Suriye'de yeni anayasa hazırlama sürecindeki 15 kişilik ekibin arasında yer alan hukukçu Tarık el-Kürdi, Beşar Esad'ın hiçbir şekilde yedi yıl daha görevde kalamayacağını söyledi. Birleşmiş Milletlerin aldığı 2.254 No.lu kararla Suriye’de yeni bir anayasa hazırlanma süreci başlatıldığını hatırlatan Tarık el-Kürdi, Esad’ın son 2014 seçimlerinde aldığını iddia ettiği yüzde 88,7’lik oy oranının tamamen sahte olduğunu ve 26 Mayıs’ta yapacağı seçimin de korsan olduğunu söyledi. El-Kürdi, İran, Rusya ve Çin’in de yer aldığı birkaç ülke dışında hiçbir ülkenin meşru kabul etmediği seçimlerin tekrarlanmasını anlamsız girişim olarak nitelendirdi. 

NUSAYRİLER BİLE TEPKİLİ
"Esad'ın yeniden aday gösterilmesi Suriye halkının çektiği bütün ızdırap ve acılarla nasıl dalga geçildiğini bir kez daha gösterdi. Onun görevde kalmasını istemek vahşetin devamında yana tavır almaktır" diyen el-Kürdi şöyle konuştu: Hafız Esad ve oğlu Beşar, Suriye halkına kan ve gözyaşından başka hiçbir şey vermedi. Günlük meteoroloji haberleri dâhil Baas rejimi halkımıza her konuda yalan söylüyor. Rejim bölgelerinde yaşayanlar dâhil hiç kimse bu yönetimin söylediklerine inanmıyor. Yüz binlerce Suriyelinin en temel hayat hakkı elinden alındı. Ülkede ekmek, benzin, elektrik, ilaç yok. Şu an adil bir seçimle Esad yüzde 5 oy alamaz. Kendi içerisinden çıktığı Nusayri topluluk dâhil hiçbir Suriyeli bunca kan döken ülkesini kişisel iktidarı için harici güçlerle işbirliği yaparak harabeye çeviren birine oy vermez.

2014'TEKİ KOMEDİ
Son dönem uygulanan siyasi ve ekonomik yaptırımların şartları çok daha zor kıldığını hatırlatan Tarık el-Kürdi’ye göre Bass rejiminin daha fazla dayanma şansı kalmadı. Ancak 27 Mayıs’ta Şam’dan yapılacak açıklamada Esad’ın seçimi büyük bir farkla kazandığı ilan edilecek. Rejim anayasa mahkemesine göre 2014 başkanlık seçimlerinde Esad bölgelerinde yaşayan insan sayısının iki katı seçmen kendisine oy verdi. Rejimin kontrol ettiği alanlardan en az 13 milyon sivil göç etti. Ancak 2014 resmî kayıtlarına göre o gün 10.634.412 kişi oy kullandı. Oysa toplam rejim bölgelerinde yaşayan insan sayısı 7 milyon civarında. Bu sayının en fazla 4 milyonu 18 yaş ve üzeri olabilir. Peki nasıl olur da Esad 10 milyon oy alabilir? Rejim bölgelerinde faaliyet gösteren tek bir sivil toplum kuruluşu yok. Muhalif siyasi parti yok. Hiçbir konuda özgürlük yok. Böyle bir vasatta İran, Rusya ve Çin dışında Şam’dan çıkan seçim sonuçlarına ve açıklanan rakamlara inanan ülke de yok.

Kaynak: Türkiye Gazetesi