• DOLAR 34.605
  • EURO 36.286
  • ALTIN 2931.352
  • ...

DOĞRUHABER / Hasan Işık

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletlerin 2021 yılı için  “Suyun Değeri” temasını belirlediğini belirterek, iklim değişikliğinin görülen olumsuz etkileri suyun değerini daha çok anlamamıza vesile oluyor” dedi.

“SUYUN BİR DAMLASI DAHİ ÇOK ÖNEMLİ”

20 yılı önce kişi başına kullanılabilir su miktarı 1653 metreküp iken bugün kişi başına 1346 metreküp kullanılabilir su miktarına gerilediğini, bu durumun ülkemizi su azlığı çeken ülke konumundan,  kişi başı 1000 metreküp suya sahip su fakiri ülke konumuna ilerlediğimizi bildiren. Bayraktar,  “suyun bir damlası dahi çok önemlidir. Bu nedenle suyun korunması ve tasarruflu kullanılması, 7’den 70’e herkesin bilinçli hareket etmesi gerekmektedir. Bunun yolu da toplumun eğitilmesinden geçmektedir” dedi.  Bayraktar, iklim değişikliğiyle yağışların azalması, aşırı yağışların mevsim normalleri üzerinde gerçekleşmesi, sıcaklık artışı, barajların yeterli doluluğa ulaşamaması gibi hususların da suyun değerini daha çok anlamamıza vesile olduğunu açıkladı.

TARIMDA SULAMA

Bayraktar, şunları kaydetti: “Bu ülkenin kuruda yetişen buğday, arpa gibi ürünlere ihtiyacı olduğu kadar, suluda yetişen mısıra, pamuğa, şekerpancarına, sebzeye, meyveye de ihtiyacı vardır. Tarımsal üretim potansiyeli oldukça yüksek olan Türkiye’nin, bu fırsatı en iyi şeklide değerlendirmesi gerekir. Bu üreticilerimizin de vatandaşların da en doğal hakkıdır. Su olmadan üretim olmaz. Yeterli su olacak ki bu ülke üretebilsin, artan nüfusu doyurabilsin. Bu nedenle sulamada yatırımların bitirilmesi ve etkinliğin sağlanması gerekiyor. Teknik ve ekonomik olarak sulayabileceğimiz 8,5 milyon hektar tarım alanımızın, 6,69 milyon hektarında sulama altyapısı tamamlanmış, 1,81 milyon hektarı sulamaya açılmamış durumdadır. Bu açıdan GAP, KOP, DAP gibi büyük sulama yatırımlarını da içeren projelerin tamamlanması önem taşımaktadır. Gölet, baraj gibi sulama yatırımlarına ağırlık vererek maliyetleri her geçen gün artan ve kar oranı düşük kalan, özellikle küçük aile işletmelerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması gerekmektedir…”

“SULAMA SUYU ÜCRETLERİ ÇİFTÇİLERİMİZİN ÜRETİM MALİYETLERİNİ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE ARTIRMAKTADIR”

Tarımsal üretimde verimi artıran en önemli girdi sulama suyudur. Sulama suyu ücretleri çiftçilerimizin üretim maliyetlerini önemli ölçüde artırmaktadır. Yüzey sulama suyu ve yeraltı suyu ücretleri üreticinin ödemekte güçlük çektiği boyutlara ulaştı. Sulama ücretlerinde indirime gidilmeli, makul seviyelere çekilmelidir. Diğer yandan sulamada kullanılan elektrik giderleri çiftçimiz için önemli bir yük haline geldi. Elektrikteki yüzde 18’lik KDV ile fon ve paylar kaldırılmalı, birim fiyatı düşürülmelidir.”

SUYUN DEĞERİ

Şemsi Bayraktar, suyun değerinin onu kaybetmeden önce anlaşılması gerektiğinin altını çizerek, şöyle devam etti: “Dünyada 2,2 milyar insanın güvenli suya erişme imkanı olmadığı göz önüne alındığında, hükümetler, yerel yönetimler, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve her bir bireyin suya gereken değeri vererek, suyun yönetiminde birlikte çalışmalıdır.”