Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Uca: "Uzaktan eğitimde adalet sağlanmalı"
Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Mehmet Ali Uca, uzaktan eğitimin örgün eğitimin yerini tutamayacağını, sadece zorunlu kalındığı için başvurulduğunu belirterek, uzaktan eğitimde adaletin sağlanması gerektiğini belirtti.
Coronavirus pandemisi nedeniyle yaklaşık 7 aydır eğitim öğretim EBA sistemi ve internet üzerinden yapılan canlı derslerle gerçekleştirilmeye çalışılıyor. Bu süreçte okula gidemeyen öğrenciler evlerinde derslerini takip etmeye çalıştılar. Ama internet veya televizyonu olmayan öğrenciler dersleri takip edemedikleri için geri kaldılar ve okulların açılmadığı her gün aleyhlerine işledi.
Uzaktan eğitim sistemi ile daha fazla öğrenciye ulaşmayı hedefleyen Millî Eğitim Bakanlığı EBA Destek Merkezleri açmaya başladı. GSM operatörleri ise geçen dönem verilen internetin 2 katına çıkarılacağını açıkladı.
Alınan kararların ve yapılacak olan iyileştirmelerin umut verici olduğunu ifade eden Uca, buna rağmen tam anlamıyla bir adaletin sağlanamayacağını düşündüklerini ve uzaktan eğitim sisteminde daha fazla öğrenciye ulaşmak için Bakanlık yetkililerine bazı tavsiyelerde bulundu.
"Uzaktan eğitim, yüz yüze yapılan eğitimin alternatifi olamaz"
Uzaktan eğitimin örgün olarak yapılan eğitimin yerini tutamayacağını belirten Uca, "Yani bizim ortaokul ve lise öğrencilerine örgün eğitimden, uzaktan eğitime geçişle ilgili bir planlama yapmamız bir hayal kırıklığı olmuş durumda. Biz şu an yüz yüze eğitimin alternatifini bulmuş değiliz. Ne zaman yüz yüze eğitimin dışında bir alternatif bizim karşımıza çıktı? İşte bu pandemi süreciyle birlikte karşımıza çıktı. Daha önce üniversitelerde yoğun olarak devam ediliyordu. EBA sistemi daha önce kurulmuştu ve bakanlık bu anlamda hazırdı. Çocuklarımız örgün eğitimin dışında, yüz yüze eğitimin dışında kendilerini daha fazla geliştirecek bir sistem olarak uzaktan eğitimi uyguluyordu. Ama bu bir alternatifti. Yüz yüze eğitime bir alternatifti. Şu an geldiğimiz süreç uzaktan eğitimi zorunlu tuttuğu için biz şu an uzaktan eğitimi uygulamak durumundayız." dedi.
Uca, "Uzaktan eğitim hiçbir zaman örgün eğitimin bir alternatifi olamaz normal şartlarda. Dolayısıyla uzaktan eğitimde biz aslında istediğimiz noktaya varamadık. Çocuklarımız o motivasyonu sağlayamadılar, kendilerini motive edemediler. Kaldı ki pandemiden dolayı çocukların kendi enerjilerini dışarıya atamamalarından kaynaklı, uzaktan eğitime de bir nevi soğuk baktılar. Çünkü çocuk dediğin zaman aklımıza gelecek şeylerden bir tanesi oyundur, enerjiyi dışarı atmaktır, tüketmektir, sürekli hareketliliği beklemektir. Dolayısıyla bunu tüketemeyen, eritemeyen ve enerjilerini dışarı vuramayan çocuklar, kalkıp da bizim verdiğimiz direktiflerle hareket etmezler, onlar kendi bildiklerini yapmaya devam ederler. Uzaktan eğitim onlar için çok sıcak bir ortam olmaz. Öğretmeni ile canlı ders uygulaması onlar için bir motive kaynağı değildir. Uzaktan eğitimin faydalı olduğunu düşünmüyorum ama yüz yüze eğitim her zaman bizim vazgeçilmezimizdir." ifadelerini kullandı.
