• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Yasaklar hangi illerde kalkacak? İşte riskli 15 il...
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Koronavirüs yasaklarının görüşüldüğü kabine toplantısının ardından kademeli normalleşme dönemine geçileceği bildirildi. İllerin vaka ve aşı oranlarına göre; düşük, orta, yüksek, çok yüksek riskli olarak dört gruba ayrılacağının belirtilmesinin ardından yasakların hangi illerde kaldırılacağı merak konusu oldu. Prof. Dr. Vefik Arıca, 1 Mart’tan itibaren normalleşmenin hangi illerde kalkacağı ve hangi illerin riskli olduğuna dair önemli açıklamalarda bulundu.
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına göre, iller risk durumuna göre hafiften yükseğe doğru olmak üzere dört gruba ayrılacak." diyen Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vefik Arıca, son dakika açıklamalarına şöyle devam etti; "1 Mart'tan itibaren 100 bin nüfusa 10'un altında pozitif vaka olan yerlerin kısıtlamaları muhtemelen kalkacak. Yüksek olan yani 100 bin nüfusta 100 kişiden fazla vaka sayısına sahip olan iller ise en yüksek risk grubuna sahip birinci grup olarak belirlenecek. Bu bakımdan grup grup normalleşme gerçekleştirilecek." dedi.

YASAKLARIN KALKTIĞI İLLERDE VAKA SAYISI ARTARSA…
Prof. Dr. Vefik Arıca, "Kısıtlamaların il bazında değerlendirme sonucu kalkacak olması ödül sistemi gibi oldu. Kişiler maske, hijyen, sosyal mesafe ve dördüncü kural dediğimiz aşı uygulamasına uyarsa bu durum il bazında tabloya yansıyacağı için cafe, restoran ve kıraathaneler bu illerde açılacak. Ancak bu kurallara kişisel olarak uymazsak ve bir sonraki haftanın verileri yüksek gelirse il pandemi kurulu valilik önderliğinde toplanacak tekrar kapatma kararı alınacak. Bu nedenle bu sistemi ödül sistemi gibi düşünebiliriz." dedi.

İl bazında değerlendirmelerin hafta hafta yapılacağını belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, sözlerini şöyle sürdürdü; "Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklamaları doğrultusunda her hafta Türkiye geneli vaka sayılarını gösteren bir harita yayınlanacak. Örneğin 1 milyon nüfusa sahip bir şehir için, "100 bin kişide kaç vaka görülmüş?" bunun ortalaması alınarak değerlendirme yapılacak. Bu durum il pandemi kurullarının elini kuvvetlendirecek. Bu sayıya göre; cafe, restoran, kıraathane gibi işletmelerin durumu veya Milli Eğitim'e bağlı okulların açılması kararı verilecek. Eldeki verilerle açma kapama olacak."

KİLOMETREKARE BAZINDA DEĞERLENDİRİLİRSE EN RİSKLİ İL…
Kademeli normalleşme kararında baz alınacak iki önemli unsur aşı ve vaka sayısı olacak. İllere göre aşı uygulamalarının durumunu değerlendiren Prof. Dr. Vefik Arıca, "Aşılama nüfus sayısına göre önem kazanıyor. Örneğin İstanbul'da yapılan aşı sayısıyla nüfusu az olan bir ilde yapılan aşı sayısını karşılaştırmak yerine yüzdelik orana bakmak gerekiyor. Şu an 65 yaş ve üzeri vatandaşlar aşılanıyor. En çok Ankara, Eskişehir, İzmir, İstanbul, Bursa gibi büyükşehirlerde 65 yaş üzeri için uygulanan aşılama sayı ve yüzde olarak daha fazla. Son yapılan açıklamalara göre, Karadeniz Bölgesi özellikle de Trabzon riskli görünüyordu ancak kilometrekare bazında değerlendirdiğimizde İstanbul'da dar bir metrekarede çok yüksek sayıda insan yaşıyor. Bu nedenle birincinin Trabzon değil İstanbul olduğu açıklandı. Kilometrekare başına düşen Covid-19 pozitif sayısında lider olan en riskli il şu an İstanbul." dedi.

