• DOLAR 34.702
  • EURO 36.723
  • ALTIN 2966.064
  • ...
Narsist ne demek? Narsist kişilik bozukluğu nedir?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Bu kişilerin kendi yanlışlarını kabul etmelerinin güç olduğunu ifade eden Erol, bir sorun karşısında mutlaka mantıklı sebepler gösteren bu kişilerin gözle görünür nedenler olsa dahi hataları ile yüzleşmek istemediklerinin altını çizdi.

 

Erol “Her şeyin en iyisini onlar bilir, hep ilgi odağında olmak isterler. Kendilerini kusursuz gördükleri gibi hata yapmak ise hiç onlara göre değil. Bu özellikler Narsist kişilik özelliklerinden sadece birkaçı.” ifadelerini kullandı.

 

Narsistik kişilik bozukluğunda kişi kendini aşırı derecede önemli ve kusursuz görür. Büyüklenme, hayranlık ihtiyaçları ise yoğundur. Dikkat çekmek, ilginin kendisinde olması bu kişiler için önemli olmakla birlikte başarılarını abartır, başkaları tarafından eleştirilmeye ise hiç katlanamazlar. Olaylar karşısında kendilerini yetkin görür, diğer insanlarla empati kurmada, dinlemede, onların bakış açısını algılamada ise çoğu zaman yetersiz kalırlar.

 

Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniği’nden Uzm. Klnk. Psk. Zehra Erol, narsist kişilerin kendi iddialı gördükleri yönlerini abartmayı sevdiklerini söylerken, diğer insanların başarılı gözüken yönlerini de değersizleştirdiklerini ve onları kıskandıklarını belirtti.

 

Bu kişilerin kendi yanlışlarını kabul etmelerinin güç olduğunu ifade eden Erol, bir sorun karşısında mutlaka mantıklı sebepler gösteren bu kişilerin gözle görünür nedenler olsa dahi hataları ile yüzleşmek istemediklerinin altını çizdi.

 

“Kırılgan özsaygıları nedeniyle hayranlık ve ilgi ihtiyaçları çok fazladır, insanlarla ilişkilerde karşısındaki kişinin hayranlığını hissetmek önemli olsa da kişiler arası ilişkilerde mesafe ve soğukluk vardır.” diyen Erol, bu kişilerin yakınlarının davranışlarını kontrol etme eğiliminde olduklarını kaydetti.

 

Kendi hedefleri için başkalarını kullanırlar!

Erol Narsist kişiliklerle ilgili şu bilgileri verdi: “Onların faaliyetlerini ve uğraşlarını da yönetme istekleri vardır. Aile üyelerinin başarıları ile kendi başarılarıymış gibi övünürler. Kendi hedeflerine ulaşmak için başkalarını kullanmak bu kişiler için doğaldır. İlişkilerde karşı tarafı oldukça zorlarlar. Bu kişilerle ilişki kurarken net ifadeler kullanmak oldukça önemlidir. Özellikle sınırların netliği açık anlaşılır, kısa cümleler, basit cevaplar önemlidir. Sizi yönlendirmeye çalıştığında uzun uzun anlatımların faydası yoktur. Detaylı bilgi verdiğinizde sizi anlayacağına inancı gerçekçi bir beklenti değildir.

 

Tedaviden kaçınırlar!

Kendini eleştiren, kendisine uymayan yaklaşımlarda sizinle ilişkiyi tamamen kesebilirler. Olaylar karşısında bekledikleri tepkiler vardır, bunun dışında bir yaklaşımda aşırı öfkelenebilirler. Onlara ne yapacağını söylemek ya da onları değiştirmeye çalışmaktan çok anlamaya ve tanımaya çalışmak önemlidir. Empati de yetersiz kaldıkları için karşısındaki kişiyi anlamakta zorlanırlar. Bu nedenle olaylar karşısında yapıcı yaklaşmak ve destek vermek ilişkiyi olumlu etkiler.

 

Çevresindeki kişiler ilişkilerinde zorluk yaşadıkları için terapiye yönlendirseler de tedaviye katılım onlar için oldukça zordur. Uzun süreli iç görüye dayalı terapiden faydalansalar da istekli değillerdir. (İLKHA)

 

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir