir imparatorluk, bir diktatörlük var." dedi.

"Siz şeftali üretin, otomobil üretmeyin denmişti"

Türkiye'nin savunma sanayindeki başarılarına da dikkati çeken Akbaşoğlu, "Vaktiyle Türkiye'de ilk yerli otomobil yapılacağında 'Siz şeftali üretin, otomobil üretmeyin' denmişti. Allah'a şükürler olsun, hem şeftali ihraç eder hem de yüksek teknolojiyle İHA, SİHA ihraç eder noktaya geldik. 19 yıllık AK Parti iktidarının Türkiye'yi getirdiği nokta budur." diye konuştu.

"Dördüncü yargı paketinde çalışmalar bitmek üzere"

Muhammet Emin Akbaşoğlu, bu hafta Mecliste, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ele alınacağını, hayvanları koruma kanunuyla ilgili çalışmaların son noktaya geldiğini bildirdi.

Dördüncü yargı paketiyle ilgili çalışmaların da bitmek üzere olduğunu dile getiren Akbaşoğlu, bu hafta ya da en geç gelecek hafta dördüncü yargı paketini teklife dönüştürerek Meclis gündemine getireceklerini belirtti.

Dördüncü yargı paketinde vatandaşların lehine birçok düzenlemenin bulunduğunu aktaran Akbaşoğlu, düzenlemeyle idarenin, vatandaşların başvurularına cevap verme süresinin 60 günden 30 güne indirileceğini, vatandaşların idareye dava açma süresinin 60 gün olarak muhafaza edileceğini söyledi.