Can Ataklı yaşlı sanatçıların hastalığına mı yakalandı
Neredeyse hergün gündeme gelmek için bir skandala imza atan Kemalist gazeteci Can Ataklı bugünkü yazısında Diyanetin Cami projesini hedef aldı
Yaşlanan kadın sanatçıların gündemde kalmak için neler yaptığı kamuoyunun malumu...
Yeter ki medya kendilerinden bahsetsin diye yapamayacakları herze yok.
Son günlerde Can Ataklı'da da aynı sendrom mu nüksetti? Bilemiyoruz. Ama gündem olmak için şartları oldukça zorluyor. Gün geliyor Cumhurbaşkanına hakaret ediyor, gün geliyor başörtülü öğretmene hakaret ediyor.
Hülasa gündeme gelmek için herşeyi deniyor.
Bugün yine formda önce devletin bir kurumu olan diyaneti topa tuttu. Sonra bununla gündeme gelmezsem diye yedek malzeme olarak Kürtçe ve Arapça propaganda yapılamayacağına hükmetti.
Gelelim sadede!
Ataklı bugünkü yazısında, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın gençleri camiyle buluşturmak ve farkındalık oluşturmak amacıyla başlattığı projeyi eleştirerek, savcıları göreve davet etti.
Diyanet İşleri Din Hizmetleri Genel Müdürü Yaşar Yiğit’in yaptığı “Gençleri, dini istismar eden FETÖ benzeri yapılardan korumak için (Camilere Gençlik Kolu) projesi uygulamaya konuldu. 85 bin cami var. İlk etapta 1500 camide altyapı çalışmaları tamamlandı. Cami Gençlik Kolları, 45 bin merkez camide oluşacak” açıklamasını hatırlatan Ataklı, (sanki anayasa biliyormuş gibi) bunun anayasaya aykırı olduğunu savundu. Neymiş efendim laikliğe aykırıymış!
20-30 yıl önce neredeyse her Kemalistin emzik gibi kullandığı cümlelerden sos yapmış Ataklı!
Diyanetin anayasal bir kurum olduğu gerçeğini gözardı eden tecrübeli! gazeteci şu ilginç soruyu bile sordu:
"Her kurum, her cemaat, her tarikat böyle (gençlik kolları) oluşturmaya kalkarsa, ülkemizin birliğini nasıl sağlarız?"
Her ne kadar Ataklı'ya mantıklı görünse de oldukça mantıksız olan bu soru, Diyanetin devletin bir kurumu olduğu gerçeğini bilerek gözardı etme kurnazlığından başka bir şey değil!
Aslında mesele diyanet değil! Diyanetin projesinin toplumsal yararı!
Misal Diyanet 450 bin kız çocuğuna türkü söyletseydi Ataklı "ey Diyanet bu senin işin mi? Senin işin Din ve Diyanete uygun programlar yapmaktır" demez; diyaneti ayakta alkışlardı.
Tekrar konuya gelelim!
Proje kapsamında 450 bin gencin cami ile buluşmasından o kadar rahatsız olmuş ki bu gençlerin ileride bir gün İran Devrim Muhafızları gibi kullanılmayacağının garantisinin olamayacağını ileri sürüyor.
Resmen akıl tutulması!
cami düşmanlığı bu kadar mı akıl ile gerçekliği birbirinden uzaklaştırıyor.
Cami düşmanlığı bir insanı bu kadar mı sarhoş eder?
Diyanetin gençleri cami ile buluşturma programından rahatsızlığını dile getiren Ataklı“Sayın Cumhuriyet savcıları, Allah rızası için söyleyin; sizler ne iş yaparsınız?” diye seslenerek cami kampanyasına savcılığın müdahale etmesini istedi.
Ataklı yazısında ayrıca Deva Partisinin tanıtımlarında Türkçe'den başka bir dil kullanmasını da eleştiriyor.
DEVA Partisi’nin tanıtım kliplerinden birinin Arapça birinin de Kürtçe olmasını diline dolayan Kemalist yazar "Bu ülkede yaşayan Arap ve Kürtlere ulaşmak için ille o dili kullanmaya gerek yok" ifadesini kullandı