Arazilerinin yanına taş ocağı kurulan köylüler: ÇED raporu gözden geçirilsin!
Mardin'de mera, bağ ve bahçelerinin ortasında açılan taş maden ocaklarının arazilerine zarar verdiğini dile getiren kırsal İçören Mahalle sakinleri maden ocaklarına ruhsat verilmesine tepki gösterdi.
Mardin'in Savur (Sitewrê) ilçesine bağlı kırsal İçören (Teffê) Mahallesi sınırları içerisinde peyderpey açılan taş maden ocaklarının; ekili arazi, bağ ve bahçelerine zarar verdiğini belirten İçören Mahallesi sakinleri, mağdur olduklarını dile getirerek bu konuda yetkililerin harekete geçmesi gerektiğini ifade etti.
Köye çok yakın yerde, bağ ve bahçelerinin ortasında yeni açılacak taş maden ocağının özellikle yaz aylarında çıkan toz nedeniyle meyve ağaçları ve üzüm bağlarının büyük zarar göreceğini belirten köy sakinleri, taş ocağının faaliyetinin durdurulması çağrısında bulundu.
Öteden beri köy sınırları içerisinde katori taşı maden ocaklarının açıldığını ifade eden köylüler, duruma tepki göstererek yetkililerin harekete geçmesini istedi.
Maden sahasının hemen dibinde bağ ve meyve ağaçlarının bulunduğunu belirten köy sakinlerinden Ahmet Aysan, tek geçim kaynaklarının madenden çıkacak toz nedeniyle kullanılamaz hale geleceğini belirtti.
Ahmet Aysan
"ÇED Raporu veren yetkililerin bu kararı gözden geçirmelerini istiyoruz"
Duruma tepki gösteren Aysan, köylülerin tapulu arazilerine sıfır şekilde açılan taş işleme ocaklarının geleceklerini yok ettiğini dile getirdi.
Aysan, "Buraya ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporu veren yetkililerin tekrar bunu gözden geçirmelerini ve sorgulamalarını istiyoruz. Bu çalışma belki ekonomi için destek oluyor ama bizler de mağdur oluyoruz. Ben tüm geçimimi bu arazilerden ürettiklerimle sağlıyorum. Tozdan dolayı tüm ekinlerimiz, badem ve üzüm ağaçlarımız heder olacak. Taş ocağından çıkacak atık taşlar arazilerimizin içine düşmektedir. Bu haksızlığı kesinlikle kabul etmiyoruz. Yetkililere sesleniyorum. Gelecek nesillere güzel bir doğa ve mera bırakmak için lütfen sesimizi duyun. Tüm dağlık alanlar şu an orman vasfı taşıyor. Çalışan iş makineleri şu an mera yolunu kullanmaktadır. Köyün çevresinde bu 4'üncü ocak olacak. 5'incisi de yolda. Ağır tonajlı araçlarda köyün içinden geçmekte ve yolumuza zarar vermektedir. Hukuki olarak tüm haklarımızı arayacağız. Buradaki faaliyetlerin durdurulmasını istiyoruz. Devlet yetkililerinden bu konuya el atmalarını ve ÇED raporunu gözden geçirmelerini bekliyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman Müdürlüğünü göreve davet ediyoruz. Tüm vicdan sahiplerinin bize destek vermelerini bekliyoruz. Biz sonuna kadar hakkımızı savunacağız." şeklinde konuştu.
Mehmet Recep Çelik
"Aşılama yaptığımız fıstık ağaçları büyük zarar görecek"
Aşılama yaptıkları fıstık ağaçlarının zarar göreceğini belirten Mehmet Recep Çelik ise, "Şu an çalışma yapılan alanın hemen yanında binlerce fıstık ağacımız var. Bunlar yine devlet tarafından Bıttım ağaçlarına aşı yapıldı. 20 ve 40 yaşında ağaçlar var. Bu madenler nedeniyle yok ediliyor. Benim 200 adet fıstık ağacım var. Bu toz yüzünden onlardan mahsul alamam artık. Ben 9 çocuk babasıyım. Bu büyük bir haksızlıktır. Burada maden çıkarılıyor ve köye çok yakındır. Bin 800 nüfuslu bir köyümüz var. Sağlığımız açısından da tehlike oluşturuyor. Tozdan dolayı meyve ve ekinlerimiz zarar görecek. Zira maden sahasının 20 metre yakınında buğday yetiştiriyoruz." diye konuştu.
Yusuf Altun
"Köylülerin koruduğu orman imha oluyor"
Köy sakinlerinden Yusuf Altun da tepkisini şu şekilde dile getirdi:
"Burada toplanmamızın nedeni meyve ağaçlarımızın ve ekinlerimizin zarara uğrayacağından dolayıdır. Gerçekten büyük bir haksızlık var. Biz köylülerin koruduğu orman imha oluyor. Şu anda bizim sığınacağımız başka kapı yok. Bütün yetkililere sesleniyorum; bu bir zulüm ve haksızlıktır."
Öte yandan görüştüğümüz maden sahası sahibi ise bu konuda herhangi bir açıklama yapmayacağını belirtti. (İLKHA)