Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şubesi: Tedbirler ivedilikle alınarak yüz yüze eğitime başlanmalı
Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, okulların yüz yüze eğitime başlatılması konusunda yapılan "Pandemi Sürecinde Okulları Güvenle Açmak" temalı öğretmen ve veli araştırmasının sonuçlarıyla ilgili yazılı açıklamada bulundu.
Eğitim-Bir-Sen Adıyaman Şube Başkanı Ali Deniz, Mart ayının ortasından itibaren okulların kapatılması ve uzaktan, (online) eğitime devam edilmiş olması hususunun incelenmesi gerektiğini dile getirdi.
Deniz konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Özellikle Mart ayı sonrası eğitimin nasıl gerçekleştirildiği, öğretmen ve öğrencilerin uzaktan eğitime katılma düzeylerinin tespit edilmesi konusu oldukça önemlidir. Bu araştırmayla birlikte salgın sürecinde gerçekleştirilen (online) uzaktan eğitimin eksikliklerine yönelik öneriler ile öğretmen ve velilerin kaygılarına yönelik alınacak önlemlerin tespitleri tavsiye olarak sunulmuştur." dedi.
"Uzaktan eğitime erişimde zorluklar yaşanmıştır"
Hazırladıkları “Pandemi Sürecinde Okulları Güvenle Açmak” konulu öğretmen ve veli araştırması raporlarının sonuçlarını özetleyen Deniz şu şekilde konuştu:
Coronavirus sonrası uzaktan eğitim sürecinde televizyona erişim konusunda velilerin yüzde 28’i, cep telefonuna erişim konusunda yüzde 50’si, internete erişim konusunda yüzde 50’si ve bilgisayara erişim konusunda ise velilerin yüzde 48’i sorun yaşamıştır. Uzaktan eğitim sürecinde kullanılan bu platformların yeterli olmadığı, kapasitelerinin geliştirilmesi gerektiği öğretmen ve veliler tarafından sıkça dile getirilmiştir. Söz konusu erişim problemlerinin fırsat eşitliğini ortadan kaldırdığı görülmeli ve tüm öğrenci ve öğretmenlerin fırsat eşitliği imkânlarının geliştirilmesini gerekmektedir. Bu süreçte velilerin yüzde 70,6’sı okullar açılmadığında ve uzaktan eğitim yapıldığında öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacağını ifade ederken, yüzde 13,8’i ise öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacakları ifadesine katılmadıklarını; öğretmenlerin yüzde 63,8’i okullar açılmadığında ve uzaktan eğitim yapıldığında öğrencilerin eğitimlerinden geri kalacağını belirtirken, yüzde 18,9’u ise bu düşünceye katılmadığını ifade etmiştir. Orta Anadolu Bölgesindeki öğretmenlerin yüzde 71'i diğer bölgelerde çalışanlara göre çok daha yüksek düzeyde okullar açılmadığı ve uzaktan eğitim yapıldığı durumda çocukların eğitimlerinden geri kalacağını düşünmektedir.
"Veli ve öğretmenler okulların açılmasını güvenli bulmuyor"
Elde edilen verilerde 21 Aralık itibariyle açılan okullarda yeteri kadar tedbir alınmadığını belirten Deniz, "Araştırmaya katılan velilerin yüzde 14,5’i öğretmenlerin yüzde 14,8’i bu sonbahar döneminde yüz yüze dersler için öğrencileri okula göndermeyi güvenli bulurken velilerin yüzde 70,9’u ve öğretmenlerin yüzde 78,8’i öğrencileri okula göndermeyi güvenli bulmadıklarını belirtmiştir. Bu veriler, öğretmenlerin ve velilerin 21 Eylül’den sonra okulların açılması durumunda çocuklar için okulların yeterince güvenli olmadığını düşündüğünü göstermektedir. Araştırmaya katılan velilerin yüzde 41,3’ü yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte Coronavirus'ün yayılmasını engellemeye yönelik gerekli tedbirlerin alınamayacağını düşünürken, öğretmenlerin ise yüzde 42,3’ü okulların yüz yüze eğitime açıldığında Coronavirus'ün yayılmasını engellemeye yönelik gerekli tedbirlerin alınamayacağını düşünmektedir. Ayrıca velilerin yüzde 73’ü vaka sayısının artacağı yönünde huzursuz olduğunu ifade ederken öğretmenlerin yüzde 80,5’i okulların açılması ile birlikte vaka sayısının artacağı yönünde endişeli olduğu; velilerin yüzde 74,6’sı okullar açıldığında öğrencilerin ev halkına Coronavirus taşıyacağını ifade etmişlerdir." ifadelerini kullandı.
