BAE, Bahreyn, Sudan, Fas… İHANET VİRÜS GİBİ YAYILIYOR
Uluslararası toplumun sessizliğini ve ABD’nin desteğini alan siyonist çete, işgalini hızlandırmak ve daha da genellemek için hain rejimlerle anlaşma imzalamaya devam ediyor. Rüşvet ve tehditle de olsa ülkeleri tarihe “ihanet anlaşması” olarak geçen sözde normalleşme anlaşmasına imza atmaya zorlayan Trump şimdi de Fas’ı bu ihanet çukuruna kattı. BAE, Bahreyn ve Sudan’dan sonra şimdi de Fas, Trump'ın "Batı Sahra" rüşveti karşılığında işgalci siyonist rejimle anlaşmaya vardı.
DIŞ HABERLER SERVİSİ
İslam ümmetine ve Filistin’e ihanet ederek, Siyonist işgal rejimini tanıyan ve ilişkilerini normalleştiren bazı Arap rejimlerinin ihanet çukuruna bir yenisi daha katıldı.
Seçimleri kaybeden siyonist destekçisi Trump, görev tesliminden önce siyonist işgali hızlandırmak ve daha da genişletmek için çalışmalarını hızlandırdı. Normal yollarla ihanet anlaşmasını imzalamaya ikna edemediği ülkeleri tehdit ve rüşvetle bu ihanete teşvik ediyor. Dün Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Fas'ın Batı Sahra üzerindeki hâkimiyetinin tanınması karşılığında işgalci siyonist rejim ile tarihe "ihanet anlaşmaları" olarak geçen sözde normalleşme anlaşmasını imzaladığını duyurdu.
FİLİSTİN'E İHANET ÇUKURUNA BİR REJİM DAHA GİRDİ
ABD seçimlerini kaybeden Donald Trump, görevini devredeceği güne kadar işgalci siyonist rejim ile bazı hain ülke liderlerin arasını yapmayı sürdürüyor.
Trump, Twitter hesabından yaptığı duyuruda, "Bugün, Batı Sahra üzerinde Fas'ın hakimiyetini tanıdığımız bir bildiri imzaladım." diyerek "Fas'ın ciddi, güvenilir ve gerçekçi özerklik teklifinin, kalıcı barış ve refah için tek, kalıcı çözüm olduğunu" savundu. Fas'ın 1777'de ABD'yi tanıdığını hatırlatan Trump, bu nedenle de kendilerinin Batı Sahra üzerinde Fas'ın hakimiyetini tanıdıklarını belirtti.
Trump, başka bir paylaşımında da "İki muhteşem dostumuz israil ve Fas Krallığı, tam diplomatik ilişki kurulması için anlaşmaya vardı. Bu, Orta Doğu'da barış için büyük bir atılım." görüşlerini savundu.
Normal yollarla ülkeleri normalleşme anlaşmasına teşvik edemeyen siyonistler tehdit ve rüşvetle bu ihanete imza toplamaya çalışıyorlar. Trump'ın bu adımı, Batı Sahra'nın Fas'ın, işgal rejimiyle "normalleşmesi" için bir koz ve rüşvet olarak kullanıldığını açıkça gün yüzüne çıkarmış oldu.
Sudan’da aynı şekilde "teröre destek veren ülkeler" listesinden çıkarılma karşılında ihanet anlaşmasını imzalama kararı vermişti.
TRUMP, FAS KRALI İLE TELEFONDA GÖRÜŞTÜ
Beyaz Saray Sözcüsü Judd Deere'in yaptığı yazılı açıklamaya göre, Trump dün Fas Kralı 6. Muhammed ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, Trump, Batı Sahra üzerinde Fas'ın hakimiyetini tanıdığını bildirdi.
Kral 6. Muhammed de, görüşmede, işgal rejimi ve Fas arasında diplomatik ilişkilerin sürdürülmesi ve bölgesel istikrarın geliştirilmesi için ekonomik ve kültürel iş birliğinin genişletilmesi konusunda mutabık kaldığını duyurdu. Kral 6. Muhammed, bunun dışında Fas ile işgal rejimi arasında karşılıklı uçuşlara başlanmasını planladıklarını, iki ülke arasında turistlerin yanı sıra Fas kökenli Yahudilerin de yolculuk yapmasının sağlanacağını ifade etti.
KUSHNER: FAS VE İŞGAL REJİMİ, RABAT VE TEL AVİV'DE İRTİBAT OFİSİ KURACAK
Trump'ın Başdanışmanı Jared Kushner, Trump'ın Twitter'da Fas’ın ihanetini ilan etmesinin ardından telekonferansla gazetecileri bilgilendirdi. Fas ve işgal rejiminin iş ilişkilerini derinleştirmeyi planladığının altını çizen Kushner, "Fas ve israil, büyükelçilik açma niyetiyle bir an önce Rabat ve Tel Aviv'de irtibat ofisi kuracak." bilgisini paylaştı. Kushner, siyonist rejim hava yollarının Fas hava sahasını kullanabileceğini ve iki ülkenin en yakın zamanda direkt uçuşları açacağını aktardı.
SİYONİST NETANYAHU'DAN FAS KRALI'NA İHANET TEŞEKKÜRÜ
Siyonist işgal çetesinin sözde Başbakanı Binyamin Netanyahu, Fas'ın işgal rejimi ile ilişkilerin "en yakın zamanda" kurulacağını duyurmasından kısa bir süre sonra düzenlediği basın toplantısında, "israil ile barış yapma arzusundan dolayı Fas Kralı Majesteleri 6. Muhammed'e teşekkür ederim. Fas ile barış çok sıcak olacak." dedi.
Öte yandan işgal rejiminin sözde Dışişleri Bakanlığının Twitter hesabından yapılan yazılı açıklamada, "Tarihi an. israil ve Fas aralarındaki ilişkileri normalleştirme konusunda anlaştı." ifadelerine yer verildi.
BM, ÖZÜNDE FİLİSTİN’İN TÜMDEN İŞGALİNE İZİN VEREN NORMALLEŞME ANLAŞMASINA DESTEK VERİYOR
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın brifinginde, Fas ve işgal rejiminin ilişkileri normalleştirme kararı ve Trump yönetiminin Batı Sahra üzerinde Fas'ın hakimiyetini tanımasına ilişkin soruları yanıtladı.
Fas ve işgal rejiminin diplomatik ilişkilere başlama kararına değinen Dujarric, "Ne kadar çok ülke ikili ilişkiler kurarsa, bu uluslararası toplum ve çok taraflılık için o kadar iyi olur. Bu durumun Ortadoğu'da israilliler ve Filistinliler arasında olumlu gelişmelere yol açmasını temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE'DEN FAS'A 'FİLİSTİN' TEPKİSİ
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, işgal rejimi ile tam diplomatik ilişki kurulmasına yönelik anlaşmaya varan Fas'ın Dışişleri Bakanı Nasır Burita'yla yaptığı telefon görüşmesinde, her ülkenin istediği ülkeyle ilişki kurabileceğini fakat bunun Filistin davası pahasına yapılmasına karşı olduklarını bildirdi.
HAMAS VE İSLAMİ CİHAD'DAN FAS'A TEPKİ
Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, işgal rejiminin Filistin halkına yönelik saldırgan politikasının dozunu artırmak için tüm normalleşme adımlarını kullandığını söyledi.
Fas-işgal rejimi normalleşmesinin Filistin davasına hizmet etmediğini ve siyasi bir hata olduğunu söyleyen Kasım, "Normalleşme, işgal rejiminin Filistin halkının haklarını inkar etmeye devam etmesi için cesaretlendiriyor" dedi.
Fas'ın siyonist işgalcilerle sözde ilişkilerini normalleştirmesinin Kudüs ve Filistin'e ihanet olduğunu söyleyen İslami Cihad Hareketi Sözcüsü Davud Şihab, "Fas halkı siyonist işgal çetesi ile normalleşmeyi reddedecektir." dedi.
Şihab, siyonist işgal rejimi ile Arap ülkeleri arasındaki normalleşmelerin sömürge politikasının yeni elbiseye bürünmüş hali olduğunu ve ABD ile işgal rejiminin bölgedeki iç gerilimleri bölge ülkelerine şantaj için kullandığını vurguladı.
NORMALLEŞME KARŞITI FAS GÖZLEMEVİ’NDEN TEPKİ GECİKMEDİ
Normalleşme Karşıtı Fas Gözlemevi Başkanı Ahmed Viyehman yaptığı açıklamada, işgal rejimi ile normalleşmeye karşı olduklarını ve Batı Sahra'nın Fas toprağı olduğunu teyit etmesi için kimseye ihtiyaç duymadıklarını söyledi.
Gözlemevi'nin Genel Sekreteri Aziz Hennavi ise "Fas halkının, Batı Sahra'ya karşılık işgal rejimi ile normalleşmeyi kabul etmesinin mümkün olmadığını" ifade etti ve bunu "siyasi saçmalık" olarak nitelendirdi.
BATI SAHRA SORUNU
Batı Sahra, Afrika kıtasının kuzeybatısında yer alan ve 1975 yılında İspanya sömürgesinden kurtulduktan sonra Fas tarafından hak iddia edilen ve günümüzde de üçte ikisini fiilen yöneten bölgedir.
Bölgenin tümü üzerinde 1976 yılında bağımsızlığı ilan edilen Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti'nin bu ilanı Fas tarafından kabul edilmemektedir. Fas bölgenin kendi egemenliğinde kalması gerektiğini savunurken Cezayir'in destek verdiği bağımsızlık yanlısı Polisario Cephesi ise Batı Sahra'nın bağımsız devlet olduğunu savunuyor.
Polisario Cephesi, 1991'de BM'nin ara buluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasına kadar Fas güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadele yürütüyordu.
Ateşkes anlaşmasından bu yana Batı Sahra'nın statüsüyle ilgili görüşmeler başarıya ulaşamadı.
FİLİSTİN’E İHANET EDENLERİN SAYISI ÇOĞALIYOR
Fas, Arap coğrafyasında son birkaç ay içinde işgal rejimi ile normalleşme anlaşmasına varan dördüncü, 1979'dan bu yana ise altıncı ülke oldu.
Fas böylece Mısır (1979), Ürdün (1994), Birleşik Arap Emirlikleri (15 Eylül), Bahreyn (15 Eylül) ve Sudan’ın (23 Ekim) ardından siyonist işgal rejimi ile ihanet anlaşması imzalayarak sözde ilişkilerini normalleştirdiğini açıklayan 6. Arap ülkesi oldu.