• DOLAR 34.587
  • EURO 36.368
  • ALTIN 2929.259
  • ...

İSTANBUL - ANKARA

Dünyayı etkisi altına alan Coronavirus (Covid-19) pandemisi, sağlıktan ekonomiye, turizmden taşımacılığa kadar birçok sektörü etkilediği gibi kırtasiye sektörünü ve yeme-içme sektörünü de ciddi oranda olumsuz etkiledi. Kırtasiyecilik sektöründe yaşanan krizle ilgili İLKHA muhabirine konuşan kırtasiyeciler, sezon başında aldıkları ürünlerin ellerinde kaldığını, ürünlerinin sadece yüzde 10'unu satabildiklerini, bu sebeple perakendecinin toptancıya, toptancının ithalatçıya, ithalatçının da bankaya olan borcunu ödeyemediğini ifade ettiler.

"TEK UMUDUMUZ 2'NCİ DÖNEMİN BAŞLANGICINDA DÜNYAYA DAĞITILACAK AŞI"

Türkiye'de 2020 yılının mart ayında başlayan pandemi ile birlikte 2'nci dönemi kaybettiklerini söyleyen Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD) Başkanı Mehmet Helvacıoğlu, "Kırtasiyecilere yılbaşında sezon vadeli ürünler satıyorduk. Bu ürünleri 2'nci dönemde hiç kullanamadılar ve stoklar ellerinde kaldı. Perakendede doğan mağduriyet toptan ve ithalata 20 Nisan'da gelen ekstra vergilerden dolayı yüzde 20 ile yüzde 40 arasında bir maliyet artışı getirdi. Ağustos ayından sonra okul açılmadığı için online eğitim olduğundan ürünler satılmadı. Önce okul kayıtlarında tereddüt yaşandı. Daha sonra okul kıyafetleri ve kitaplarda problem yaşandı. Ara ara eğitimler yapacağız denilerek bu günlere geldik ve ilk dönemi kapattık. Bu dönemde hiçbir ticari satış faaliyeti gerçekleştiremedik. Tek umudumuz 2'nci dönemin başlangıcında dünyaya dağıtılacak aşı ve ülkemizde kullanılacak aşı neticesinde Milli Eğitim Bakanlığının vereceği karardır." dedi.

"HERKESİN ALDIĞI MAL ELİNDE KALDIĞI İÇİN HİÇ KİMSE BİRBİRİNE BORCUNU ÖDEYEMEDİ"

Okulların açılması belirsiz olduğu için kırtasiye sektörünün çok büyük sıkıntı yaşadığını ve hâlâ yaşamaya devam ettiğini belirten toptan kırtasiye işletmecisi Nazım Kantar, "Veli, öğrenciyi okula göndermediği için aldığımız ürünlerin çoğu kırtasiyecinin tezgâhında kaldı. Perakendeci kırtasiyeciler ürün satamadığı için toptancıya borcunu ödeyemedi. Bizim için kırtasiyede sezon önemlidir. Sezon 8'inci ayda başlayıp 10'uncu aya kadar devam ediyor. Okullar açılamadığı için sezon olmadı. Böyle olunca da kırtasiyeci malını satamadı. Herkesin aldığı mal elinde durduğu için hiç kimse birbirine borcunu ödeyemedi. Perakendeci toptancıya, toptancı ithalatçıya borcunu ödeyemiyor. İnsanlar çeklerini, senetlerini ödeyemez hale geldiler. Banka, kredi borçlarını ödeyemez hale geldiler." şeklinde konuştu.

"YAKIN ZAMANDA BİR HAREKETLİLİK OLMAZSA 2021 YILINI DA KAYBEDECEĞİZ"

Pandemi sürecinden en çok etkilenen sektörün turizmden sonra kırtasiyeciler olduğunu belirten Cahit Şen de şu ifadelere yer verdi: "Sektörde çok büyük sıkıntı var. Bu sezon hiç iş yapamadık. Depolarımızda en ufak bir boşalma olmadı. Sezondan önce ürün sattığımız müşteriler de satış yapamadılar. Onların da depoları dolu. Kimse öz sermayesi ile çalışmıyor. Herkes sermayesinin üstünde bir stokla çalışıyor. Ama bu sene stoklarda en ufak bir azalma olmadı. Aldığımız malın belki de yüzde 10'unu sattık. Yüzde 20'sini kesinlikle satamadık. Yakın zamanda bir hareketlilik olmazsa 2021 yılını da kaybedeceğiz gibi geliyor. Herkesin eli dolu. Allah kolaylık versin."