"Öğrenme kayıpları tespit edilmeli telafi eğitimi programı uygulanmalıdır"
Araştırma sonuçlarına göre Eğitim-Bir-Sen olarak çözüm önerileri sunduklarını vurgulayan Deniz, çözüm önerilerini şu şekilde ifade etti:
Öğrenme kayıpları tespit edilmeli ve öğrencilerin bilgi ve beceri durumlarına uygun telafi eğitimi programı uygulanmalıdır. Öğrencilerin önemli bir kısmının yapılan canlı derslere katılmadığı dikkate alındığında, öğrenme kayıpları hem okullara göre, hem de aynı okul içinde farklılaşmaktadır. Bazı öğrencilerin hiç katılmadığı, bazı öğrencilerin oldukça az uzaktan derslere katıldığı dikkate alınarak öncelikli olarak öğrencilerin bilgi ve beceri düzeyi tespit edilmelidir. Öğrencilerin bilgi ve beceri düzeyine uygun olarak telafi eğitimi programı hazırlanmalıdır. Ülke genelinde herkesin takip edeceği ortak telafi eğitimi programı yerine öğrenci seviyesini dikkate alan okul bazlı telafi eğitim programları hazırlanmalıdır.
"Öğretmen ve öğrenciler motive edilmelidir"
Öğretmenlerin, öğrencileri ile canlı dersler yapması konusunda motive edilmesi ve desteklenmesi gerektiğini dile getiren Deniz, "Uzaktan eğitime bir süre daha devam edileceği dikkate alındığında öğretmenlere yönelik uzaktan eğitimde etkin öğretim yapmaya yönelik destekleyici çalışmalar yapılmalıdır. Buna ilaveten, öğretmenlerin öğrencileri ile canlı dersler yapılması teşvik edilmeli ve desteklenmelidir. Öğrenciler canlı derslere katılım konusunda motive edilmeli ve desteklenmelidir. Bunun için öğretmenler ve aileler arasında etkin bir iletişim kurulmalı, çocuklarını derslere yönlendirme konusunda desteklenmelidirler." ifadelerini kullandı.
"İhtiyaç sahibi öğrenciler göz ardı edilmemeli"
Özellikle uzaktan eğitimin ortaya çıkardığı olumsuzlukların sona ermesi adına ihtiyaç sahibi öğrencilerin desteklenmesi gerektiğini belirten Deniz, "Öğrencilerin uzaktan eğitime daha etkin bir şekilde katılımlarını sağlamak için ihtiyaç sahibi öğrencilere tablet ve bilgisayar gibi gerekli dijital araçlar ile internet bağlantısı sağlanmalıdır. Öğrencilerin önemli bir kısmının evinde bilgisayar olmadığı ve bilgisayar ve internet bağlantısı olmayan çocukların derslere katılım oranlarının azlığı dikkate alınarak ihtiyaç sahibi ailelere tablet, bilgisayar ve internet bağlantısı sağlanmalıdır." şeklide konuştu.
"Okullara, hijyen malzemeleri ve ek temizlik personeli sağlanmalıdır"
Deniz, "Okulların açılma sürecinde sağlık ve güvenlik konusunda gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir. Öğretmenler ve veliler haklı olarak okulların açılması ile birlikte virüsün bulaşması konusunda kaygılı oldukları görülmektedir. Burada yapılması gereken; kaygı nedeniyle okulların kapalı kalması değil, virüsün yayılımını engelleyici önlemlerin katı bir şekilde alınmasıdır. Bunun için öncelikli olarak okulların ihtiyaç duyduğu hijyen malzemeleri ve ek temizlik personeli okullara sağlanmalıdır." dedi.
"Bir an önce alınacak tedbirlerle yüz yüze eğitime başlanmalıdır"
Deniz, "Uzaktan eğitim süreci en kısa sürede sonlandırılmalı ve yüz yüze eğitime başlanmalıdır. Veliler ve öğretmenler uzaktan eğitim sürecinde çocukların önemli bir öğrenme kaybı yaşayacağını ve duygusal olarak olumsuz etkileneceğini belirtmişlerdir. Bundan dolayı en kısa sürede, gerekli sağlık ve güvenlik önlemleri alınarak yüz yüze eğitim sürecinin başlatılması gerekmektedir. Raporumuzun hazırlanmasında değerli görüşleriyle araştırmamıza katılan öğretmenler ve velilerimiz başta olmak üzere saha araştırmasının koordinasyonunu ve veri analizini yapan araştırma ekibimize teşekkür ederim. Raporumuzun eğitim camiası, kamuoyu, politika yapıcılar ve bütün ilgililer açısından faydalı olmasını dilerim." ifadelerini kullandı. (İLKHA)