Irak Kürdistanı'nda 7 Aralık 2020'de mali kriz nedeniyle başta Süleymaniye olmak üzere birçok kentinde baş gösteren protestolar, yaklaşık 10 kişinin hayatını kaybetmesine ve onlarca kişinin de yaralanmasına neden oldu.

Şiddet olaylarının son bulması için aralarında Kürdistan Demokrat Partisi (KDP), Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK), Değişim Hareketi (GORAN), Kürdistan İslami Topluluk Partisi (KOMEL) ve Kürdistan İslami Birliğinin (YEKGIRTÛ) bulunduğu 7 siyasi partinin ortak bir açıklama yayımlamasıyla şiddet olaylarının önü kesilmişti.

Yaşanan olayları İlke Haber Ajansına (İLKHA) değerlendiren Araştırmacı-Yazar Ahmet Kadir Ali, barışçıl gösterilerin şiddet olaylarına dönüşmesinin arkasında PKK'nin olduğuna dikkat çekti.

"Bağdat hükumetinin Kürdistan Bölgesinin bütçesinin bir kısmını kesmesi ekonomik krize neden oldu"

Ali, "Petrol ve sınır geliri sıkıntısından dolayı Bağdat hükümeti Kürdistan Bölgesinin bütçesinin bir kısmını kesti ve böylece 2014'de ekonomik kriz oluştu, o zamandan beri memur ve öğretmenlere maaş verilmiyor. Şu anda piyasa durmuş vaziyette. Kürdistan bölgesinde ekonomik bir kriz var. Bunların hepsi halkın ayaklanmasına sebep oldu. Halk açtır, iş güç kalmadı. Öğretmenler ve memurlar da hayatlarını sürdüremiyorlar. Onların maaşı verilmeyince alışveriş de duruyor. Hükümet tarafından maaşlar verilmediğinden dolayı halk gösteri yapmaya başladı. Bu gösterilerin asıl sebebi var olan ekonomik krizdir." dedi.

Kürdistan Hükümetin, Bağdat ile anlaşma ya da kendisi için yeni bir gelir kaynağı oluşturmak için gerekli adımları atmadığını ifade eden Ali, "Şu anda çok sayıda genç üniversiteyi bitirdiği halde atanamıyor. Onlar da kendi başlarının çaresine bakıp Avrupa'ya gidiyorlar ya da işsiz bir şekilde sokaklarda kalıyorlar. Gençler arasında işsizlik çoğaldı. Bu durumdan dolayı gösteriler yapıldı. Bunun dışında Bağdat ve diğer şehirlerde baş gösteren 1 Ekim 2019 gösterilerinin etkisi de vardı. Aynı şekilde Kürdistan Meclisi muhalefetinin etkisi de vardı. Meclisin son toplantısı gençlerin göçmesi hakkındaydı. Fakat muhalefet ile bazı GORAN ve YNK milletvekilleri toplantının ekonomik kriz ve maaş krizi hakkında yapılmasını istedi. Fakat Meclis Başkanlığı bunu kabul etmedi. Bu da milletvekillerinin tepkisine neden oldu, hatta kargaşa bile çıktı. Bunun da büyük bir etkisi vardı. Bunlar dışında bazı siyasiler, yazarlar ve gazeteciler de gösteriye katılım çağrısında bulundular. Tüm bunların gösterilerin yapılmasında etkisi vardı." ifadelerini kullandı.

"Süleymaniye'de ve diğer yerlerde gerçekleşen gösterilerde PKK ve İran'ın eli vardı"

Konuşmasının devamında Ali, şunları söyledi:

Aynı şekilde YNK'nin askeri yetkilileri ve hükümet başkanının açıklamalarına göre Süleymaniye'de ve diğer yerlerde gerçekleşen gösterilerde PKK ve İran'ın parmağı var. Bunun sebebi de KDP'nin PKK ve biraz da YNK ile olan sıkıntısından dolayıdır. Bildiğiniz gibi Süleymaniye'de PKK'ye bağlı birçok kuruluş kapatılmıştır. Aynı şekilde KDP Şengal Anlaşması ile PKK'yi Şengal'den çekilmek zorunda bırakmış. Türkiye'de kendi sınırında onları bombalıyor. Bundan dolayı PKK'de kendisi için bir çare arıyor. Erbil ve Duhok'ta hiçbir şey yapamıyor fakat Süleymaniye'de bu tür şiddet olayları ile etkisini artmak istiyor. Yetkililerin açıklamalarına göre durum böyledir.

"Şehirlerde durum normale döndü"

Şu anda gösterilerin bittiğini söyleyen Ali, "Şehirlerde durum normale döndü. Süleymaniye ve çevre şehirlerde gösteri yapılmıyor. Fakat halk çok kızgın. Emniyet, Süleymaniye merkezde ve çevre şehirlerde halen hazır durumda. Edinilen bilgilere göre, şu ana kadar 8 genç vefat etti. Onlardan biri Pênciwên'de KDP peşmergesiydi. Dukan'da ise bir polis öldü. 100'e yakın kişi yaralandı. 150'ye yakın kişi gözaltına alındı. Bunlardan bazıları halen serbest bırakılmadı. Bunlardan ikisi GORAN'ın eski milletvekilleri. Bunlar tepki açıklamalarının öncülüğünü yapıyorlardı." dedi. (İLKHA)