Valilikten yapılan açıklamada, "'Terör Örgütüne Üye Olma' suçundan tutuklu bulunan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Ebru Timtik’in başlatmış olduğu açlık grevi eylemini ölüm orucuna çevirmiş, ölüm orucunun 238'inci gününde Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi'nde yaşamını yitirmiştir. Bu olay ile ilgili terör örgütleri tarafından sol görüşlü grupların da desteğiyle çeşitli propaganda faaliyetlerinin planlanabileceği, kitlesel gösteriler düzenlenebileceği, şiddetin tırmandırılması ve yaygınlaştırılması için bir fırsat olarak görülebileceği ve söz konusu olayla ilgili eylem/etkinlikler düzenlenmesine yönelik sosyal medya platformlarında çağrılar yapıldığı yönünde bilgiler elde edilmiştir." denildi.

HDP tarafından planlanan etkinliklerin provoke edilerek toplumsal olaylara dönüşme riskinin yüksek olduğu belirtilen açıklamanın devamında, şu ifadelere yer verildi:

Ülkemizde de binlerce vatandaşımızın hastalanmasına ve vefat etmesine sebep olan Coronavirus salgınının planlanan bu etkinlikler nedeni ile başka kişilere de bulaşma riski taşıdığı değerlendirildiğinden, söz konusu eylem ve etkinliklere katılımcı şahıslar ile vatandaşlarımız veya kolluk kuvvetleri arasında istenmeyen olayların meydana gelebileceği sosyal mesafe kuralının ihlal edilebileceği ve bu sebeple enfekte olan insan sayısının artabileceği, kamu sağlığı ve düzeninin tehlikeye düşebileceği öngörülmektedir. PKK/KCK terör örgütü ile diğer terör örgütlerinin hareket kabiliyetinin ve eylem yapma özelliklerinin daralması üzerine, kış üslenmesine girmesiyle birlikte terör örgütü elemanları/sempatizanları tarafından korsan gösteri yapılabileceği, yasal olarak başlayacak toplantı ve gösteri yürüyüşü, basın açıklaması ve benzeri etkinliklerin, terör örgütlerine müzahir kitlelerce/provokatörlerce amacından saptırılarak, kamuoyuna karşı güç gösterisi, sempatizanlarına karşı ise gövde gösterisi şeklinde yansıtarak terör örgütlerine eleman kazandırmak amacıyla terör örgütü propagandasına dönüşebileceği, halkı kışkırtmak ve toplumsal çatışma meydana getirmek amacıyla güvenlik güçleri ile vatandaşlarımızı karşı karşıya getirmeyi amaçlayan yasadışı eylemleri gerçekleştirmek suretiyle ilimizde milli güvenliğin sağlanması, kamu düzeni ve güvenliğinin korunması, dünya genelinde salgın olarak yayılan virüsün toplum geneline yayılmasının önüne geçilebilmesi amaçlanmaktadır.

Açıklamanın devamında, "Suç işlenmesinin önlenmesi, olası yağma ve infial yaratabilecek olayların önüne geçilebilmesi, temel hak ve özgürlükler ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin ve genel asayişin korunması amacıyla mülki amirliklerin uygun göreceği etkinlikler hariç olmak üzere; miting, kapalı ve açık yer toplantıları ile gösteri yürüyüşleri, basın açıklaması, çadır kurma, stant açma, oturma eylemi, imza kampanyası, anma töreni ve benzeri türdeki eylem ve etkinlikler ile 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu Ek-1 maddesi kapsamındaki oyun, temsil ve çeşitli şekillerdeki gösteri ve etkinliklerin, ticari kimliği bulunan özel hukuk tüzel kişiliklerinin ticari faaliyetleri hariç olmak üzere el ilanı dağıtılmasının, pankart/afiş asılmasının, 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 11. maddenin (a) ve (c) bentleri ile 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 17. ve 19. maddelerine istinaden Siirt il sınırları içerisinde il merkezi, ilçeler ve jandarma sorumluluk bölgeleri dâhil 22.09.2020-06.10.2020 tarihleri arasında 15 gün süre ile yasaklanmasına karar verilmiştir." denildi. (İLKHA)