Muhammed Emin Saraç Hoca vefat etti
Türkiye'nin önde gelen Hadis Alimlerinden Muhammed Emin Saraç Hoca, Hakk'a yürüdü.
İslam camiasının saygıdeğer şahsiyeti, hadis alimi Muhammed Emin Saraç hoca vefat etti. YÖK Başkanı Yekta Saraç ve işadamı Fatih Saraç’ın babaları, hocaların hocası olarak tanınan Muhammed Emin Saraç bir süre önce koronavirüse yakalanmış ve tedavi görmüştü. Saraç, bu akşam vefa etti.
Muhammed Emin Saraç Hoca'nın vefatının ardından birçok isim taziye mesajı yayımladı.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş;
Alimin ölümü âlemin ölümüdür. Uzun yıllar kendisinden Tefsir, Hadis ve Şifa-i Şerif dersleri okuduğum muhterem M. Emin Saraç Hocam’a Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet, makamı âlî olsun.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Şentop'un mesajı;
“Âlimin ölümü âlemin ölümü gibidir”. Büyük âlim, büyük muallim, ülkemizin nesillerine hocalık yapan, çok emek veren M. Emin Saraç Hocamız Dâr-ı Bekâ’ya irtihal etmiş. Cenab-ı Hak rahmet etsin; mekanı cennet olsun. Ailesine, talebelerine, sevenlerine başsağlığı diliyorum.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un mesajı;
Son devrin alimlerinden, Rızâ-i İlâhî uğruna adanmış bir ömür, güzel ahlâkın örneği...
Hocaların hocası, muhterem büyüğümüz M. Emin Saraç hocamıza Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.
Mekânı cennet, makâmı âli olsun...
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın mesajı;
Memleketimize insan yetiştirme sevdasında bir ömür boyu çalışmış, YÖK Başkanımız Yekta Saraç Beyefendi’nin muhterem babası, İslam Alimi Muhammed Emin Saraç Hocamızı kaybettik. Alimin ölümü alemin ölümü gibidir. Milletimizin başı sağ olsun.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un mesajı;
İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn.
Fani alemden ebedi aleme irtihal eden kıymetli ilim insanı M. Emin Saraç hocamıza Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Merhum hocamızın mekanı cennet olsun.
Türkiye İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce'nin mesajı şu şakilde;
Hadis alimi, hocaların hocası M. Emin Saraç fani dünyadan dar-ı bekâya irtihal etti.
Cenab-ı Allah ailesi, talebeleri ve sevenlerine sabır versin. Makamı âli, mekanı cennet olsun.
Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu'nun mesajı;
"Alimin ölümü, alemin ölümü gibidir"
Binlerce talebe yetiştiren, benim de derslerine katıldığım hadis alimi Muhammed Emin Saraç hocamız Hakk'a yürüdü
Merhum hocamıza Allah'tan rahmet, ailesine sabır diliyorum
Ülkemiz önemli bir değerini kaybetti. Milletimizin başı sağ olsun
Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan'ın mesajı;
Dâr-ı bekâya irtihal eden M.Emin Saraç Hocamıza Cenab-ı Allah’tan rahmet, yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.
Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü'nün mesajı;
Hadis Alimi, kıymetli büyüğümüz Muhammed Emin Saraç Hocaefendi’nin vefat ettiğini derin bir teessürle öğrendim.
Değerli hocamıza yüce Allah’tan rahmet diliyor, ailesine ve yakınlarına sabr-ı cemil niyaz ediyorum.
Mekanı cennet, makamı âli olsun inşallah.
Eyüpsultan Belediye Başkanı Deniz Köken'in mesajı şu şekilde;
İnna lillah ve inna ileyhi raciun
Muhammed Emin Saraç Hocamıza Allah’tan rahmet, ailesine sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği'nin mesajı şu şekilde;
Âlimin ölümü, âlemin ölümüdür.
Dâr-ı bekâya irtihal eden kıymetli büyüğümüz, M. Emin Saraç hocamıza Allah'tan rahmet, ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz.
Mekanı cennet olsun inşallah...
MUHAMMED EMİN SARAÇ KİMDİR?
