Dış Haberler Servisi

Avrupa’da Müslümanlara karşı organize bir şekilde baskı uygulanıyor. Fransa’da devlet eliyle ve bundan böyle “yasal” olarak yapılacak Müslüman karşıtlığı, kıta genelinde İslam karşıtlarının Müslümanları eskisinden daha rahat bir şekilde hedef almasını sağladı. Son dönemlerde camilere ve Müslümanlara yönelik saldırıların artması da bunu kanıtlar nitelikte.

FRANSA’DA MÜSLÜMANLAR ARTIK “YASAL OLARAK” HEDEF!

Fransa'da Müslümanları hedef alan ayrılıkçı yasa tasarısı uzun süren tartışmaların ardından önceki gün Ulusal Meclis'te kabul edildi.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, 2 Ekim'de "İslamcı ayrılıkçılıkla mücadele" olarak tanıttığı, ancak gelen tepkiler üzerine "Cumhuriyet değerlerine saygıyı güçlendiren prensipler" olarak değiştirilen yasa tasarısı, ibadet, eğitim, evlilik gibi hayatın her alanına getirdiği kısıtlamalarla ülkedeki Müslümanları baskılamayı hedefliyor.

Meclis'te yapılan oylamada, tasarı 151 "hayır" oyuna karşı 347 "evet" oyuyla onayladı. 65 milletvekili ise çekimser oy kullandı.

Tasarıya Macron'un kurucusu olduğu iktidardaki Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi (LREM) dahil bazı partiler destek verirken merkez sağ Cumhuriyetçiler (LR), “yumuşak adımlar” içerdiği gerekçesiyle karşı çıktı. LR Grup Başkanvekili Bruno Retailleau yaptığı açıklamada, Senato'da tasarıya "İslamcı ayrılıkçılığı" ve kamuya açık alanlarda başörtüsü yasağını eklemek istediğini belirtti.

30 Mart'tan itibaren Senato'da görüşülecek tasarı, onaylanırsa tekrar Ulusal Meclis'e gidecek.

MÜSLÜMAN DÜŞMANLIĞI FRANSA’DA ARTIK YASAL!

Yasada camilere ve camilerin idaresinden sorumlu derneklere yönelik baskılar dikkat çekiyor.

Camilerin finansmanını denetim altına almak isteyen Fransa, buralara yurt dışından yapılan 10 bin avro üzerindeki bağışların kaynağının açıklanmasını, kurala uyulmaması halinde 3 bin 750 avro para cezası uygulanmasını öngörüyor.

İbadet yerlerinde, "suça teşvik" tespit edilirse, camilere yönelik kısıtlamalar artırılıyor. Yasada, suça teşvik ettiğine hükmedilen kişilere 75 bin avro para, hapis ve ibadet yerlerine gitmeme cezası yer alıyor.

Tasarı, Müslümanların eğitim seçimlerini de kısıtlıyor.

Üniversite öncesi eğitim kurumlarında başörtüsü takmanın yasak olduğu ülkede, yasa tasarısı ailelerin çocuklarına evde eğitim verme özgürlüğünü de engelliyor.

Tasarının 15, 16 ve 17'nci maddeleri de evlilik ve onunla bağlantılı konuları ele alıyor. Bu maddeler, çok eşlilik, zorla evlendirme ve bekaret raporu gibi uygulamaları hedef alıyor. Nikah memuruna, evlilik öncesi her iki tarafla da ayrı ayrı görüşme hakkı veren tasarı, Fransız vatandaşlarına uygulanan birden fazla evlilik yasağını yabancıları da kapsayacak şekilde genişletiyor. Doktorların bekaret raporu vermesini yasaklayan yasa tasarısı, buna uymayan doktorlara 1 yıla kadar hapis cezası öngörüyor. Ülkede neredeyse hiç karşılaşılmayan bir durumun gündemde ilk sıralara çıkarılması dikkati çekiyor.

Tasarının 4'üncü maddesi de kamu görevlilerine dini gerekçeyle tehdit, şiddet ve hakaret edenlerin 5 yıl hapis ve 75 bin avro ile cezalandırılmasını, yabancıların ise sınır dışı edilmesini içeriyor.