"AŞI UYGULAMA HIZINDA DÜNYA ÜLKELERİNDE İLK ONDAYIZ"
Tedbirlerin esnetilmesinde önemli rol oynayacak olan aşı uygulamalarının hızı konusunda açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Vefik Arıca, "Son günlerde aşılama konusunda önemli bir hız kazandık. Pazartesi gününden itibaren yapılan değerlendirmede dünya sıralamasında ilk ona girdik. 85 milyon kişiden 60 milyon kişiye aşı yapılması hedefleniyor. Bunun için 120 milyon doz aşıya ihtiyacımız var. Türkiye'nin günlük ortalama 1,5-2 milyon doz aşı uygulama kapasitesi var. Aşı uygulamaları bu şekilde 50-60 gün içinde tamamlanır. "dedi.

MUTASYONLAR AŞI UYGULAMALARINI ETKİLEYECEK Mİ?
Mutasyonun etkilerinin henüz tabloya yansımadığını belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, "Aşı hızı arttıkça mutasyonun etkisi düşüyor. Çin aşısı, virüsün hepsinin vücuda ölü olarak verilmesi şeklinde oluyor. Yani virüsün %1 veya %2'sinde mutasyon olduğunu düşünelim aşı geri kalan %98'inde etkili oluyor. Diğer aşılarda tamamen genetiği verildiği için bazı sorunlar ortaya çıkabiliyor. Çin aşısıyla ilgili mutasyona karşı düşük etkili olduğuna dair şu an için hiçbir veri yok." dedi.

DÜNYA ÜLKELERİ ÜÇ GRUBA AYRILDI
Dünya genelinde ülkelerin koronavirüsle mücadelede geldiği son durumu değerlendiren Prof. Dr. Vefik Arıca, ülkelerin üç gruba ayrıldığını belirterek, "Dünyada birkaç ülke koronavirüs vaka sayısını sıfırlamak üzere. Çin, Avustralya gibi birtakım ülkeler vaka sayısı bakımından neredeyse sıfırlandı diyebiliriz. Tekli sayılarda vaka görüyorlar. Bazı ülkeler ise ikinci dalgayı bitirmiş üçüncü dalgaya geçmiş durumdalar. Bizim gibi ülkelerde ise ikinci dalga aşağı doğru eğilim göstermiş aşıyla üçüncü dalgayı engellemeye çalışıyor diyebiliriz." dedi

Prof. Dr. Vefik Arıca, koronavirüsle mücadelede dünya ülkeleri üç gruba ayrıldığını belirterek sıralamayı şu şekilde yaptı;

Koronavirüsü tamamen bitirenler
Üçüncü dalgayla mücadele edenler
Üçüncü dalgaya yakalanmamak için direnenler

"ÖNÜMÜZDEKİ BİR HAFTA ÇOK ÖNEMLİ"
Önümüzdeki bir haftanın çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Vefik Arıca, "Türkiye aşılamada çok ciddi başarılar elde etti. Ortalama %6 oranında aşı uygulaması yapıldı. Biontech/Pfizer aşısının üretildiği Almanya gibi ülkeler bile şu an %3 oranına ulaşabildi. Biz dışarıdan ithal etmemize rağmen aşılamada ciddi bir hıza kavuştuk. Dünyadaki ülkeler arasında yüzdelik olarak en hızlı aşılamanın yapıldığı ülkeler arasında ilk ondayız. Aşı uygulamaları konusunda başarıya sahibiz. Vaka sayıları konusunda ise tamamen maske, hijyen, mesafe ve aşılama durumuna göre değişiyor. İkinci dozlar yeni vurulmaya başlandı. İkinci dozdan sonra 7-14 gün arasında antikor oluştuğu için ikinci aşılardan 10 gün sonra; vefat oranları, hastaneye başvuru oranları, yoğun bakım hasta sayısı gibi verileri göreceğiz. Önümüzdeki bir hafta bu konuda çok önemli çünkü bir hafta içinde aşıların etkilerini tabloda görmeye başlayacağız. Vefat oranları 100'ün altına düştü. Üçlü rakamlardan ikili rakamlara düşen ölüm oranlarının ikili rakamlardan da tekli rakamlara düşmesini ve sıfırlanmasını hedefliyoruz." dedi.

