1 Nisan kanımızın hile ile döküldüğü gün olmasın
Bugün pek çok kişi şaka adı altına kandırmalara tevessül edecek ve farkında olarak ya da olmayarak yalan söyleyecek. Öyle ya bugün 1 nisan... Peki 1 Nisan'ın nasıl ortaya çıktığını biliyor musunuz?
Doğruhaber
Çocukken hepimizin yaptığı şeydi. Nisan’ın 1’inde sabah erkenden kalkar ve olur olmaz sözlerle karşımızdakini kandırırdır.
Açık konuşmak gerekirse afilli yalanlar söyler, karşıdakinin şaşkınlığını bir müddet izledikten sonra “1 Nisan” diye bağırırdık.
Ne yalan söylemiş olursak olalım karşıdaki kızmazdı.
Çünkü 1 Nisan’dı…
Şakacıktan yalan söylemek serbestti.
Peki bu 1 nisan (yalancık günü) nasıl doğdu.
Farklı rivayetler var ama bir tanesi yürek kanatan cinsten..
Her ne kadar kaynaklarda bulunamazsa da yıllardır dilden dile dolaşan bir rivayet…
Biz de aktaralım.
Rivayet odur ki;
15.yüzyılın sonlarında, Haçlı ordusu Endülüs Müslümanlarının son kalesini, Gırnata’da bir kaleyi kuşatırlar.
Uzun süren bir kuşatma olmasına rağmen, Müslümanlar direnmekte, kış aylarının da etkisiyle Haçlı ordusunun işgali zorlaşmaktaydı.
Haçlı ordusunun komutanı günlerce farklı taktikler düşünmektedir.
Sonunda aklına zehirli bir fikir geldi
31 Mart gecesi kalenin önüne giderek bir elinde Kur’an bir elinde İncil ‘Şu iki kitap üzerine yemin ederim ki, teslim olursanız bu akşam size bir şey yapmayacağım’ der.
Müslümanlar bir halka eman vermenin onur meselesi olduğunu bildikleri için düşmanlarının da kendileri gibi onurlu davranacağını varsayar ve teslim olur.
Ertesi sabah, yani 1 Nisan sabahı, Haçlı ordusu komutanı bütün Müslümanların öldürülmesi için emir verir. Bunun üzerine Müslümanlar ‘Yemin etmiştiniz, bize söz vermiştiniz, hani öldürülmeyecektik’ dediklerinde Haçlı ordusu komutanı ‘Benim sözüm size dün akşam içindi, bugün için size bir sözüm yoktur’ diye cevap verir ve bütün Müslümanlar orada şehit edilir.
Elbette hiçbir gün yalan söylememek ve şaka dahi olsa insanları kandırmaya tevessül etmemek gerek ama birileri size Nisan 1 dediğinde siz de Endülüs’teki faciayı anlatın.
Elbette bu rivayeti gerçekdışı sayacak olanlar da olacak "ya hu bırakmıyorsunuz ki ağız tadı ile bir şaka yapalım" diyenler de olacaktır.
O kardeşlerimize Ahzâb, suresi 70 ve 71. ayetleri hatırlatırız:
Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın...
Sonra Efendimiz(sav) İbnu Mes'ud (r.a.) gelen rivayetle "Kul yalan söylemeye ve yalan söyleme niyetini taşımaya devam edince bir an gelir ki, kalbinde önce siyah bir nokta belirir. Sonra bu nokta büyür ve kalbinin tamamı simsiyah olur. Sonunda Allah nezdinde "yalancılar" arasına kaydedilir" diye buyurmuyor mu?
Şakacıktan bile olsa yalan söylememek gerektiğini iki cihan serveri (sav) buyurmamış mı?
O halde 1 Nisan kanımızın hile ile döküldüğü gün olabilir.
1 Nisan -şakacıktan bile olsa- yalan söylemeyeceğimiz gündür.