Bu madde ile hastaların doktorlarını cinsiyete göre seçmesinin yasaklanması da amaçlanıyor.

MACRON'UN BEYHUDE ÇABASI: FRANSA İSLAM’I!

Macron’un İslam düşmanlığı bu yasayla sınırlı değil. Son dönemlerde Peygamber Efendimize (s.a.v) hakaret eden karikatürleri savunan Macron, geçen yıl yaptığı bir açıklamada İslam’a olan kinini bir kez daha gözler önüne sermişti. İslam'dan 'bugün dünyanın her yerinde krizde olan bir din' diye söz eden Macron, bunu 'sadece Fransa'da değil, tüm dünyada gördüklerini' iddia etmişti.

Avrupa’daki en fazla Müslüman nüfusa sahip olan Fransa’nın cumhurbaşkanı, İslam ve Müslümanlar karşıtı başka adımlar da atıyor. Macron’un, "Müslüman örgütlerini yeniden organize etme ve ayrılıkçı İslam ile mücadele" adı altında "Fransa İslam'ı" oluşturma çalışması başlattığı biliniyor.

Tüzük kapsamında, oluşturulan Ulusal İmamlar Konseyinin çalışmalarıyla Müslümanlara hizmet edecek cami görevlilerinin ülkede yetiştirilmesi planlanıyor.

KITA GENELİNDE MÜSLÜMANLARA SALDIRILAR ARTIYOR

Avrupa’da son yıllarda bazı ülkelerin devlet başkanları ve başbakanlarının öncülüğünü yaptığı İslam düşmanlığı, sonuçlarını gösteriyor. Kıta genelinde Müslümanlara ve camilere yönelik saldırılar artıyor.

Son olarak geçen hafta Almanya'da İçişleri Bakanlığı tarafından Sol Parti’nin soru önergesine verilen cevapta, 2020’de Müslümanlara ve camilere yönelik saldırıların geçen yıla göre arttığı kaydedildi.

Açıklamada, 2020’de Müslümanlara ve onlara ait kurum, kuruluşlara en az 901 saldırı yapıldığının kayda geçtiği belirtildi. Saldırılarda 48 kişinin yaralandığı kaydedilerek 77 olayda ise camilere yönelik saldırı yapıldığı bilgisi paylaşıldı.

Sol Parti Milletvekili Ulla Jelpke, salgın ve kısıtlamalara rağmen 2020’de Müslümanlara yönelik işlenin suçların sayısının, bir önceki yılın üzerinde olduğuna dikkat çekti. Jelpke, gerçekte sayıların çok daha yüksek olduğunu, birçok kişinin polise suç duyurusunda bulunmadığından bu suçların kayda geçmediğini vurgulayarak, "Bildirilen suçlar sadece buz dağının görünen tepesidir." dedi.

‘HER SEÇİMDE TÜRKİYE, MÜSLÜMANLAR VE İSLAM ÜZERİNDEN SİYASET YAPILIYOR’

Almanya ve Fransa gibi diğer Avrupa ülkelerinde de Müslümanlar hedef alınıyor. Hollanda'da Denk Partisi milletvekili Tunahan Kuzu, ülkede her seçimde Türkiye, Müslümanlar ve İslam üzerinden siyaset yapıldığını söyledi.

Kuzu, sosyal medya hesabından Hollanda Güvenlik ve Terörle Mücadele Kurumunun (NCTV) 15 Şubat'ta basına sızan Türkiye, Türkler ve ülkede yaşayan Müslümanlar hakkında güvenlik bilgilerini içeren taslak raporla ilgili video paylaştı. NCTV'nin yalan, eksik ve varsayımlarla dolu güvenlik raporunun basında yer aldığını belirten Kuzu, "Her seçimde olduğu gibi bu seçimlerde de Hollandalı Türklere, Türkiye'ye, Müslümanlara ve İslam'a yönelik takıntılar gün yüzüne çıkıyor ve artıyor." ifadesini kullandı.