Pamuk hasadı, Diyarbakırlı çiftçinin yüzünü güldürdü
Diyarbakır’ın Sur ilçesi Ziraat Odası Başkanı Mehmet Şirin Demir, bu yılki pamuk hasadının çiftçinin yüzünü güldürdüğünü söyledi.
Diyarbakır’da pamuk üreticisi bu yıl rekolteden de fiyatlardan da menün. Geçen yıl göre azalan pamuk ekiminin bu yılki verimden sonra daha da artması bekleniyor. Pamuk üreticisi yerli üretimi daha da arttırarak ülkenin ihtiyaç duyduğu pamuğu ithalata gerek kalmadan karşılayabilecek potansiyeli günden güne büyütüyor.
Diyarbakır’ın Sur ilçesi Ziraat Odası Başkanı Mehmet Şirin Demir, pamuk üreticisi çiftçilerin bu yıl beklentilerini karşıladıklarını ve gelecek yıl üretimlerini daha da arttıracaklarını kaydetti.
‘Pamuk üreticisi bu yıl emeğinin karşılığını aldı’
Diyarbakır Sur’da 53 bin ila 60 bin dönüm alanda pamuk ekimi yapıldığını belirten Mehmet Şirin Demir, “Tabii önceki seneye göre yüzde 30 bir düşüş söz konusu. Bu sene çiftçilerimiz tüm ürünlerde, buğdayda, mısırda, pamukta yüksek verim aldılar. Çiftçilerimiz bu yıl ne ektiyse kazandılar. Çiftçinin yüzü bu yıl biraz güldü. Tüm çeşitlerde de bu sene ürün rekoltesi yüksekti. Bununla birlikte fiyatlar da yüksekti. Pamuktaki verim de bu sene iyiydi. En düşük yerde 450 kilo pamuk alındı. 600 kiloya kadar pamuk alan yerler oldu. Pamuk fiyatları da 5 bin 600 civarında seyrediyor. Pamuğumuzu Çırçır fabrikalarına verdik. Pamuk kıymetli olduğu için herkes alıyor. Pamuk bu yıl tarladan fabrikaya direkt olarak gitti. Biçerdöver pamuğu biçiyor ve kamyonlara yüklenip direkt fabrikalara gidiyor.
Pamukta destekleme de iyi, bin 100 TL’ye çıktı. Pamukta destekleme iyi olduğu için seneye üretiminin daha fazla olmasını bekliyoruz. Çünkü pamuk üreticisi bu yıl emeğinin karşılığını aldı. Rahat olan çiftçimiz seneye daha çok üretim yapacaktır. Çiftçi ürününün değerini aldığı zaman üretimini de daha çok artırır. Çiftçi verim aldığı, kar ettiği ürüne yönelir. Fiyatı yüksek olan ürün çiftçinin de gözdesi oluyor. Çiftçi kazanmadığı ürünü eker mi, ekmez. Çiftçilerimiz bu yıl kazandığı için hemen çift sürmeye, çöp kırmaya başlamış. Çiftçi kazandığında tarlayı boş bırakmaz, daha fazla çalışır. Çiftçinin elinde para olursa durmaz, üretimini artırır. Çiftçi mazotunu, gübresini, ilacını alabildiğinde, icaresine verebildiğinde işlerini yarına bırakmaz. Verim iyi, fiyat da yüksek olunca çiftçi üretir, çark döner. Eğer pamukta fiyat 4 TL olsaydı kimse ekemezdi ama şimdi fiyat iyi ve çiftçi daha bir şevkle çalışıyor.”
‘Çiftçi kar ettiği ürünü eker’
Yerli üretimin olmadığı yerde ithal ürünlerle piyasanın dolacağına vurgu yapan Mehmet Şirin Demir, “İthal ürün her zaman çiftçinin zararınadır. Eğer bir ürünü ithal ediyorsanız demek ki, iş piyasada bu ürünü yeterince üretmiyorsunuz ve üretiminiz, talebinizi karşılamıyordur. Halihazırda pamuk üretimimiz ihtiyacımızı karşılamıyor ve pamukta ciddi oranda bir dışa bağımlılık söz konusu. Ama yerli üretim arttıkça bu bağımlılık da azalacak. Çare yerli üretimi her yıl daha fazla artırmak, çiftçilerimizi pamuk ekimine yönlendirmektir. Tabii çiftçi kar ettiği ürünü eker. Haliyle pamukta verim ve fiyat ne kadar çiftçiyi memnun ederse çiftçi bir sonraki yıl pamuğa daha çok rağbet gösterir. Yerli üretici ekmezse devlet mecbur ihtiyacı dışarıdan karşılamak zorunda kalacak. Tabii devlet çiftçisini destekleyecek ki, çiftçi de kar edip üretimini sürdürsün. Ülke olarak tekstilde öndeyiz ve çok kaliteli ürün çıkarıyoruz. Haliyle pamukta yerli üretimi arttırmanın tekstil sektörüne de ciddi olumlu katkıları olacaktır. Türkiye ne kadar çiftçisine baksa çiftçi o kadar üretimini artırır ve dışa bağımlılık da gittikçe azalır ve sıfırlanır. Bir ürünü dışarıdan getirmekle yerinde almak arasında ciddi nakliye farkı var. Ne kadar yerinde üretim o kadar daha ucuz ürün demektir. Hem üretici kazanacak hem de tüketici daha ucuza alacak.”
‘Pamuk üreticisi bu yıl halinden memnun’
Pamukta ikinci ürün hasadının yapıldığını ve pamuğun elle toplandığını belirten Demir, “Pamukta ilk hasat biçerdöverle yapıldıktan sonra kalan ürün ise elle toplanıyor. Bazı yerler var elle toplamak gerekiyor. Şuan 100 işçi tarlada pamuk topluyor. İkinci hasadı elle yapıyoruz. Biçerdöverle temiz hasat edilmeyen yerleri bu şekilde topluyoruz. Elle toplamada sonuçta işçi de ekmeğini kazanıyor. 100 işçinin günlük yevmiyesi 70 TL’den 7 bin TL yapıyor. Çiftçi kazanıyor ama işçi de kazanıyor. Çiftçi kazanmasa zaten sürekli gelir dert yanar. Ama bu yıl pek gelen giden yok. Çiftçi bu yıl umduğunu bulduğu için verim konusunda da fiyat konusunda da beklentisini karşıladığı için rahattır.
Önceki yıllar sürekli odaya gelirlerdi, buğday ucuz, verim düşük, gübre pahalı diye sorunlarını paylaşırlardı. Ama bu yıl çiftçi sakin. Niye, çünkü tok olan sakin olur. Aç olan sesini duyurmaya çalışır. Bu sene çok şükür çiftçinin durumu iyidir. Tabii, çiftçi rahat olunca biz de Tarım Bakanımızı, Cumhurbaşkanımızı rahatsız etmiyoruz. Çünkü çiftçi rahat, biz de rahatız. Her sene bu vakitlerde oda dolu olurdu, çiftçiler hep şikâyete gelirdi ama bu yıl kimse bir şey demiyor. Çiftçi bu yıl halinden memnun olduğu için istirahatine bakıyor” diye konuştu. Kaynak: Beyaz altın çiftçinin yüzünü güldürdü