Erdoğan, Türkiye'nin açık bir kuşatma altına alınmaya çalışıldığı açıklamasında bulundu
Konya Şehir Hastanesi Açılış Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriye'den Akdeniz ve Kafkaslar'a uzanan kriz noktalarını birleştirdiğinizde çıkan tablo, Türkiye'nin açık bir kuşatma altına alınmaya çalışıldığıdır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya Şehir Hastanesi Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, hastanenin inşasında emeği geçenleri tebrik ederek hastanenin şehre, ülkeye ve millete hayırlı olmasını diledi.
Konya'nın her zaman kendilerine en büyük desteği verdiğini, her mücadelelerinde en ön safta yer almış bir şehir olduğunu belirten Erdoğan, bu bakımdan Konyalılarla ayrı bir gönül bağları olduğunu söyledi.
İnşası tamamlanan 5 yatırımı Konya'nın hizmetine sunmak üzere bir arada olduklarını bildiren Erdoğan, "Bunlardan biri Konya Şehir Hastanemizdir. Sağlık alanında ülkemizin dört bir yanında yaptığımız hizmetlerin zirve noktasını oluşturan şehir hastanelerimizin en büyüklerinden birini Konya'da inşa ettik. Hastanemiz ilk etapta 838 yataklı olarak planlanmıştı. Biz bu kapasitenin Konya için az olduğunu görerek temel atma töreni sırasında talimatımızı verdik ve hastanemizin yatak sayısını 1250'ye çıkarttık." ifadelerini kullandı.
Hastanenin 240 yoğun bakım yatağı, 49 ameliyathane, 17 yanık ünitesi ile iftihar vesilesi bir eser olduğunu belirten Erdoğan, hastanenin ağustos ayında hasta kabulüne başladığını anımsattı.
"Biz bu oyunu çok önceden gördük"
Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) dün başlayan yeni yasama yılı vesilesiyle Türkiye'nin önemli gündem konularını millet ve dünya ile paylaşma imkanı bulduklarını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
Dünyanın yaşadığı dönüşüm, Coronavirüs salgının etkisiyle fevkalade hızlanmış ve görünür hale gelmiştir. Ülkemizin son dönemde içeride ve dışarıda yürüttüğü mücadele, bu küresel değişim sürecinden bağımsız değildir. Türkiye, tıpkı bir asır önce, tıpkı yarım asır önce yapıldığı gibi yeniden kurulmaya çalışılan dünya düzeninden dışlanmak isteniyor. Dikkat ederseniz bugün dünyayı meşgul eden kriz alanlarının neredeyse tamamına yakını ülkemizin etrafında yer alıyor. Suriye'den Akdeniz'e ve Kafkaslar'a kadar uzanan bu kriz noktalarını birleştirdiğinizde ortaya çıkan tablo, Türkiye'nin açık bir kuşatma altına alınmaya çalışıldığıdır. Biz bu oyunu çok önceden gördük. Bir yandan ülkemizin bütünlüğünü, milletimizin birliğini, devletimizin gücünü korurken diğer yandan bu adımları birer birer hayata geçirdik. Sadece bununla kalmadık, 'Dünya 5'ten büyüktür' çıkışımızda küresel sistemi adeta bloke edenlere, bunun o kadar kolay olmayacağının mesajını verdik. Önce ülkemizi dikkate almayarak sözlerimize kulaklarını kapatarak, gayretlerimizi küçümseyerek eski alışkanlıklarını sürdürmeye çalışanlar sonunda kazın ayağının öyle olmadığını gördüler.
Erdoğan, bugüne kadar ne dedilerse yaptıklarını ne söyledilerse arkasında durduklarını ne taahhüt ettilerse yerine getirdiklerini söyledi.
Bu kararlı, aktif ve tavizsiz tutum karşısında, uluslararası toplumun tüm aktörlerinin bölgesel ve küresel denklemlerde Türkiye'yi hesaba katmak mecburiyetinde kaldığını belirten Erdoğan, Türkiye'nin artık hem sahada hem de masada asli yeri olan bir ülke durumuna geldiğini ifade etti.
"Elbette bunun bir bedeli oldu. Kimi zaman terör örgütleriyle, kimi zaman ekonomik tuzaklarla, kimi zaman uluslararası baskılarla bizi yolumuzdan döndürmeye çalıştılar." diyen Erdoğan, "Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle hamdolsun bu yoldan dönmedik, dönmeyeceğiz. Hep söylediğimiz gibi başaramadılar, başaramayacaklar. Bugün Türkiye terör örgütleriyle mücadelesinde tarihinin en başarılı günlerini yaşıyor. Hangi örgütten olursa olsun hiçbir teröriste nefes aldırmıyor, adım attırmıyoruz. Sınırlarımıza dayanarak vatan topraklarına gözlerini dikenlere cevabımızı mücadeleyi sınırlarımız ötesine taşıyarak verdik. Bugün Suriye'de 8 bin 200 kilometrekarelik bir alanı kontrol altında tutuyoruz. Bunu keyfi yapmadık, zevkten değil, sadece oralardan yapılacak saldırıları merkezinde kontrol altına almak için yaptık. Hala Suriye toprakları üzerinde terör adacıkları oluşturarak ülkemizi tehdit etme hesabı yapanlar artık bu oyunun başarı şansı kalmadığını görmelidir. Ülkemize tehdit oluşturan her yer bizim için harekât alanıdır." ifadesini kullandı.
Erdoğan, benzer bir oyunun Akdeniz'de de oynanmak istendiğine dikkati çekerek, KKTC deniz sahasının ardından Libya ile varılan anlaşma sayesinde Doğu Akdeniz'in önemli bir bölümünü meşru faaliyet alanı haline dönüştürdüklerini söyledi.
"Diyalog çağrımıza kulak verdiler"
Karadeniz'de keşfettikleri büyük doğal gaz rezervinin hem emeklerin karşılığının alınmasına hem de milletin moral bulmasına vesile olduğunu dile getiren Erdoğan, "Doğu Akdeniz'deki tartışmalarda ülkemize kurusıkı tehditlerle, içi boş şantajlarla, komik gövde gösterileriyle geri adım attıramayanlar nihayet diyalog çağrılarımıza kulak vermek zorunda kaldı." dedi.
Erdoğan, Doğu Akdeniz'deki sular durulmamışken bu defa da Kafkasya'da kritik gelişmelerin yaşanmaya başlandığını belirterek, şöyle konuştu:
"Ermenistan, aşağılık katliamlarla işgal ettiği Karabağ sorunu henüz çözülmemişken yeniden Azerbaycan topraklarına saldırdı. Ama bu defa hiç beklemediği bir netice ile karşılaştı. Kardeş Azerbaycan devleti hem kendi topraklarını savunmak hem işgal altındaki Karabağ'ı kurtarmak üzere büyük bir harekât başlattı. Şu ana kadar cephede başarıyla ilerleyen Azerbaycan ordusu pek çok yeri işgalden kurtardı. Türkiye olarak tüm imkanlarımızla ve tüm kalbimizle dost ve kardeş Azerbaycan'ın yanındayız, yanında olacağız. İnşallah Karabağ işgalden kurtulana kadar bu mücadele sürecektir." (İLKHA)