• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Kitle imha silahları ve derneklere ilişkin kanun teklifine tepkiler sürüyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca (BMGK) hazırlanan “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” adı altında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan yasa teklifine toplumun her kesiminden tepkiler gelemeye devam ediyor.

Teklifin amacı ve ismi ile hiç ilgisi olmadığı halde “Yardım Toplama ve Dernekler Kanunu”nda yapılan değişiklikler ile mevcut dernek ve vakıfların yardım toplama faaliyetleri ve örgütlenme özgürlüğü ciddi şekilde kısıtlanabiliyor.

Söz konusu kanun teklifinin vakıf ve dernekleri zor durumda bırakacağını, basit bir yardım toplama faaliyetinin bile "terör faaliyeti" kapsamında değerlendirilebileceğine dikkat çeken Mardin’deki STK ve siyasi parti temsilcileri, kanun teklifinin kabul edilmemesi ve yanlıştan geri dönülmesi için çağrıda bulundular.

Molla Fesih Memiş

“Kanun teklifi başlığı gibi masumane değil”

Mardin Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Molla Fesih Memiş, söz konusu kanun teklifinin başlığı gibi masumane olmadığını, bu konuda hem iktidar hem de muhalefet partilerini hassas olmaya davet etti.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca (BMGK) hazırlanan “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifinin geçtiğimiz günlerde Meclis Adalet Komisyonu’ndan geçtiğini hatırlatan Memiş, önümüzdeki günlerde kanun teklifinin genel kurula getirilmesinin beklendiğini söyledi.

Kanun teklifinin başlığına bakıldığında masumane durduğunu, ancak içeriğinin sıkıntılarla dolu olduğuna dikkat çeken Memiş, şöyle dedi:

“İstanbul Sözleşmesi nasıl ki bize uymadıysa Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun hazırladığı ve bize dayatmaya çalıştığı kanun teklifi de bize uymuyor. Birleşmiş Milletlerin 5 tane daimi üyesi var. Bu beşli çete gerek dünyada ve özellikle Ortadoğu’da yapmadıkları entrikalar kalmadı. Ortadoğu ülkeleri, bu daimi ülkelerin çıkardığı yasalarla ve dayatmaya çalıştığı kanunlarla mücadele halindedir. Tabi bu yasa tasarısı meclisten geçerse masumane gibi görünen başlığın aksine birçok sıkıntılar getirecektir. Kanun teklifinin alt bentlerinde gönüllü çalışan sivil toplum kuruluşların faaliyetlerinin daraltan çok maddeler vardır. BMGK, her hangi bir sivil toplum kuruluşu, vakıf ve sendika hakkında ‘teröre finansman sağlıyor, sıkıntılıdır’ derse ki malumunuz her ülkenin terör tanımı da farklıdır, örneğin bizim ‘terör’ olarak kabul etmediklerimizi onlar ‘terör’ olarak kabul ediyorlar. Dolayısıyla yarın HAMAS, Libya ve farklı ülkelerle ilgili bir düzenlenme yapıldığı vakit ve sen bunu meclisten geçirdiğin an bunu kabullenmiş olursun ve onların yerine bunu uygularsın. Yurt dışındaki mağdurlara, mazlumlara yardım götüren gönüllü kuruluşların da önü kesilmiş olacak. Kanun teklifi meclisten geçtiği takdirde bu BM’nin daimi ülkeler adına gönüllü sivil toplum kuruluşlarına kota koyabilecek, faaliyetlerine engel olunabilecek, istediği zaman kayyum atayabilecek. Dolayısıyla bu sivil toplum kuruluşları için yargısız infazdır. Mecliste olan vekillerin bu konuyu güzelce düşünmesi, irdelemeleri ve teklif maddelerinin alt bentlerini okumaları lazım. Eğer ileriye dönük bir sıkıntı çıkacak ise böyle bir kanun teklifini meclisten geçirmemeleri lazım. Hem iktidar hem de muhalefet partisi üyelerinin bu konuda hassas olmaya çağırıyorum.”

 İsmail Çevik

“Beşli çetenin dayatmasına ‘hayır’ diyelim”

HÜDA PAR Mardin İl Başkanı İsmail Çevik, yetkili mercilerin, siyonizmin koruyucusu konumunda bulunan 5’li çetenin dayatmasına peşinen ‘hayır’ diyebilmesi gerektiğini belirtti.

İl Başkanı Çevik, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, kendisine bağlı ülkelere Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi vermiş. Bu kanun teklifi ile siyonizmin muhafızları olan 5’li çetenin kendisinde kitle imha silahları bulunurken bırakın bu silahlara sahip olunmasını en ince damarlarımıza kadar sızmaya çalışmaktadır. Teklifin amacı, karşılıksız insani yardımlarda bulunan sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin en ince ayrıntısına kadar kontrol altına alınmasıdır. BMGK, bu teklif ile sivil toplum kuruluşlarını terörize edebilecek. Dünyada mazlum ve mağdur Müslümanlara yapılan yardımlar, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun hesabına gelmediği zaman onları "terör faaliyeti" kapsamında değerlendirip Müslümanları bu yardımlardan mahrum ettirebilir. Bu kanun teklifi, ileride toplumun başına bela olmadan onaylanmaması gerekir. Kanun teklifinin çıkmaması için yetkililere göreve çağırıyoruz. Bu teklifin onaylanması halinde İstanbul Sözleşmesi belası gibi yeni belalar ortaya çıkmış olacak. Bizim medeniyetimiz, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndan yasa ve kanun teklifi almaya ihtiyacı yoktur. Aksine onların bizim medeniyetimize ihtiyaçları vardır. Siyonizmin koruyucusu 5’li çetenin dayatmasına peşinen ‘hayır’ diyerek yetkili mercileri ellerinden geleni yapmaya davet ediyorum.” dedi.

İbrahim Bahadur

“Kanun teklifinin onaylanmasını istemiyoruz”

Mustazaflar Cemiyeti Kızıltepe Temsilcisi İbrahim Bahadur, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nca (BMGK) hazırlanan “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” adı altında Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulan yasa teklifinin sivil toplum kuruluşlarını pasifize ederek seslerini kısmaya yönelik olduğunu ifade etti.

Bahadur, “Meclise sunulması planlanan teklif, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun dayatmasının bir sonucudur. Teklifin yasalaşması durumunda İstanbul Sözleşmesi gibi yeni belanın ortaya çıkması anlamına geliyor. Ayrıca halkın sesi olan sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri olumsuz etkilenecek. İstendiği zaman mevcut vakıf ve derneklerin basit bir yardım toplama faaliyeti bile "terör faaliyeti" kapsamında değerlendirilebilecek. Bu gibi nedenlerde söz konusu kanun teklifinin onaylanmasını istemiyoruz.” diye konuştu.  (İLKHA)









Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir