• DOLAR 34.402
  • EURO 37.545
  • ALTIN 2928.24
  • ...
Erdoğan`ın Grup Toplantısından Satırbaşları
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmada şunları söyledi;

DEVLETİN ÇALIŞANINA BORCU OLUR MU?

AB tanımlı borç oranlara baktığımızda orada düşük bir orana ulaştık. yüzde 74`ken 2012 sonunda biz bunu yüzde 34`e düşürdük.

Borç oranlarını düşürmekle kalmadık, 2002 yılında içerde sadece 9 ay vadeyle borç bulabiliyordu 2012 yılında ortalama 61 ay vadeyle borçlanabilen bir ülke haline geldik. Artık ortalama vade süresi 69 aya ulaşmış durumda. Borçlanma faizlerine baktığınızda 2002`de yüzde 63 iken şuanda yüzde 6,5 seviyesinde.

Göreve geldiğimizde devleti kendi vatandaşına borçlu halde bulduk. Yıllarca çalışanlardan işverenlerden kesilen tasarruf paralarının hak sahiplerine geri ödemediğini gördük. Devlet çalışanına memuruna işçisine borçlu olur mu? On yıllar boyunca çalışanların ciddi bir sorunu olan bu borcu oturduk yapılandırdık, vadelere böldük ve ödemeleri yaptık.

Devletin çalışanlarına borcu 13,5 milyar liraydı. Bunu hak sahiplerine ödedik. Bunun içinde ANAP SP hepsi vardır. KEY diye adlandırılan kesintilerinde izini sürdük. Tozlu raflardan belgeleri çıakrdık. 3,5 milyar lirayı hak sahiplerine teslim ettik. Halen daha evraklar geldikçe teslim ediyoruz.

Bankacılık krizinin Türkiye`ye maliyeti 111 milyar liraydı. Batık bankaların millete maliyeti 231 milyar liraya ulaşmıştı. Bu ağır yükü de biz kalktık tıkır tıkır ödedik. Bunun da sorumluları DSP CHP ANAP.

Kamu bankaları bataktaydı. Görev zararı diyorlardı. Milletimiz aldatılıyordu. Ziraat ve Halk Bankaları nerde? Şimdi çok güzel bir yerdeler. 16 milyar lira temettü geliri elde ettiler. Oran bu şekilde değişti.

Biz devletin borçlarını öderken vatandaşta refah artışının sonucu olarak devlete borçlarını ödemeye başladı.

IMF`E BORCU 400 MİLYON DOLARA DÜŞÜRDÜK

Ödediğimiz borçlar bunlardan ibaret değil. Türkiye borç noktasında en büyük ödemeyi IMF`e yaptı. 2002 yılında bizden MHP DSP ANAP iktidarından görevi devraldığımızda Türkiye`nin IMF`e borcu 23,5 milyar dolardı. Perşembe günü yaptığımız yeni bir ödemeyle borcu 400 milyon dolara kadar düşürdük.

Bizi izleyen vatandaşlarıma sesleniyorum. Bu ülkenin milliyetçiyiz diye konuşan o zevata siz söyleyin. Mİlliyetçilik vatanseverliktir. Milliyetçilik milletin kasasını soymak değil doldurmaktır. Onlar boşalttı biz doldurduk. Bİz 10 yılda 23 milyar dolardan fazla bir ödeme yaptık. 3 ay sonra 14 mayısta IMF`e 400 milyon doları da ödeyecek bu defteri de kapatacağız.

Tabi IMF konusunda önceki hükümetlerden bize devredilen borçları bitirmiş olacağız ama verecek ilişkimiz kalmıyor bundan sonra alacak ilişkisi kurabiliriz. IMF 5 milyar dolar borç talep ediyor. Bu konuda görüşmeler devam ediyor. IMF`e borçlu olan Türkiye alacaklı konuma yükselecek.

MERKEZ BANKASININ DOLAR REZERVİ

Bütün bu borçları öderken çok büyük yatırımlar kazandırdık. Türkiye`nin kasasını da rekor seviyede doldurduk.

Mİlli bankamız Merkez Bankasıdır. Siz bize bunu 27 milyar dolar rezervle bıraktınız. Şimdi bu rezerv 125 milyar doları aştı. İşte vatanseverlik budur. Bugün böyle konuşabiliyorsak, adımlar atabiliyorsak bunun tek nedeni ekonomik olarak yakaladığımız bu güç demokrasi olarak yakaladığımız güçtür.

