• DOLAR 34.343
  • EURO 37.471
  • ALTIN 3025.464
  • ...
Z kuşağına dikkat! 'SİYASETİ ETKİLEME GÜCÜ VAR'
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DOĞRUHABER

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Dünya Sağlık Örgütü’nün Dünya Ruh Sağlığı Günü teması olarak bu yıl “Değişen dünya ve gençlik” olarak seçmesinin manidar olduğunu belirterek, önemli değerlendirmelerde bulundu.

Z KUŞAĞI TRUMP’I SABOTE ETTİ

Dünya Ruh Sağlığı Günü için bu sene ruh sağlığında değişen dünya ve gençlik konusunun seçildiğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan sözlerine şöyle devam etti: “Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün vurguladığı gibi psikolojik sağlamlık ve dayanıklılık seçildi. Bunun seçilme nedenlerinden biri de Donald Trump. Trump, geçtiğimiz Haziran ayında pandemi sonrası için seçim kampanyası başlattı. Seçim kampanyasında büyük bilet satışı olmuş. Her taraf doluyor fakat stada bir geldiklerinde sadece 3’te 1’i kadar katılım olduğunu görmüşler. Katılımın az olmasının nedenleri araştırılınca Z kuşağı gençlerin Tiktok üzerinden bir grup kurdukları, insanlara gitmeyecekleri halde bilet aldırdıkları fark ediliyor. Müthiş bir ofsayt durumu söz konusu oldu ve bu olay basına yansıdı. Bir nevi Trump’ı sabote ettiler.”

“BU KUŞAK SİYASETİ ETKİLEME GÜCÜNE SAHİP”

Z Kuşağının dünyadaki birçok ülkede etki gösterdiğine dikkat çeken Tarhan, “ABD’de zoomer olarak bilinen Z kuşağı, Amerika’da seçimleri etkileyecek. Z Kuşağının siyaseti etkileme gücü var, bunu görüyoruz. Öyle ki bunu biz Osmanlı’nın son dönemlerinde de gördük, sürpriz bir şey değil. Sultan Abdülhamit birçok imar faaliyeti yaptı, insanları korudu hatta öyle ki birçok kişinin öksüz kalmamasını sağladı. Fakat onun yetiştirdiği kuşak onu indirdi, ikinci kuşak da Osmanlı’yı sonlandırdı. Abdülhamit gençleri yetiştirdi, korudu ama onlarla aynı dili konuşmayı başaramadı. Bu kuşak siyaseti etkileme gücüne sahip. Buradan çıkarılacak dersler var” dedi.

“GENÇLERLE AYNI DİLİ KONUŞMAK GEREKİYOR”

Gençlerin anladığı dili yakalamak gerektiğine dikkat çeken Tarhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu andaki gençler insanlık tarihinde dijital ortamda doğan ilk nesil. Özellikleri nedeniyle sosyal medyada onlar yerli, biz göçmeniz. Bu sosyal medya kuşağı, insanların davranış kalıplarını değiştiriyor. Bu kuşağın ikinci bir özelliği ırk konusunda hiç tutucu değiller. Z kuşağı gençlere bakıyorsunuz siyah beyaz hiç ayrım yapmadan müthiş bir grup oluşturuyorlar. Bu kuşakla irtibat kurmak istiyorsak onlarla aynı dili konuşmayı başarmamız gerekiyor. Bu kuşağa psikolojik olgunlaşmayı, sağlamlığı, dayanıklılığı öğretmek gerekiyor. Son derece konformist bir kuşak ve son derece de benmerkezci bir kuşak. Dünyayı kendi etrafında dönüyor gibi görüyorlar. Zekiler, duygusal olarak da zekiler ama dayanıklılık ve doyum erteleme becerilerinin geliştirilmesine ihtiyaçları var. Bunu yapamazsak Z kuşağı kayıp kuşak olacak.”

“GENÇLER DİJİTAL BAĞIMLILIĞIN ESİRİ DURUMUNDALAR”

ABD’de maddi refahın yüksek olmasına karşın intihar vakalarının artış gösterdiğine de dikkat çeken Tarhan sözlerini şöyle sonlandırdı: “İleri yaşlarda yalnızlık artmış, anti depresan tabletler ekmek peynir gibi satılıyor. Manevi ve ruhsal refah yok. Onun için ayrıca projeler yapılıyor. Teknoloji kime hizmet için var? İnsanlığın geneli için mi yoksa dünyaya hâkim olmak, güç odakları ve küresel sermayenin ayakta kalması için mi var? Dünya kaynaklarının yüzde 25’ini ABD kullanıyor. Bu sürdürülebilir değil, küresel adaleti getiremez, bir yerde patlak verecek. Gençler her şeyin daha çok farkında, sürekli sorguluyorlar. Gençlerin dünyanın gelişmesine olumlu katkı sağlayacaklarını düşünüyorum. Ama bu yolda onların bilgelik rehberliğine ihtiyaçları var. Onlar iyi niyetliler fakat önlerine seçenek sunulmazsa yanlışın içerisinde kaybolup giderler. 16-24 yaşındaki kuşak hareketli, enerjik ama yalnız. Dijital bağımlılığın esiri durumundalar. Bu gençlerle aynı dili konuşmamız gerekir.”  

Bu haberler de ilginizi çekebilir