YEME-İÇME SEKTÖRÜNDEKİ ESNAF İFLASIN EŞİĞİNDE

​Yeni kısıtlamalarla birlikte zor günler geçiren lokantacılar, kebapçılar, köfteciler gibi yemek sektöründeki esnaf, böyle devam etmesi durumunda iş yerlerini kapatmak zorunda kalacaklarını belirtti. Yeme-içme sektöründeki esnafın yaşadığı sıkıntılarla ilgili İlke Haber Ajansı (İLKHA) muhabirine konuşan Ankara Lokantacılar Kebapçılar ve Köfteciler Esnaf Odası Başkanı Mehmet Aztekin, sadece paket servisi ve gel-al şeklinde çalışmanın giderlerini bile karşılamaya yetmediğini, her esnafın paket servis yapma durumunun olmadığını, bu dönemde ayakta kalabilmek için devletten destek beklediklerini söyledi.

“PAKET SERVİS KURTARMIYOR DİYE ÇOĞU ESNAFIMIZ DÜKKANLARINI KAPATTI”

15 Mart 2020 tarihinde lokantaların kapatılmasıyla ilgili söylentiler duymaya başladıklarını dile getiren Aztekin, “20 Mart Cuma günü Sayın Cumhurbaşkanımız açıklama yaptı. ‘Masa sandalye kalkacak lokantalar paket servisine dönecek’ dedi. O anda bizim işlerimiz tamamen bitti. Paket servis kurtarmıyor diye çoğu esnafımız dükkanlarını kapattı. İşlerimiz yüzde 25’lere düştü. Esnafımız kirayı, işçi parasını ve faturalarını ödeyemedi. Devlet kriterleri uyan esnafa 25 bin TL kredi verdi. Maalesef o kredilerin şimdi geri ödemeleri başladı. Esnafımız kredileri nasıl geri ödeyeceklerini düşünüyorlar.” ifadelerini kullandı. 

“BİZ İSTİYORUZ Kİ DENETİMLER ARTIRILSIN AMA İŞYERLERİMİZ AÇILSIN”

Kasım ayından itibaren başlanan yasaklarla ilgili de konuşan Aztekin, şunları söyledi: “Cuma günü itibari ile tekrardan yasaklar başladı. Bu yasaklar başladıktan sonra vefat ve vaka sayısı düştü mü? Daha çok arttı. Bunun müsebbibi biz değiliz. Biz günah keçisi değiliz. Biz istiyoruz ki denetimler artırılsın. Bir masada ikiden fazla müşteri oturmasın hatta gerekirse bir masa da bir kişi otursun ama işyerlerimiz açılsın. Türkiye geneli birçok oda başkanı destek bekliyor. Taşıma su ile değirmen dönmüyor. Devlet desteği nereden verecek. Yapacağı kira, SSK ve Bağkur yardımları güzel ancak yeterli değil. Bugün yol boylarındaki ve otellerdeki lokantalar açık ancak merkezdeki lokantalar paket servis yapsın deniliyor. ‘Ben ayakta mı yiyeceğim’ deyip pakete kimse gelmiyor.”

“15 MARTTAN BUGÜNE KADAR İNANIN ZEHİR İÇİYORUZ”

Hükümetten beklentilerinin olduğunu söyleyen Aztekin, “Bir an önce iş yerlerimizin tekrar servise dönmesi kurallara uymayan varsa cezasını kessinler. Çıkan kararnameye ve hijyen kurallarına uymayana ceza verilsin. İş yerlerimizin tekrar açılmasını istiyoruz. Yapılan açıklama sonrası kısıtlamalarda çok eksikler var. Saat 10.00’da esnaf dükkâna gelecek dönerci döner hazırlayacak. Pideci hamurunu yapacak ve fırınını yakacak. Bunlar yemeği ne zaman müşteriye sunacak. En az 8.30-9.00’da esnafın dükkânında olması lazım ki hazırlıklarını yapsın ve zamanı gelince de müşteriye sunsun. Saat 10’dan önce bir esnaf veya işçi iş yerine giderken herhangi bir polis, bekçi veya zabıtanın engeline takılmaması gerekir. 20.00’da kapandıktan sonra evlerine döndüklerin de de sıkıntı çıkarılmaması gerekir. 15 Marttan bugüne kadar inanın zehir içiyoruz.” dedi. 

“BU GİDİŞ İLE BİZDE İŞYERİMİZİ KAPATACAĞIZ”

Lokanta esnaflarından Sami Çiftlik ise şunları aktardı: “Bizde döner ve pide var. İşler olmadığı için döner takmıyoruz. Sadece pideye kaldık. Bu gidiş ile bizde işyerimizi kapatacağız. Dükkâna müşteri almıyoruz, sadece paket üzeri çalışıyoruz ve pakette de iş olmuyor. İşlerimizde yüzde 20-25 arası düşüş oldu. 7 çalışanımız vardı ancak şu anda 3 kişiyiz. 4 kişiyi izine ayırdık. İşimiz de 3 kişi ile kurtarmıyor galiba patronumuz dükkânı kapatacak. Lokantaların açılmasını istiyoruz çünkü virüsün bizden yayıldığına inanmıyoruz. Lokantaların gayet nizami çalıştığına inanıyoruz.” (İLKHA)