Covid-19 sürecinde sağlıkçılar yaşadıkları tükenmişlik hissi yüzde 80 oranında
Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen), tarafından hazırlanan "Covid-19 ile Mücadele Sürecinde Sağlık Çalışanları Araştırması" yapılan basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaşıldı.
Sağlık çalışanlarının ağır çalışma koşullarından uzun mesailere, sosyal hayatlarından aile yaşamlarına kadar birçok bulgunun yer aldığı "Covid-19 ile Mücadele Sürecinde Sağlık Çalışanları Araştırması" kamuoyuna açıklandı.
Memur-Sen Genel Merkezinde basın mensuplarıyla bir araya gelen Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, sendika tarafından hazırlanan araştırma ile ilgili kısa sonumun ardından açıklamalarda bulundu.
Durmuş, "Covid-19 ile Mücadele Sürecinde Sağlık Çalışanları Araştırmamız, sağlık çalışanlarının çok zor bir süreçten geçtiğini ortaya koymaktadır. Ağır çalışma koşulları hem kişisel yaşamlarına olumsuz etkilemekte hem aile yaşamlarına hem de sosyal yaşamlarına. Oysa sağlıkla iştigal edenlerin yani görevi hayat kurtarmak olanların tam tersi bir duruma sahip olmaları gerekmektedir. Maalesef araştırma bulgularımız, sağlık çalışanları açısından ortada alarm zilleri çalan bir tablodur." dedi.
"Artan iş yükünden dolayı çok yorulduğunu ifade edenlerin oranı yüzde 97,7"
Araştırmada elde edilen verileri paylaşan Durmuş, "Pandemiyle birlikte artan iş yükünden dolayı yorulduğunu veya çok yorulduğunu ifade edenlerin oranı yüzde 97,7. Uyku sürelerinin ve kalitesinin düştüğünü dile getirenlerin oranı ise yüzde 81,4. Bu verileri, başta yetkililer olmak üzere herkesin iyi tahlil etmesi gerekir. ‘Alarm zilleri’ çalıyor dememizin nedeni işte bu veriler. Benzer durum, sağlık çalışanlarının ekonomik durumları için de söz konusu. Bulgular, sağlık çalışanlarının yüzde 75'inin önceki yıllara göre diğer memurlardan daha düşük ücret aldığını ortaya koyuyor. Geçtiğimiz yıllara göre alım gücünün düştüğünü söyleyenlerin oranı ise yüzde 87’nin üzerinde. Sağlık çalışanlarına can suyu olması gereken döner sermaye sistemini yani ek ödemeyi, adaletli ve yeterli bulmayanların oranı yüzde ise 98,2." diye konuştu.
"Ekonomik kaygı taşıyan bir kimsenin, işine motive olması beklenemez"
"Çalışanların neredeyse tamamının memnun olmadığı bir sistemi ayakta tutmak mümkün mü?" sorusunu soran Durmuş konuşmasının devamında şunları aktardı:
Araştırma, döner sermaye sistemine sağlık çalışanlarının bakışını, bu yönüyle bir defa daha teyit etmiştir. Bu sistem, sağlık çalışanları açısından aslında yok hükmündedir. Ekonomik kaygı taşıyan bir kimsenin, işine motive olmasını ne kadar bekleyebilirsiniz? Yani işini hakkıyla yapmasına rağmen, hak ettiği ücreti alamayan bir kimseden, iş verimliliği, motivasyon, çalışma barışı ve huzuru konularında ne bekleyebilirsiniz? Sonuç ortada… Başta ekonomi olmak üzere araştırmamızla ortaya konan pek çok sorun nedeniyle sağlık çalışanları kutsal mesleklerinden soğuyor. Bu durum hiç düşünülmemesi gereken bir mekanizmayı akla getiriyor; istifa.
"Huzursuz olduklarını söyleyenlerin oranı ise yüzde 91’in üstünde"
Son olarak Durmuş, "Araştırmamıza göre, sağlık çalışanlarının yüzde 27’si istifa etmeyi düşünüyor.
Bunun sebebi ise yoğun çalışma temposu, salgın korkusu, gelir kaybı, ücret adaletsizliği, mobbing ve şiddet olaylarına dayanıyor. Araştırmanın tamamının ortaya koyduğu kötü tablo, doğal olarak, sağlık çalışanlarının ruhi durumlarına da olumsuz yansıyor. Tükenmişlik hissi yaşadıklarını belirtenlerin oranı yüzde 80’inin üzerinde. Huzursuz olduklarını söyleyenlerin oranı ise yüzde 91’in üstünde. Çağın en yaygın hastalığı stresi yaşadıklarını söyleyenlerin oranı ise yüzde 92,4. Sağlık-Sen olarak biz sahada bu ve benzer tablonun tanığıyız. " ifadelerini kullandı. (İLKHA)