Asırlara direnen Hamur Kümbeti
Asırlar önce İshak Paşa'nın torunlarından İbrahim Paşa tarafından aile kabri olarak yaptırılan Hamur Kümbeti farklı mimarisi ile dikkat çekiyor.
Selçuklu ve Osmanlı türbe mimarisinin en ilginç yapılarından birisi olan Hamur Kümbeti, Ağrı'nın Hamur ilçesinde yer alıyor. Kümbet, ilçe merkezinin kuzeydoğusunda, ilçenin kurulduğu vadiye hakim durumda bulunan mezarlığın ortasında yer alıyor.
"Kümbet 1800'lü yıllarda yapılmış olabilir"
Kim tarafından ve ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemekle beraber, İshak Paşa Sarayı bânisi II. İshak Paşa’nın torunlarından Mir İbrahim Paşa'nın türbeyi, çok sevdiği ölen çocukları için yaptırdığı belirtiliyor. Kümbetin yapım tarihi ile ilgili giriş kapısı üzerinde yer alan ve tahrip edilen kartuşlar içine alınmış sekiz satırlık kitabenin alt kısmında sene ibaresi okunabiliyor. Üzerinde tarihi belirten rakamlar ise tahrip edildiğinden okunamıyor. Ancak rakamların izlerine dikkatli bakıldığında Arapça 1227 tarihi belli oluyor, bu da Miladi 1812-1813 yıllarına denk geliyor.
Kümbet sanduka görünümde inşa edilmiş
11,50x4,70 metre boyutlarında dikdörtgen bir yapıya sahip olan Hamur Kümbeti giriş avlusu ve asıl mezar odasından oluşuyor. Güneybatı köşede yer alan sivri kemerli, eyvan türü bir taç kapı ile geçilen giriş avlusu, düz atkı taşlı bir dikdörtgen kapı ile asıl mezar odasına bağlanmış. Giriş avlusunda bir, asıl mezar odasında dört adet mazgal pencere bulunmakta. Her iki bölümün üzeri içten aynalı tonoz, dıştan balık sırtı biçiminde bir üst örtü ile örtülmüş. Uzaktan bakıldığında adeta bir sanduka görünümü veren yapının tamamında düzgün kesme taş kullanılmış.
Giriş kapısının açıldığı avlu bölümü güney duvarında sivri kemerli bir çıralık, doğu duvarında da bir mazgal pencere bulunmakta. Bu bölümdeki mezar tamamen tahrip edilmiş olup İbrahim Paşa’nın kardeşi Yusuf Bey’ e ait olduğu söylenmekte.
Kümbetin restorasyon çalışmaları kapsamında yatırım programına dahil edildiğini kaydeden Hamur Belediye Başkanı Cezmi Ergül, yapının ilçe için büyük öneme sahip olduğunu kaydetti. Stratejik bir noktada olduğu için ilçenin geçmişten bugüne kadar önemli tarihi olaylara tanıklık etmiş olabileceği, bu durumun anlaşılabilmesi için de tarihi incelemeler başlatılması gerektiğini kaydetti.
Kümbetin tarihinin asırlar öncesine dayandığını kaydeden Ergül, "Arkamızda görünen kümbetimiz, Doğubayazıt ilçemizde bulunan İshak Paşa Sarayı'nın Padişahı olan İshak Paşa'nın torunlarından İbrahim Paşa tarafından kendisi ve ailesinin kabirleri için yaptırmış olduğu bir mezarlık, bir anıt. Tabi 1700 ile 1800 yılları arasında yapıldığı tahmin ediliyor çünkü giriş kapısının üzerinde Osmanlıca yazılan kitabede o şekilde tercüme edilmiş." dedi.
"Kümbet yeniden restore edilecek"
Kümbetin, gereken ilgiyi göremediğini belirten Ergül, restorasyon çalışması için şunları söyledi:
"Kümbet ilçemiz açısından büyük bir öneme sahip, yani ilçemizin turistik, tarihi belki de Havaran kalesi ile birlikte ikinci anıtı. Bu güne kadar gereken ilgiyi görememiş maalesef. Göreve geldikten hemen sonra restorasyonu için Kültür Turizm İl Müdürlüğüne bir yazı yazdık bakanlığa sunulmak üzere, yazışmalarımız devam ediyor. Muhtemelen yatırım programına da alınmıştı ama biz burada restorasyon işlemine başladığımız gibi çevre düzenlemesini de tarihi dokuya uygun turizme kazandırma adına yapacağız." ifadelerini kullandı.
"İlçede bulunan eski mezarların boyu 3 metreyi buluyor"
Geçmişte önemli bir noktada yer alan ilçenin Osmanlı döneminde de önemini koruduğunu kaydeden Ergül sözlerini şöyle sürdürdü:
"İlçemizin Urartulara dayanan bir tarihi var, hemen Hamur Kanyonunun etrafında Havaran adında bir kalemiz var, Urartularla ilişkilendiriliyor. Dolayısıyla İshak Paşa'da bu bölgede kendi işlerini yürütebilmek için muhakkak bir beylik oluşturmuştur. Tarihi kitaplarda bu konularla ilgili net bir bilgi yok ama tarihçiler bu şekilde zikrediyorlar. Muhtemelen, İbrahim Paşa'da, İshak Paşa'ya bağlı olarak beylik sürdürebilmek için burada yaşamış ve bu kümbeti kendisi, ailesi için inşa etmiş. Hamur stratejik önemi olan bir yer, iddiaya göre Ağrı bir köy iken, Hamur nahiye imiş. Buda Osmanlılardan, Selçuklulardan öncesi bir tarihe dayanıyor, Urartular döneminde burada insanların yaşadığı ve bahsi geçen nokta ile ilgilide insanların boylarının 2,5-3 metre olduğu, hatta bu boylarda mezarların olduğu yerler söz konusu." (İLKHA)