Ey MHP DSP ANAP çok ilginç verginin yüzde 85`ini faize ödüyorlardı. Şimdi sadece yüzde 15. Gerisi yatırım.

TÜRKİYE EKONOMİSİ

Türkiye`nin ekonomide elde ettiği başarı AK Parti`nin olduğu kadar 76 milyon TC vatandaşınındır. Toplumun tüm kesimleri emeğiyle fikriyle sanatıyla uyarılarıyla en çok da hayır dualarıyla hak sahibi olmuştur.

Avrupa kriz sorunları yaşarken Türkiye`nin bu seviyelere ulaşması AK Parti`nin olduğu kadar 76 milyonun da iftihar vesilesidir. 10 yıl önce bu ülkenin vatandaşı bol sıfırlı parasını hiç görünmeyecek yerlere saklıyordu. Bizim vatandaşımız yüzünü yere eymek zorunda kalıyordu.

Şuanda parasıylada pasaportuylada ay yıldızlı bayrağıyla da gurur duyan bir Türkiye var. Sadece Ortadoğu`da değil tüm dünyada vatandaşım ben TÜrküm diyeibliyor. Gittiği her yerde vatandaşıma güzel muamele ediliyor.

MUHALEFET SORUNU

Şimdi Türkiye`nin anamuhalefet partisinden dolayı dünyaya karşı mahcubiyet yaşıyoruz. Portekiz`e gitti kendi vatanını yerden yere vurdu. İngiltere`de de aynı şekilde. Keşke Türkiyer`nin anamuhalefet partisinin bir vizyonu olsaydı.

Keşke yurtdışına gidip bölgesel bir vizyon ortaya koyabilseydi. Ama böyle bir anamuhalefet başkanı yok. Böyle bir genel başkan da yok.

TUTUKLU GAZETECİLER

Bir şeyin peşini bırakmayacağız dedik. CHP genelbaşkanı gazeteci adı altındaki polis katilleri için bizi dünyaya şikayet ediyor. İngiltere`de demokrasinin beşiği olarak nitelendirilen ülkede 50 tutuklu gazeteci var. CHP genel başkanı İngiltere`ye gidene kadar 6 gazeteci daha tutuklandı.

İngiliz muhalefetinin İngiltere`de basın özügrlüğü yok diye ağladığını hiç duydunuz mu? CHP genel başkanının yaptığı çok büyük bir sorumsuzluktur.

Başörtüsü düşmanları maneviyat düşmanları hep bu partinin içinde toplanmıştır. Hayvanların önüne makarna atıp köylü ekmek bulamıyor diye provakasyon yapan yalancılar bir araya gelmiş. Bu nasıl bir koalisyondur? Allah CHP seçmenine sabır versin.

MARDİN ZİYARETİ

Haftasonunda MArdin ve ilçelerinde toplu açılışlar gerçekleştirdik. Mardin`de karayolları meydanında 29 eserin açılışını büyük bir coşkuyla gerçekleştirdik. Ardından Midyat`ta 10 ayrı tesisin açılışını gerçekleştirdik. Ardından kanaat önderlerinin katılımıyla çok önemli bir toplantı gerçekleştirdik.

Mardin`deki o gördüğümüz duyduğumuz heyecan Pazar günü meydana gidene kadar binlerce insanın meydanda on binlerle bütünleştiğini görünce bir başka heyecan yaşadık.

Bu ülkede etnik milliyetçilik yapan genel başkanlara itham ediyorum. Biz yola çıkarken bundan 13 yıl önce bir şey söyledik. Bizim 3 kırmızı çizgimiz var. Etnik milliyetçiliğe karşıyız bölgesel milliyetçiliğe karşıyız dinsel milliyetçiliğine karşıyız dedik.

Biz kürt milliyetçiliğinide türk milliyetçiliğinide laz milliyetçiliğinide ayaklar altına alıyoruz. Böyle bir ırki siyaset yoktur. Bunu kabul etmek mümkün değil. Sayın Bahçeli bu konuşmayı beğenmemiş. Zaten sen beğenme diye bu konuşmayı yaptım. Milletim beğensin diye yaptım. O yüzden 13 yıldır milletimiz neyi beğendiğini ortaya koyuyor.

