TBMM Başkanı Şentop: Antep Savunması sivil halkın zaferidir
Antep'e "Gazi" unvanı verilişinin 100’üncü yıldönümü dolayısıyla düzenlenen törende konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “Antep Savunması hem kendini hem de Güneydoğu Anadolu’yu düşman işgalinden kurtaran sivil halkın bir zaferidir.” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) himayesinde Gaziantep Valiliği ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde 8 Şubat 1921’de Antep’e “Gazi” unvanının verilişinin 100’üncü yılı özel bir etkinlikle kutlandı.
Kurutuluş Savaşı Müzesi’nde (Birinci Meclis) düzenlenen etkinlikte, bir asır önce Antep Savunmasında Anteplilerin verdiği mücadele ve Antep’in “Gazi” unvanını kazandığı süreç yeniden canlandırıldı.
Verilen bağımsızlık mücadelesi yeniden gözler önüne serilen etkinlikte, Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçıları Antep Savunmasını temsil eden oyunları sergiledi. Bölge halkına bağımsızlık bilincini aşılayan Şehit Mehmet Sait (Şahinbey) ve Molla Mehmet Karayılan, dualarla anıldı.
Etkinlikte konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, sivil halkın sokak sokak direnişinin, milli mücadelede ayrı bir öneme sahip olduğunu söyledi.
İnsanlık tarihinin en karmaşık ve en sıkıntılı dönemlerinden birinin 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinde yaşandığını hatırlatan Şentop, “Kurutuluş veya ‘kuruluş yılları’ da diyeceğimiz dönemden mukadderatımıza sahip çıkmak ve mukaddes halkımızı muhafaza etmekle imtihan edildik. Bağımsızlığımızı elde etmek için işgalcilere karşı savaştık. Şeref ve haysiyetimizi korumak, istikbalimizi temin etmek için milletçe hep beraber mücadele ettik. Birinci dünya savaşı sonrasında uğradığımız işgal ve istilaya karşı başlattığımız mücadeleyi bazen ‘İstiklal Mücadelesi’, bazen ‘Kurtuluş Savaşı’, bazen ‘Milli Mücadele’ olarak adlandırıyoruz. Bu adlandırmaların hep ayrı ayrı yaşanan dönemi ve önemini yansıtmaktadır.” dedi.
“Antep Savunması sivil halkın zaferidir”
Şentop, “Milli mücadelemiz anlatılırken Erzincan’dan Kars'a kadar doğu vilayetlerimizin Antalya’dan Urfa’ya kadar olan güney vilayetlerimizin hürriyet ve istiklal uğruna verdikleri mücadelenin önemine ayrı ayrı atıf yapılmalıdır. İstiklal savaşımızın güney cephesi sivil halkın sokak sokak, hane hane direnişi ile milli mücadele tarihimizde ayrı bir öneme sahiptir. Milli mücadele tarihimizde Antep, Maraş, Adana ve Urfa savunmaları yiğitlik, kahramanlık ve fedakârlığın ulaşılmaz şahikalarıdır. Maraş’ı kahraman yapan, Urfa’ya ‘şanlı’ dedirten kutlu mücadele gibi Antep’e gazilik payesi verdiren destansı mücadele de onlardan biridir. Milli mücadelenin daha başında namusunu ve toprağını, kanının son damlasına kadar savunan Antepliler, aslında Anadolu’da milli ilerleyişe örnek olması bakımından da eşsiz bir kale olmuştur. Antep Savunması hem kendini hem de Güneydoğu Anadolu’yu düşman işgalinden kurtaran sivil halkın bir zaferidir. Milli birlik ve milli inanç kuvveti ile şahlanışıdır. Biz yüzlerce yıl birbirimize omuz vererek ayakta kalmış bir milletiz. Toprakları işgal edilirken Antepliler de öyle yaptılar. 35 bin Antepli bütün imkânlarını seferber etti. Parası olan parasıyla, altını olan altınıyla sivil dayanışmayı destekledirler.” ifadelerini kullandı.
“Antepliler zulme rıza göstermediler, zalime boyun eğmediler”
Antep Savunmasında eli silah tutan herkesin seferber olduğunu hatırlatan Şentop, “Bir şehir topyekûn savunmaya geçti. Daha önce İngilizler silahlarını topladığı için kendi silahlarını imkânsızlıklar içinde kurdukları atölyelerde yaptılar. Atacak kurşunları ve yiyecek ekmekleri kalmayıncaya kadar Fransızları şehre sokmadılar. Her şeyleri bittiğinde acı zehirli çekirdeğini bile öğütüp ekmek yaptılar. Birçok insan acı zerdali çekirdeğinden zehirlenerek vefat etti. 1 Nisan 1920’de başlayan savunma 7 Şubat 1921’e kadar devam etti. 11 ay boyunca insanlar adeta açlıkla imtihan edildiler. Şehrin üzerine 300 binden fazla mermi ve top güllesi düştü. 27 mahallede 8 bine yakın ev ve iş yeri harap oldu. Buna rağmen Antepliler zulme rıza göstermediler, zalime boyun eğmediler. Zillete düşürülmeyi hiçbir şekilde kabul etmediler. Sarsılmaz bir imanla ilerlediler. Devrin güçlü ordularından birine karşı bir ordu-millet olduğumuzu gösterdiler.” dedi.
“Millet iradesi yeni anayasa ile taçlanacak”
Etkinlikte bir konuşma yapan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ise, “Bugün 1921 Anayasasının ruhuyla, cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına girerken yeni bir toplumsal sözleşmeyi yine gazi Meclisimizin, milletimizin iradesiyle yeni anayasayla taçlanacağına olan inancımız tamdır. Bugün bu etkinliğin onuruna şahitlik eden protokole ayrıca teşekkür ediyorum. Böyle bir onuru bizlere bırakan ecdadımıza saygılarımızı sunuyoruz. 100 yıl önce varlık ve yokluk durumuyla karşı karşıya kalan milletimiz, tarihi bir direniş göstererek ‘ya istiklal ya ölüm’ diyerek boyun eğmemiştir. Antep halkının ortaya koyduğu bu destansı direniş kısa zamanda Anadolu’nun dört bir yanına sirayet etmiştir, kurtuluş mücadelemizin meşalesini yakmıştır. Annesinin örtüsüne düşman eli değmesin diye mücadele edip şehit olan Şehit Kamil, Karayılanların ve Şahinbeylerin öncülük ettiği ruh, bütün Anadolu’yu kapsamıştır." dedi.
TBMM İdari Amiri Gaziantep AK Parti Milletvekili Ali Şahin ise şunları söyledi:
“100 yıl aradan sonra Birinci Meclis’in koridoru ve salonunda yeniden canlandırılan mücadele bugünkü gazi şehrin maneviyatını oluşturmaktadır. Gazi şehrin evlatları işgal girişimlerine iman dolu göğüslerini siper ederek sadece Antep’in değil bütün bir Anadolu’nun istiklalini ve istikbalini de kurtarmıştır.”
Gaziantep Valisi Davut Gül de 2020 ve 2021 yılının Antep Savunmasının 100’üncü yılı olduğuna vurgu yaptı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, 100 yıl önce Anteplilerin büyük bir mücadele vererek Antep’i Gaziantep yaptığını söyledi.
Eski Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler de 100 yıl önce yaşanan mücadelenin diplomasi boyutuna değinerek yaşanan mücadelenin karanlıkta kalan yanlarını gün yüzüne taşıdı. (İLKHA)