Dava avukatı Özbekli, 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili son gözaltıları değerlendirdi
6'ncı yıldönümünde 6-8 Ekim olaylarını değerlendiren dava avukatlarından Mirhan Özbekli, son zamanlarda gerçekleştirilen gözaltı operasyonlarının siyasi mülahazalardan kaynaklandığını söyledi.
Kobani bahanesiyle başta Diyarbakır olmak üzere birçok il ve ilçede HDP/PKK yandaşları tarafından 6-8 Ekim 2014'de başlatılan olayların üzerinden 6 yıl geçti.
Meydana gelen acı olaylar neticesinde İslami kurum ile kuruluşlar ateşe verilmiş, başta Yasin Börü ve arkadaşları olmak üzere birçok Müslüman canice katledilmişti.
Geçtiğimiz haftalarda bu olaylarla ilişkileri olduğu gerekçesiyle 82 şüpheli hakkında gözaltı kararı çıkarılmış, aralarında HDP'li yöneticilerin de bulunduğu 17 kişi hakkında tutuklama kararı çıkarıldı.
Son yaşanan gelişmeleri değerlendiren Avukat Mirhan Özbekli, dava süreci hakkında bilgi vererek "6-8 Ekim olayları olarak bilinen bu süreçle ilgili bir kısım gelişmeler ve gözaltılar yaşandı, tutuklamalar oldu, dosya güvenlik gerekçesiyle Ankara'ya sevk edildi. Ankara Ağır Ceza Mahkemesi de yargılama yaptı ve bir kısım sanıkların cezalandırılmasına karar verdi. Geçenlerde de Yargıtay bazı dosyaları onadı. Sadece bir kısmında mağdurların lehine yorumlanabilecek bir karar çıktı. Ama bu dosyada en çok tartışılması ve konuşulması gereken konu; bu olayların oluş aşaması… Kimlerin kusurları var? Ne tür hadiseler bu olaylara sebep oldu? gibi sorulara verilmesi gereken cevaplardır." dedi.
"Kolluk kuvvetleri hiçbir şekilde vatandaşın can güvenliği konusunda olumlu bir adım atmadı"
Cereyan eden olaylarda kolluk kuvvetlerinin tutumuna dikkat çeken Özbekli, "Şüphe yok ki o dönemde Diyarbakır'da ve Kürdistan bölgesinde gerek jandarma ve gerekse polis hiçbir şekilde vatandaşın can güvenliğinin temini konusunda hiç olumlu bir adım atmadı, çoğu zaman olaylara seyirci kaldı." ifadelerini kullandı.
Sergilenen tutum karşısında akıllardaki soru işaretlerine değinen Özbekli, "Acaba bu olayların oluşmasında ve tertiplenmesinde bunların katkıları oldu mu, olmadı mı? FETÖ ile Kandil arasında bir yardımlaşma veya birliktelik oldu mu, olmadı mı? Bu konuda elimizde net bilgi yok ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim; güvenlik güçleri olaylara seyirci kalmıştı. Yine o dönemde cumhuriyet savcıları da olaylara seyirci kalmış, gerekli tedbirleri almamıştır." şeklinde konuştu.
"O dönemde deliller sağlıklı ve usulüne uygun toplanmadı"
Özbekli, "Örneğin; o dönemde olayların olduğu yerlere yakın kameralar ortadan kaldırıldı, hiçbir kayıt alınmadı. Bunun tartışılması ve konuşulması lazım. Bunda o dönemin Diyarbakır'da görev yapan özel yetkili savcıların da ciddi kusurlarının olduğu görüşündeyim. Şüphe yok ki bir dosyanın sağlıklı bir şekilde sonuca ulaşabilmesi için delillerin usulüne uygun toplanması gerekiyor. Ama maalesef o dönemde deliller sağlıklı ve usulüne uygun toplanmadı." diye belirtti.
6 yıl sonra gerçekleşen gözaltılara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özbekli, "Tartışılması gereken bir diğer konu ise, aradan 6 yıl geçtikten sonra bir kısım gözaltıların yaşanmasıdır. Bu gözaltılar gerçekten faillerin ortaya çıkarılması niyetiyle mi yapıldı diye bakıldığında, şu bir hakikattir ki iktidar, siyasi mülahazalarla bu gözaltıları yaptı ve sonucu da buna kurban edilecektir." ifadelerini kullandı.
Bu bakış açısını ortaya koyan onlarca delilinin olduğunu savunan Özbekli, "Eğer gerçekten etkili ve sonuca götürecek bir soruşturma yapacaksanız neden 6 yıl beklediniz? O zaman deliller daha sıcak ve kaybolma ihtimali yoktu. Ama şu an o delillerin çoğu ortadan kaldırılmış ve yok edilmiş. Tanık ve şahitler bile olayı ne kadar sağlıklı hatırlayabilecekler? Bunun tartışılması gerekir." dedi.
"Tüm devlet kurumlarının ellerindeki bilgileri mahkeme ile paylaşmaları gerekir"
Bugüne kadar o dönemde Kürdistan bölgesinde görev yapmış gerek jandarmadan ve gerekse polisten herhangi birinin bu olaylarda ihmali olduğu gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatıldığına dair elinde bir bilginin olmadığını söyleyen Özbekli, "Maalesef 6 yıl geçmiş olmasına rağmen siyasi irade bu konuda bir adım atmıyor ve atma niyetinde de değildir. Ankara, bu tür konularda asla kendi kusurunu kabul etmez ve bu yönde adım da atmaz." şeklinde konuştu.
Özbekli, "Bu dosyalarda sağlıklı ve adil bir sonuca ulaşılabilmesi açısından tüm devlet kurumları ellerindeki bilgileri net bir şekilde mahkeme ile paylaşmaları gerekiyor. Bazı kurumların elindeki bilgileri mahkemelere göndermediğine, gönderilmek istenmediğine ve bazı siyasi mülahazalar için saklı tutulduğuna inanıyorum. Bu operasyonun da bunun bir sonucu olduğu ve sağlıklı bir sonuca ulaşabilmenin çok da mümkün gözükmediği görüşündeyim." diye belirtti. (İLKHA)