Duruşmada söz alan sanık avukatları, cumhuriyet savcısının mütalaasına katılmadıklarını belirterek, suç isnadının temel dayanaklarından gizli tanığın mahkemeye getirilemediğini ve tanık koruma programından da çıkarıldığını ifade etti.

Müvekkilleri hakkında ilgili resmi makamlardan alınarak mahkemeye sunulan raporlarda hiçbir suç unsuruna rastlanmadığını söyleyen müdafi avukatları, Selmet Şükür'ün yargılanmasının tek nedeninin oğlu Hakan Şükür olduğunu savunarak, sanığın beraatini ve mal varlıkları üzerindeki tedbirin kaldırılmasını talep etti.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık hakkında "terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla dava açılmışsa da eylemlerinin "örgüte yardım" kapsamında olduğuna hükmederek, Selmet Şükür'ü 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı.

Sanığın mal varlıklarının müsadere edilmesi talebinin de reddini kararlaştıran heyet, Şükür'ün mal varlıkları üzerindeki ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasını kararlaştırdı.