SURİYE
İç savaş öncesi 320 bin kişilik Suriye ordusu, ayrılan muhalif askerler ve devam eden savaş sebebiyle küçülerek 2016 yılında 130 bin kişilik güce evrildi.

Son bir yılda aralarında general ve albaylarında yer aldığı 17 üst düzey ordu komutanı ve istihbarat şefi öldürüldü.

İç infazlar büyük oranda Rus İstihbaratı tarafından tertip ediliyor ve İran’a yakın isimlerden bir çoğu bu yöntemle tasfiye edildi.

İç savaş öncesi 320 bin kişilik Suriye ordusunun, ayrılan muhalif askerler ve devam eden savaş sebebiyle küçülerek 2016 yılında 130 bin kişilik güce evrildiğini söyleyen Suriye Millî Ordusu (SMO) Sözcüsü Albay Yusuf Halid Hamud, rejime bağlı ordunun yeniden bölünerek ikiye ayrıldığını söyledi. Açıklama yapan Esad karşıtı muhalifler tarafından kurulan Suriye Millî Ordusu Sözcüsü Hamud "Suriye sahasında Rusya ve İran arasında büyük bir güç savaşı yaşanıyor. Esed’e bağlı ordu yeniden bölünerek ikiye ayrıldı. Putin yönetimi büyük oranda askeri yapıyı kontrol ediyor. Moskova’da sadece Suriyelilerin eğitimi ve Rus doktrinine bağlı kalmaları amacı ile bir askeri akademi kurdular. Ancak İran sahip olduğu siyasi, kültürel, ekonomik ve tarihi bağlar sebebiyle Suriye üzerinde hâlen etkin güç" dedi.

Büyük çekişme var

Suriye Baas ordusunun İran tarafından desteklenen Mahir Esed ve Rusya’ya bağlı Süheyl Hasan arasında bölündüğünü ifade eden SMO Sözcüsü Hamud "Suriye ordusu tek bir merkezden yönetilmiyor. Komuta, koordinasyon tamamen Şam ve Lazkiye arasında bölündü. Şam’daki askerî merkez Yafur bölgesinde kurulan karargâh. Burada Cumhuriyet Muhafızları ve Suriye’nin en büyük askerî gücü olan 4. Tümen’i komuta eden Mahir Esed ve İran Devrim Muhafızları var. Şam, Baas ordusunun geleneksel gücünü temsil ediyor ve doğrudan İran’a bağlı. Tüm silah ve cephane İran’dan sağlanıyor. Savaş stratejileri de de İran tarafından belirleniyor. İran; Humus, Deir ez-Zor ve Şam’dan vazgeçmek istemiyor. Tahran-Lübnan koridorunu açık tutma adına tüm gücünü hem saha da hem de masada kullanıyor.

Lazkiye'de paralel ordu

Suriye’nin ikinci en büyük askerî gücü ise 2012-2013 döneminde Suheyl Hasan tarafından Suriye Ordusuna bağlı Özel Kuvvet Birimi olarak kurulan Kuvvet en-Nimr  (Kaplan Kuvvetleri). En-Nimr olarak tanınan Suheyl Hasan, Rusya’nın Suriye’ye girdiği 2015 yılından itibaren Rus güçlerine bağlandı ve Suriye’deki Rus güçlerinin ana karargâhı olan Hımeymim’den yönetiliyor. Suheyl Hasan, sahada artan Rus etkisine paralel olarak farklı bölgelerden askerî birimlerin katılımı ile 5. Kolorduyu kurdu ve gücünü büyük oranda artırdı. Süheyl Hasan’ı Rus askerleri ve istihbaratı doğrudan koruyor. Hasan’ın Hımeymim dışında kullandığı ana karargâh ise Halep-Hava Ceviyye Askerî İstihbarat Merkezi.

Bir yılda 17 suikast

İran ve Rusya arasında devam eden alan ve nüfuz savaşı tüm sivil ve askerî birimlere yansıdı. Şu an Mahir Esed güçleri ile Suheyl Hasan birlikleri aynı yerde bulunmuyor. Koordinasyon, strateji ve taktik merkezleri farklı. Hatta bazı zamanlar Deir ez-Zor, Humus ve Dera gibi bölgelerde bu yapılar birbirleri ile çatışıyor. Bu duruma ek olarak sayısız suikast ve infaz yöntemleri ile taraflar rakip gördüğü isimleri saf dışı ediyor. Son bir yılda aralarında general ve albaylarında yer aldığı 17 üst düzey ordu komutanı ve istihbarat şefi öldürüldü. Son 1 aylık dilimde düzenlenen suikastlarla Ali Dib, Maan İdris ve Şaar Hayırbek gibi kritik isimler ortadan kaldırıldı. İç infazlar büyük oranda Rus İstihbaratı tarafından tertip ediliyor ve İran’a yakın isimlerden bir çoğu bu yöntemle tasfiye edildi. Suriye Millî Ordusu Sözcüsü Yusuf Hamud’a göre Türkiye’nin geçtiğimiz yıl Esed’i İdlib’de durdurması, denklemi önemli oranda etkiledi. Hamud "Esed saflarında yaşanan karmaşa da Türkiye’nin askerî, siyasi, diplomatik girişimlerinin de belirleyici rolü oldu. Türk askerlerinin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve İdlib’deki varlığı, denklemi çok önemli ölçüde etkiledi" ifadelerini kullandı.

Kaynak; Ortadoğu haber