Türkiye'de her kesimi doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilendiren asgari ücret zam oranı belli oldu. 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren geçerli olacak asgari ücret brüt 3 bin 577 lira 50 kuruş, net 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak belirlendi.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun 4’üncü toplantısının ardından asgari ücreti açıklamasının ardından vatandaşlar, yeni ücretin yetersiz olduğunu belirtti.

Asgari ücret belirlenirken TÜİK verilerinin göz önünde alınması gerektiğini kaydeden Metin Yalçın, dar gelirlilerin hep mağdur edildiğini ifade etti.

Asgari ücreti belirleyen vekillerin vatandaşın halinden anlamadığını aktaran Yalçın,  "Ücreti belirleyen milletvekilleri sadece konuşurlar ama vatandaşın yararına bir iş yapmazlar. Onlar kendi rahatlıklarında vazgeçmiyorlar." şeklinde konuştu.

Üniversiteli gençlerin iş bulamadığını ve açıklanan asgari ücretinde yetersiz olduğunu söyleyen Seçkin Manaz, "Yetkililer 500 lira zam yaptı fakat 700 liradan fazla miktarda ise vergi kesintisi yapılıyor. Devlet memuru dahi ay sonunu getirmekte sıkıntı çekerken, asgari ücretli nasıl geçinsin. Üniversite okuyan gençlerimizin de sonu ne olacak bilinmiyor." dedi.

Temel ihtiyaçların karşılanmasında zorlanan dar gelirli ailelerin, açıklanan ücretle rahatlamayacağını vurgulayan Metin Aktürk, "Asgari ücrete yüzde 40 zam yapılmalıydı fakat yüzde 20 civarında bir zam yapıldı. Asgari ücretten 700 lira vergi değil de daha az vergi alınabilirdi." diye konuştu.

"Az kazanandan az, çok kazanandan ise çok vergi alınmalı"

İnsani olarak geçinilebilmesi için asgari ücretin en az 3 bin beş yüz lira olması gerektiğini ifade eden Halil Sarıbaş, "Kira, ulaşım, faturalar derken bunlar baz alınıldığında geçinmek çok zor. Geçen sene ile bu sene ki ürünler arasında yüksek fiyat farkı var. Hayat şartları çok pahalılaştı. Vergi alınacaksa, hak edilen ücret ve vatandaşa verilmeli. Kazancımız üzerinden vergi belirlenmeli. Az kazanandan az, çok kazanandan ise çok vergi alınmalı." diye konuştu.

Asgari ücretle geçinmeye çalışan bir ailenin, çocuklarını okutmakta güçlük yaşadığını belirten Alican Sertak, "Yeni ücret kime yetecek ki. Yağ, şeker gibi temel ihtiyaçlarımız çok pahalı oldu. Zaten eğer asgari ücretliden vergi alınmaz ise, düzgün bir maaş ortaya çıkar. Pandemiyle beraber zaten çoğu kişi işsiz" dedi.

"Asgari ücretliden hiç vergi alınmamalıdır"

Bu ay marketten alışveriş yapan bir kişi, bir sonra ki ay tekrar alışveriş yapmaya gittiğinde hayat pahalılığını kendi gözleriyle görebileceğini söyleyen Ahmet Tunç, "Sanırım yetkililer markete gitmiyor. Vatandaşımızın yaşadığı zorluğu, yetkililer de bir gün görürler inşallah. İnsanlarımız mutfak giderlerini karşılamakta ve faturalarını ödemekte çok zorlanıyor. Asgari ücretliden hiç vergi alınmamalıdır. İş adamları daha az vergi öderken, en fazla vergiyi işçiler ödüyor." ifadelerini kullandı.

Aile ve yaşam şartları göz önüne alınarak asgari ücretin belirlenmesi gerektiğini kaydeden emekli hâkim Nazmi Yılmaz, "Fiyatların da kontrol edilmesi ve yükselişin önüne geçilmesi gerekir. Ülkemiz şartları göz önünde bulundurulduğunda 3 bin lira altında olmamalıdır. Adı üstünde asgari ücrettir. Dolayısıyla asgari ücretten vergi alınmamalıydı." diye konuştu.

Emekli olmasına rağmen, çalışmak zorunda kaldığını belirten Osman Koca, "Emekliyim ve oturup rahatıma bakmam gerekirken sabahtan akşama kadar çalışmaya devam ediyorum. Çalışmak zorundayız." dedi. (İLKHA)