Biz milletin tamamını kucaklıyoruz. Biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Mİdyat`ta biz bu konuşmayı yaptığımızda Midyat o heyecanı bizimle paylaştı.

ÇÖZÜM SÜRECİ

Oradan Kızıltepe`ye geldik. Midyat`ta 15 bine yakın insan vardı. O meydan daha büyük. Yollarda halkımızla selamşarak meydana geldik ki meydan tıklım tıklım doluydu. Orada da 20 bini aşkın kızıltepe`li vardı. Onun için ithaf oldu. Bu çözüm sürecini halkımın nasıl benimsediğini de gösteriyor. Nasıl bir beklentinin olduğunu da gösteriyor. Artık bıktık diyorlar.

Bizi şu çözüm süreci içinde Bahçeli kalkıp utanmadan İmralı`yla iş birliği tutan bir parti olarak göstermeye çalışıyor. Kenya`dan getirtip sizin iktidarınıza bunu kimin teslim ettiği belli. Biz bir çözüm süreciyle farklı bir yol arayışı içindeyiz. Biz şunu heryerde söylüyorum. Müzakereyi bu parlamento çatısı altındakilerle yaparız. Mücadeleyi de terör örgütüyle yaparız.

İkinci bir ülkeye mi giderler üçüncü bir ülkeye mi giderler bu konuda bir desteğimizi veririz geçmişte yaşanan sıkıntıları yaşatmayız. Biz şuanda bölgedeki huzursuzluğu gidermek istiyoruz. Bunun gayreti içindeyiz.

Bu insanlar birbirinie dargın kırgın olmamalı. Birbirini sevmeli diyoruz. Bölgesel milliyetçiliğe karşıyız diyoruz biz. Batı hangi hizmetleri almışsa doğu da aynı hizmetleri almalı diyoruz. Biz sadece şu 10 senede güneydoğu ve doğuya yaptığımız yatırımlara baktığınız zaman rakam ortada. 36 Katrilyon yatırım yaptık. Bu azmi gösteren bir iktidar var.

Mardin çok farklı etnik kimliklerin dinlerin birbiri içinde uyum içinde yaşamış bir şehir. Mardin terör eylemlerinin yaşandığı bir şehir. Biz orada istişare toplantıları gerçekleştirdik. Kayseri`de bize verilen mesaj neyse mardin`de de aynı mesaj verildi.

Kayseri`deki Mardin`deki annede bize aynı şeyleri söyledi. Kayserideki anne Türkçe bize `kanı durdurun` Mardin`deki anne bize Türkçe `kanı durdurun` dedi. Hangi dili konuşurlarsa konuşsunlar hepsi bize `kanı durdurun` dedi. Çocuklar bile bize 2kanı durdurun` dediler.

Kuzey`de Güney`de herbir kardeşimin bunu özellikle duymasını istiyorum. Söz konusu bayraksa bağımsızlıksa 76 milyonun tamamı gözünü kırpmadan canını feda eder. Binlerce yıldır binlerce şehit verdik.. Onlar silah bırakmadıkça biz de bırakmayacağız. MHP memleketin en temel meselesine şuursuzca konuşmalarına devam ediyorlar. Terör meselesi konusunda tek bir cümle kuramadıklarını göreceksiniz. MHP ülkemize huzuru değil huzursuzluğu getiriyor. Hakkari`ye, Van`a gidemezsin ancak Ankara`dan konuşursun. Irkçılık yaptılar şeytani olan anlayışına hizmet ettiler.

AK Parti`nin farkı budur. Ak Parti ırkçılığın öfke ve nefretle değil gönül gözüyle konuşur. Terörle masaya oturmak böyle lanse edilmek bunların milletle gönül bağı yoktur. Biz terörle masaya oturmayız. Devletin kurumlarının amacı devletin elinde olan terörist başıyla masaya oturmak değildir. Çözüm yoluyla bu imkanı değerlendirmektir. Bundan nasıl bir çıkar çıkartma sevdasıdır. Bizim terör karşısında taviz verdiğimizi söyleyenlere soruyorum, hangi konuda taviz verdik biz? AK ile karanın belli olacağı bir süreçten geçiyoruz, bu süreçte herkesin daha dikkatli davranmasını rica ediyorum` dedi.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir