• DOLAR 34.55
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3006.52
  • ...
MAZLUMDER Adıyaman Şubesi STK'ları hedef alan yasa hakkında açıklama
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Kıran, yaptığı açılamada yasanın özelikle 15'inci maddesinin ciddi hak kayıplarına yol açacağını belirterek, dernek ve yardım faaliyetlerini riske atacak adımlardan vazgeçilmesi çağrısında bulundu.

Kıran, "Dernek ve yardım faaliyetlerini riske atacak adımlardan vazgeçilsin. Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi adı altında, 16 Aralık tarihinde meclise sunulan ve içeriğinde yardım toplama faaliyetleri ve dernekler yönünden ciddi sıkıntılar barındıran kanun teklifi, TBMM de oylanarak yasalaşmıştır. Kanun teklifinin gerekçesinde teklifin, Türkiye’ye Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanun gibi problemli bir kanunu da dayatan Mali Eylem Görev Gücü (FATF) isimli uluslararası örgütün tavsiyeleri doğrultusunda hazırlandığı ifade edilmektedir." dedi.

"FATF'ın kurucuları, tarihsel olarak en çok kitle imha silahı kullanan devletlerdir"

Bu yasanın STK'ların fikri alınmadan hazırlandığını belirten Kıran "FATF'ın kurucuları, tarihsel olarak en çok kitle imha silahı kullanan devletlerdir. Söz konusu kanun esasen FATF’ın tavsiyelerini de aşan bir boyutta sivil toplum alanını toptan işlevsizleştirecek, denetim ve yaptırımları daha da artıran düzenlemeler içermektedir. Irak’ın işgaline gerekçe yapılan Kitle İmha Silahları başlığı altında, kirliliği malum uluslararası organların tavsiyeleri bahane edilerek hazırlanan kanun teklifinde, Dernekler Kanunu ve Yardım Toplama Kanununda köklü değişiklikler yapılmaktadır. STK'ların fikri alınmadan ve hiçbir kesim tarafından tartışılmadan, nasıl ve hangi gerekçelere dayandığı belirsiz yasa teklifini öncelikle toplumsal mutabakat yönünden sakattır." ifadelerini kullandı

"İçişleri bakanının şahsi teminatı hiçbir yasal dayanak taşımamakta"

Yasayla riske sivil toplumun karşı karşıya kalacağını belirten Kıran, "İçerik açısından özellikle dikkat çekmek isteriz ki, teklifin 15'inci maddesiyle, basit bir soruşturma ile masumiyet karinesine aykırı olarak, dernek organlarında yer alan kişinin, hatta dernek organının geçici olarak görevden uzaklaştırılmasının ve derneğe kayyım atanması ile gerekli görülürse derneğin faaliyetlerinin geçici olarak durdurulmasının yolu açılmaktadır. Soruşturma ve kovuşturmaların uzunluğu ve niteliği, basit bir gizli tanık beyanı ile bile kişi ve kurumların rahatlıkla soruşturmalara dahil edilebildikleri dikkate alındığında, sivil toplumun karşı karşıya kaldığı risk anlaşılacaktır. Şiddete bulaşmadığı mahkeme kararları ile sabit örgütlerin bile terör örgütü kapsamına alındığı bir durumda, terör gibi muğlak ve kaygan bir kavram üzerinden sivil toplum faaliyetlerini ve itirazlarını kriminalize edecek, ifade özgürlüğünün ve örgütlenme hakkının özünü zedeleme riski taşıyan düzenlemeye açıkça itiraz ediyoruz İçişleri bakanının şahsi teminatı hiç bir yasal dayanak taşımamakta, yapılan değişiklikle konjonktürel olarak her kesime yönelik bir silah olarak kullanılmaya müsait hale gelmiştir." şeklinde konuştu.

Kıran son olarak "Dernekler kanununda daha önce de var olan bazı idari kısıtlamaların varlığı, bu yasa ile özgürlük alanının daha daraltılmasının haklı gerekçesi olamaz. Biz MAZLUMDER Adıyaman Şubesi olarak, söz konusu teklifte yer alan ve kanunlaşan Dernekler Kanunu’na ve Yardım Toplama Kanunu’nda değişiklik yapan kanunu iptal edecek yeni yasla düzenleme yapılması gerektiğini; Toplumun geniş kesimini ilgilendiren ve örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayan bu tür düzenlemelerin ilgilileri ile istişare edilmeden tepeden inme yöntemlerle hazırlanması geleneğinden vazgeçilmesi gerektiğini belirtmek istiyoruz." dedi. (İLKHA)





Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir