Tedaviyi aksatan azımsanmayacak oranda hasta yoğun bakımlık duruma geldiği gibi, ölüme giden tablolara şahit oluyoruz. 5 günde ilaç alıp evde düzelecek, defteri kapatacak hastalar, saçma sapan söylentiler yüzünden hastanelik oluyorlar” uyarısında bulundu. 

Sosyal medya üzerinden yaratılan yanlış algı nedeniyle halk sağlığının tehdit altında olduğunu belirten Prof. Dr. Haluk Eraksoy, “Kovid-19 hastalığına yakalananlar arasında ‘Favipiravir hiç alma daha iyi’ şeklinde laflar dolaştığı gibi, bazı hastalar verilen ilaçları kullanmakta imtina ediyorlar. Bu kişiler, evde ilaç tedavisiyle hastalığı atlatacakken daha ağır tablo ile hastaneye geliyorlar.

İlaç tedavisini kesen veya Kovid-19 tedavisinde kullanılması gereken ilacı almayan birçok kişi yoğun bakıma kaldırılıyor. Komşu sözüne, sosyal medya dedikodularına kanıldığını, bir takım şehir efsanelerine inanıldığını görüyoruz. Söylentilere kulak asıp ilacı yarıda kesen veya hiç almayan hastalar, düşmeyen ateş, geçmeyen öksürük şikayetiyle kapımızı çalıyor” dedi.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, “Favipiravir, Kovid-19’a karşı elimizdeki en güçlü ilaçlardan biri. Eş, dost, hısım, akrabaların söylediklerine kulak asıp tedaviyi kesen birçok kişinin durumu kötüleşebiliyor.

Favipiravir, koronavirüs tablosunda klinik iyileşmeyi hızlandıran etkin bir ilaç. İlacın bazı karaciğer sorunu olan kişilerde ufak, tefek yan etkileri olabilir ancak altta yatan hastalığı olmayanların durumunu kötüleştirecek bir tabloya neden olacak yan etki söz konusu değil” ifadelerini kullandı.