"Eğitimde adalet sağlanamıyor"
Millî Eğitim Bakanlığı tarafında uzaktan eğitimin internet üzerinden verildiğini ve internet ağı olmadan bu eğitimin sağlanamadığına dikkat çeken Uca, "Buna çözüm olarak geçen yıl ilkokul, ortaokul ve liselere ayrı olmak üzere 3 tane televizyon kanalı kuruldu. Bu televizyon kanalları üzerinden herkese ulaşılmaya çalışıldı. Buna rağmen evinde televizyonu olmayan insanları da görmüş olduk ve birçok eğitimci arkadaşımızın, kurumlarımızın ve işletmelerin, şirketlerin desteği ile birçok ailenin evine televizyon da girdi bu vesile ile. Bunlara rağmen hala evinde televizyonu olmayan aileler var maalesef. Bunun ötesinde geçen yıl biliyorsunuz GSM şirketleri her bir veliye 8 GB oranında bir internet sağlamış oldu, bu da kısmen o eksikliği giderdi ama canlı dersler için 4 tane canlı ders yaptığınızda bu limitin, sınırın bittiğine şahit oluyoruz. Dolayısıyla bu da yeterli bir çözüm değildi. Hatta bazı kırsal kesimlerde GSM şirketlerinin internetinin de çekmediğine şahit oluyoruz. Dolayısıyla buralarda ciddi anlamda bir problem ve adaletsizlik oluşuyor." diye konuştu.
"5 bin 200 noktaya EBA Destek Merkezleri kurulacak"
Millî Eğitim Bakanlığı tarafından bu sene Türkiye'nin yaklaşık olarak 5 bin 200 noktasına EBA Destek Merkezi kuracağını ve bunların yaklaşık olarak bin 400 tanesinin kurulduğunu ifade eden Uca, Destek Merkezleri ile ilgili şunları söyledi:
Van'da da 200'e yakın bir EBA Destek Merkezi kurulacak. Bu nasıl bir sistem ondan da biraz bahsedeyim? İnterneti olan okullarımızın bahçelerine uzak bir mevziiyi ve uzaklığı alacak şekilde internet noktaları kurulacak. Veli diyelim ki kurulan internet noktasına 3 kilometre uzakta olsa bile uzaktan eğitim merkezinden faydalanıp oradaki interneti kullanabilecek. Bu güzel aslında ama örnek veriyorum Başkale’nin Böğrüpek köyüne nasıl bir çözüm bulunacak ben merak ediyorum. Böyle bir istasyon orada da kurulabilecek mi mesela? O bölgede birkaç köyümüz daha var, özellikle deprem bölgesi olan bölgeyi söylüyorum. Çünkü orası çok çok kırsal bir bölge. Oraya bir merkez kurulacak mı? Kurulacaksa eyvallah, sıkıntı yok, orada cep telefonu olan herkes WİFİ hizmetiyle oradan interneti alabilecek, bu güzel bir hizmet olur. Bakanlığın yapmış olduğu çalışma bence takdire şayan bir çalışma ama bunu hızlı bir şekilde tamamlamamız gerekiyor. Bin 200-bin 400 olan EBA Destek Merkezlerini biraz daha uzatarak, büyüterek 5 bin hatta daha yukarısına çıkarmamız gerekiyor. Bu belki biraz adaletsizliği ortadan kaldırabilecek.
"İnternet kotası 2 katına çıkarılacak"
GSM operatörleri tarafından sağlanan internet kotalarının 2 katına çıkarılacağının sözünün verildiğini anımsatan Uca, bunun da güzel bir gelişme olduğunu ve birçok öğrencinin mağduriyetinin giderebileceğini dile getirerek, "Evinde 3 tane cep telefonu olan bir aileyi düşünün, işte 48 GB'da denk gelmiş oluyor, bu da aslında bir anlamda yeterli." dedi.