KARADENİZ BÖLGESİ'NE ÖZGÜ MUTASYON OLABİLİR!
Karadeniz Bölgesi'nde farklı bir mutasyonun var olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Vefik Arıca, açıklamlarına şöyle devam etti; "Kasım ve Aralık ayında Doğu Anadolu Bölgesi ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde çok ciddi vaka artışları meydana geldi. Dikkat etmeyen grup koronavirüsü geçirdiği için artan vaka sayısına rağmen hastalanmayan kişiler 'dikkatliler' oluyor. Bu nedenle vaka sayısının artmasından bir süre sonra azalışa geçiyor. Trabzon, Rize, Ordu gibi illerde şu an pik noktasını görüyoruz. Önümüzdeki 15 gün içinde o doygunluğa ulaştıktan sonra vaka sayıları düşecek."

"Karadeniz bölgesinde vaka sayılarının artışının birkaç nedeni var." diyen Prof. Dr. Vefik Arıca bu nedenleri şöyle sıraladı;

Şu an tespit edilmeyen Karadeniz Bölgesi'ne ait bir mutasyon olabilir!

Ev içi bulaşın yüksek olması. Ev içi bulaşlar sokağa çıkma yasağından önce konaklama ve ziyaretler sebebiyle oldukça arttı. Taziyeler çok fazla üstelik bazen bir günle bitmiyor birkaç güne uzayabiliyor.
"Ev içi bulaş ve taziye zaten vaka sayılarına etkisini bildiğimiz nedenler ancak burada asıl önemli olan Karadeniz Bölgesi'ne özgü mutasyonların olup olmaması. Eğer farklı bir mutasyon varsa tam kapanma söz konusu olmaz ancak tedbirler artırılabilir. Tamamen kapanma uygulanmamasının nedeni birçok ülkenin bu yöntemi denemiş olması ve olumlu sonuç almamasıdır. Tam kapanma uygulanan bazı ülkelerde kapanma öncesi ve sonrası vaka sayıları değerlendirilmiş ve kapanma sonrası vakaların arttığı gözlemlenmiştir. Bu nedenle tamamen kapanma olayından vazgeçilmiş durumda."

Normalleşme sürecinde kilometrekareye düşen kişi sayısının önemine dikkat çeken Prof. Dr. Vefik Arıca, "Kademeli normalleşmede anahtar soru şu; "100 bin kişi içinde kaç pozitif vaka var?" Konya'nın metrekaresi çok fazla bu nedenle nüfusa oranlamak gerekir. Örneğin İstanbul'da metrekareye düşen insan sayısıyla Konya'daki aynı değil. İnsanlar İstanbul'da tek arazi üzerinde kırk daireli bir apartmanda yaşayabilirken Anadolu toplumunda insanlar geniş arazilerde yaşıyor. Bu nedenle iller kilometre başına düşen insan sayısına göre belirlenmelidir. Trabzon, Rize gibi iller şu an en riskli grupta görünüyorlar ancak kilometrekare başına hesapladığımızda birinci sırada Trabzon değil İstanbul var." dedi.

Prof. Dr. Vefik Arıca illerin kilometre başına düşen insan sayısına göre değerlendirildiğinde en riskli olacak illeri şöyle sıraladı;

İstanbul
Kocaeli
Trabzon
Yalova
Ordu
Samsun
Osmaniye
Hatay
Rize
Sakarya
İzmir
Giresun
Mersin
Bursa
Zonguldak

"YASAKLARIN KALKACAĞI İKİ İL…"

Yasakların kalkacağı iki ili açıklayan Prof. Dr. Vefik Arıca, "İl bazında yapılan değerlendirme sonucu yasakların kaldırılacağı iller belirlenecek. Yasakların kademeli olarak kaldırılacağı uygulamayla ilgili en merak edilen soruların başında 'Öncelikle hangi illerde yasaklar kalkacak? Sorusu geliyor. Yasakların vaka ve aşılamaya göre değerlendirilmesiyle ilk olarak hangi illerde tedbirlerin kaldırılacağı konusunda dikkat çeken açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Vefik Arıca, "İki ilde kesin olarak kısıtlamalar kaldırılacak diyebilirim. 100 binde onun altında vaka sayısına sahip iki il Şırnak ve Hakkari'dir. Normalleşmeye ilk girecek olan iller olması gerekiyor. İç Anadolu'nun belli yerleri, Doğu Anadolu'nun ve Güney Doğu Anadolu'nun 15 ili muhtemelen 1 Mart'tan sonra normalleşmeye ilk giren iller arasında yer alacak. Çünkü şu anki verilere göre 100 binde 10'un altında pozitif vakaya sahip iki il var. Bu nedenle ilk etapta bu iller düşünülecektir." dedi.