Muhammed Emin Saraç, Tokat´ın Erbaa kazasının Tanoba köyünde doğdu. (İmam Şâfiî ve İmam Mâlik'in tavsiyeleri üzerine M. Emin Saraç doğum yılı zikretmemektedir.) Babası Hafız Mustafa Efendi'dir.
Dedesi Nakşibendiye´den Müderris Üzeyir Efendi Niksar´ın Keşfi Camii Medresesi´nde müderrisdi. Müderris Üzeyir Efendi, dönemin sayılı uleması arasında gösteriliyordu. Dedesinin yanında 6 yaşında Kur'ân-ı Kerîm'i hatmederek hafızlığa başladı. M. Emin Saraç´ın abisi Bahaddin Saraç, kardeşleri Osman ve Yusuf ile kız kardeşleri, anne ve babaları tarafından Kur´ân okumanın suç sayılabildiği dönemlerde Kur´ân hafızı olarak yetiştirildiler.
Babası Hafız Mustafa Efendi o dönemde çocuklarına Kur'ân-ı Kerîm okuttuğu için mahkemeye çıkarıldı. Hâkim, "Sen çocuklara Arapça okutuyormuşsun. Bu, doğru mu?" diye sorduğunda "Ben çocuklara kimsenin canına, malına ve ırzına tasallut etmeleri için bir şeyler öğretmiyorum; ben Kur'ân-ı Azîmüşşan'ı okutuyorum" dedi. Ancak mahkeme neticesinde 6 ay hapis cezası aldı.
M. Emin Saraç, 1940–43 yıllarında Niksar-Merzifon'da mukabeleler okudu. 1943'te ailesi tarafından tahsil için İstanbul'a Ali Haydar Efendi'nin tekkesine gönderildi. Ali Haydar Efendi, tekkesi sürekli gözlem altında tutulduğu için M. Emin Saraç'ı Fatih Camii Baş İmamı Ömer Efendi'ye emanet etti. Ömer Efendi'nin yanında Kur'ân talimi yapmaya ve Telhîs okumaya başladı. M. Emin Saraç Fatih Camii'nde üç ay misafir kaldıktan sonra Kargümrük'teki Üçbaş Medresesi'ne gitti. Burada ikamet eden ve 65 sene başkayyımlık yapan Süleyman Efendi'den Buhâri-i Şerif'in birinci ve ikinci ciltlerini okudu. M. Emin Saraç, ilk hadis icazetini muhaddis Hacı Ferhad-ı Rizevî silsilesinden gelen icazetname ile Süleyman Efendi'den aldı.M. Emin Saraç, Üçbaş Medresesi'nde 1950'ye kadar kaldı. Bu süreçte Ali Haydar Efendi ile Fatih Camii baş imamı Ömer Efendi'den başka Gümülcineli Mustafa Efendi, Muhaddis İbrahim Efendi, Arnavut Hüsrev Efendi, Ali Haydar Efendi, Silistreli Süleyman Hilmi (Tunahan) Efendi gibi zatlardan da tefsir, hadis, fıkıh, usul dersleri okumaya devam etti. İstanbul'da kaldığı yıllarda M. Emin Saraç; Tirmizî, Buhârî-i Şerif, Merâkı'l-Felâh, Kudûrî-i Şerîf, Şerhu'l-Akâid, Şifâ-i Şerif, Mir'ât, Müslim-i Şerîf, Mişkâtü'l-Mesâbih, Tefsir-i Kâdı Beyzavî gibi kitapları okudu.
MISIR'DA 9 YIL EĞİTİM ALDI
M. Emin Saraç, Ezher diplomasının Türkiye'de geçersiz kılınmasına rağmen Mısır'da 9 yıl kalarak eğitimine devam etti. Bu dönemde Muhammed Zahidü'l Kevserî, Osmanlı'nın son şeyhülislamı Mustafa Sabri Efendi, Yozgatlı İhsan Efendi, Muhammed Abdulvehhab Buhayri, Ahmed Fehmi Ebu Sünne, Ali Yakup Efendi, Abdulfettah eş-Şa'şa'dan istifade etti. Türkiye'den eğitim amacıyla geldikleri için oradaki hocalar kendilerini "Osmanlı devletinin çocukları" olarak görüyordu. M. Emin Saraç'a göre bu çok önemli bir iltifattı.