Asıl sıkıntının televizyonu olmayan ailelerin ve özellikle internet bağlantısını sağlayamayan kırsal kesimlerin olduğu ifade eden Uca, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Her ne kadar telefon çekse bile, internet bağlantısı sağlanamıyor bu tür bölgelerde. Bu sıkıntı inşallah EBA Destek Noktaları ile tamamlanmış olacak. Benim Bakanlığa bir önerim var açıkçası. Biliyorsunuz biz televizyon hizmetlerimizi uydu üzerinden alıyoruz. Herkesin evinin önünde bir çanak var. İnternet hizmeti de uydu üzerinden verilmekte vermekte. Her ilk kırsal kesimi bir EBA Destek Merkezi gibi okulun bulunduğu bahçeye bir uydu sistemi kurulursa, oradaki vatandaşlarımızın hepsi uydu sistemleri interneti çok rahat kullanabilir. Çünkü uydu sistemi internet gibi değil ya da bir başka sistem gibi değil, siz çanağı kurduğunuzda o yayını alabildiğiniz gibi interneti de çok rahat alabiliyorsunuz. Nerede olursan olun, en ulaşılamaz yer olursa bile ve belki de insanların bile gidemeyeceği yerler bile olsa bu bölgelerde çok rahatlıkla internet alınabilir bu şekilde. Bunu bir öneri olarak sunmuş olalım. Ama hiçbir şekilde şu aşamada tamamen bütün öğrenciler bu anlamda dengeli ve adaletli bir sistemle gidiyor demek te çok zor. Bunu inşallah Bakanlık yetkilileri çözerler. Bizim de önerilerimizi dikkate alırlar. Bizler de vatandaşlarımızın gönül rahatlığı ile bu şekilde öğrencilerini yetiştirdiklerini görmüş oluruz.
"Öğretmenlerimiz gerçekten çok fedakâr"
Pandemi sürecinde öğretmenlerin çok fedakârca çalıştıklarını belirten Uca, "Gerçekten de çok fedakâr öğretmenlerimiz var, elinde tahtasıyla ev ev dolaşıp öğrencisine birebir eğitim veren kardeşlerimiz var, meslektaşlarımız var. Bunun dışında okulların açılma arifesinde okullarını elbirliğiyle ellerine fırça ve paspas alarak temizlediklerine şahit oldum ve bunları mülki amirlerimize ilettim. Dolayısıyla biz gerçekten de öğretmenlerimize bu anlamda müteşekkiriz. Ben hepsine teşekkür ediyorum. Bu anlamda daha çok fedakâr olmamız gerekiyor. Hem sendika olarak bizlerin hem de camia olarak eğitimcilerimizin çok daha fazla fedakârlık sarfetmemiz gerekiyor. Biz her zaman onların yanındayız, onların sorunları, sıkıntıları olduğunda bizlere ulaşmaları yeterlidir. Biz her şekilde onların o sıkıntılarını, problemlerini çözmeye hazırız gücümüz nispetinde." şeklinde konuştu.
"Her zaman fedakâr sağlık çalışanlarımızın yanındayız"
Pandemi sürecinin başından itibaren gecelerini gündüzlerine katarak fedakarca çalışan sağlık çalışanlarına da teşekkür eden Uca, "Sağlık çalışanlarımız gerçekten bu anlamda şu ana kadar 8 aylık süre içerisinde çok yoruldular, motivasyonları kayboldu, enerjileri kayboldu, kaybettiklerimiz oldu. Ben hayatını kaybeden sağlık çalışanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum, aynı zamanda bu illetten dolayı da hayatını kaybeden vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet diliyorum. Biz sağlık çalışanlarımızın yanındayız. Gönüllü ekiplerimizle birlikte sağlık ilçe müdürlüklerine desteklerinizi sunmaya başladık, sunmaya devam edeceğiz. İnşallah öğretmen kardeşlerimizle ve diğer kurumlarımızda bulunan arkadaşlarınız gönüllü şekilde hem filyasyon ekiplerinde, alanda hem de kurum içinde pozitif vakalarının takibi noktasında ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. Bizler de buna hazırız, hem genel merkez nezdinde bunu yapıyoruz, hem de il nezdinde de bunu yapmaya devam edeceğiz." dedi.
"Hayatımızda karşılaştığımız sorunlar bize yol gösteriyor"
Başımıza gelen bütün musibetlerde olduğu gibi virüs musibetinin de bize çok büyük dersler verdiğini söyleyen Uca, "Hayatımızda karşılaştığımız sorunlar bize yol almamızı öğretiyor. Mesafe almamızı öğretiyor. Bu illet evet problem bizim için çok canımızı aldı ama bize çok şey öğretti. Biz bu öğrendiklerimizle inşallah yeni problemler karşısında daha dik duracağız, daha hazırlıklı olacağız. Hep birlikte millet olarak daha problemleri çözer hale geleceğiz. Ben o anlamda umutluyum. Gerçekten de iyi yol alıyoruz ülke olarak. Emeği geçen herkese teşekkür ederim." diye konuştu. (İLKHA)