PROF. DR. VEFİK ARICA YASAKLARIN İLK KALKACAĞI İLLERİ ŞU ŞEKİLDE SIRALADI...

Hakkari
Şırnak
Muş
Bitlis
Iğdır
Siirt
Batman

"Bu illerde vaka sayıları yüz binde yirminin altında." diyen Prof. Dr. Vefik Arıca, açıklamalarına şöyle devam etti; "100 bin kişide 100'ün üzerinde pozitif vakaya sahip illerde biraz beklenilecek. Normalleşme kademeli olacağı için bu illerde belli saatler içinde HES koduyla masa sayılarının azaltıldığı restoranlarda oturabilecek. Burada dikkat etmemiz gereken konu bu illerde kademeli normalleşmeye geçilse de hafta hafta takip edilecek ve vaka sayısının artması durumunda tekrar kısıtlamalar getirilecek ve restoran, cafe gibi yerlerde oturma engellenecek. Üniversiteler içinse Sağlık Bakanlığı YÖK'e görüş bildirdi. Bu görüşte teorik derslerin uzaktan ve online devam edilmesi ancak uygulamalı derslerin yüz yüze yapılması gerektiği belirtildi. Üniversitelerde hem kişi sayısı çok fazla hem de hareketliliğin yüksek olduğu topluluklardan oluşuyor. Bu nedenle üniversiteler konusunda dikkatli adımlar atılıyor. Rektörlük ve il pandemi kurullarının alınacağı kararlar bu doğrultuda olacak."

İSTANBUL'DA NORMALLEŞME NE ZAMAN OLUR?

İstanbul'un normalleşmesinin biraz zaman alacağını vurgulayan Prof. Dr. Vefik Arıca, "İller bazındaki değerlendirmede İstanbul'a çok zor sıra geleceğini düşünüyorum. İstanbul gibi metropollerde toplu taşıma pandeminin yayılmasında büyük rol oynuyor. Dörtlü koruma sistemini her zaman vurguluyoruz. Aşı,sosyal mesafe,maske ve hijyen… Kişisel görüşüm bu dörtlüden en önemlisinin sosyal mesafe olduğudur. Sosyal mesafeyi sıfıra indirince isterseniz beş tane maske takın koronavirüs kapılır. Sosyal mesafe artırılır ve 2-3 metre uzak kalınırsa tek bir maske bile korumaya yeter. İstanbul'da sosyal mesafe bazen sıfıra inebiliyor. Bu nedenle il bazındaki değerlendirmelerde ilk etapta İstanbul'da normalleşme adımlarının atılması zaman alacaktır." dedi.

TÜM İLLER İÇİN NORMALLEŞME NE ZAMAN BAŞLAYACAK?

Önümüzdeki ilk iki yılın pandemiyle geçeceğini belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, şöyle konuştu; "Aşı olsak bile bu önlemlerin devam edeceğini kabullenmeliyiz. 2021 yılı pandemi yılı olarak devam edecek. 2022 yılında ise koronavirüs hafifleyecek ancak yine devam edecek. Önümüzdeki iki yıl pandemi yılı olacak. Ara ara dalgalanmalar meydana gelecek ve mutasyonlar oluşacak. RNA virüslerinin özelliğinde mutasyon ve dalga var. Önümüzdeki iki yılda bunları daha net göreceğiz. Aşılama olduktan sonra bu nedenle güçlü tedbirlere devam edeceğiz hatta belki de aşının etkinliğini artırmak için daha katı kurallar olacak.

Tüm iller için normalleşmenin gerçekleşmesi 2021 ve 2022 yılı için oldukça zor." 

Bu haberler de ilginizi çekebilir