Diyarbakır'da "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasının gerekçeli kararında, sanığın örgüt hiyerarşisine dahil olarak işlediği fiillerin yoğunluk, çeşitlilik ve süreklilik içerdiği, bu haliyle  PKK/KCK'nın üyesi olma suçunu işlediğinin anlaşıldığı vurgulandı.

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesince 26 Kasım 2020'deki karar duruşmasında Bülbül hakkında verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasına ilişkin 24 sayfalık gerekçeli kararda,  PKK/KCK hakkında detaylı bilgiye, sanık hakkındaki iddialara, katıldığı eylem ve etkinlikler ile sanığın savunmasına yer verildi.

Kararda, PKK/KCK'nın talimatları doğrultusunda kurulan sözde "yasama organı" konumundaki Demokratik Toplum Kongresinde (DTK) Bülbül'ün daimi meclis üyeliği, delege ile inanç ve azınlıklar komisyonu üyesi olarak çeşitli faaliyetlerde bulunduğu bildirildi.

Sözde "demokratik özerklik" ilan edilen toplantıya katılmış

Bülbül'ün 3 yılda DTK toplantılarının düzenlendiği binalara, farklı tarihlerde birden fazla giriş çıkış yaptığı, bu toplantıların bazılarında konuşma yaptığı, bazılarında da sanık hakkında konuşulduğunun belirlendiği kaydedilen kararda, sanığın görüntü kayıtlarında sözde "demokratik özerklik" ilan edilen toplantıya da katıldığının tespit edildiği aktarıldı.

Kararda, Bülbül'ün katıldığı toplantılarda yaptığı konuşmalarda PKK/KCK'yı meşru gösteren ve sahiplenen ifadeler kullandığı, açık kaynak araştırmalarından anlaşıldığı üzere sanığın yayınlanmak üzere PKK'yı meşru gösteren ve sahiplenen yazılar kaleme aldığı belirtildi.

Bülbül'ün çeşitli tarihlerde PKK/KCK'nın propagandasına dönüşen eylem ve etkinliklere de katıldığının tespit edildiği bildirilen kararda, şu değerlendirmelere yer verildi:

"Her ne kadar sanık Bülbül'ün PKK/KCK silahlı terör örgütünü yönetmek suçunu işlediğinden bahisle cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmışsa da dosya kapsamı ve sanığın mahkememizce sabit görülen eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde; sanığın örgüt içerisinde herhangi bir iş bölüşümü yapmak, örgütün üyeleri üzerinde sevk ve idarede bulunmak, örgütsel faaliyetlerin organizasyonunda, icrasında, harekete geçiren olarak rol oynamak veya bu faaliyetleri denetleyebilmek gibi yetkisinin ve eyleminin bulunmadığı tespit edilmiştir. Sanığın örgüt hiyerarşisine dahil olarak işlediği fiillerin yoğunluk, çeşitlilik ve süreklilik içerdiği, bu haliyle terör örgütü PKK/KCK'nın üyesi olma suçunu işlediği anlaşılmıştır. Verilen cezanın geleceği üzerindeki olumsuz etkisi ve kovuşturma aşamasında sergilediği davranışları lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek cezasında 5237 Sayılı TCK'nın 62/1. maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir."