Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı ile Pandemi Hastanesi Covid-19 Çocuk Kliniği Sorumlusu Doç. Dr. Velat Şen, çocukların maske takmasını özendirmek ve anne-baba ile evdeki erişkinlerde korona virüs saptandığı zaman neler yapılabileceği konularında önemli açıklamalarda bulundu.

“0-3 yaş arasındaki çocukların maske takması solunum güçlüğüne neden olabilir”

2 ile 3 yaş dönemindeki çocuklara maske takmalarını önermediklerini belirten Doç. Dr. Velat Şen, “Geçtiğimiz günlerde, Dünya Sağlık Örgütü çocuklarda maske kullanımı ile ilgili bir takım tavsiyelerde bulundu. Tabi bu tavsiyeler arasında 5 yaş altı çocuklarda maske takılmayabilir yönünde bir görüş de vardı. Ancak bunu yanlış anlamamak gerekiyor. Çünkü özellikle çocuklarımız anaokuluna veya kreşe gidiyorlar ise, market, pazar alışverişi veya alışveriş merkezlerine götürülüyorlarsa, bir şekilde toplu taşıma araçları gibi kalabalık ve riskli ortamlara götürülüyorlarsa 5 yaş altında da olsa mutlaka maske takmasının özendirilmesi gerekmektedir. Ancak küçük çocuklarda özellikle de bebeklerde ilk 2 ve 3 yaş içerisinde gerek solunum yollarının daha küçük ve dar olması gerekse bu yaş gruplarında hava yolu duyarlılığının olması ve gerekse de solunum sıkıntısına biraz daha duyarlı olması nedeniyle maske takmak biraz sakıncalı olabilir. Çünkü bu yaş grubu çocuklar kustukları zaman boğulma riski ile karşı karşıya kalabilirler ve solunum sıkıntısı geliştiği zaman biz onlardaki solunum sıkıntısını ve yüzündeki renk değişikliğini fark edemeyebiliriz. Bu nedenle ilk 2-3 yaş döneminde maske takılmasını tavsiye etmiyoruz. Ancak bunu kesinlikle unutmamak gerekiyor ki, korona virüsüne karşı henüz bir aşı veya ilaç geliştirilemedi. Bu nedenle bizim en önemli tedbirimiz olan maske, sosyal mesafe ile hijyen kurallarını uygulamamız en elzem görev olarak bilmemizde yarar var” diye konuştu.

“Çocuklarınızı maske kullanması için özendirin”

Çocuklarda tüm yaş gruplarında maske kullanımının özendirmemiz gerektiğini belirten Doç. Dr. Şen, “Küçük çocuklarda maske kullanımı özendirmek için onların sevdiği ve keyif alabilecekleri çizgi film karakterlerini içeren maskeler ülkemizde bol miktarda üretilmektedir. Aslında ülkemizde maske sıkıntısı da bulunmamaktadır, fakat maske kullanım sorunu bulunmaktadır. Şunu unutmamamız lazım, yaklaşan sonbahar ve kış ayları ile beraber takacağımız maskeler hem çocuklarımızı korona virüse karşı hem de kış enfeksiyonlarına ve solunum yolu virüslerine karşı koruyacaktır. Bu nedenle küçük çocuklarımızın hastalığı az belirtili veya belirtisiz geçireceğini düşünecek olursak gerek küçük çocuklarımızı korumak gerekse de çocuklarımızın etrafındaki erişkinleri korumak için mutlaka maske takmayı özendirmemiz gerekiyor” dedi.

“Evde lavabo ile banyoların sık temizlenmesi gerekir”

Özellikle anne-baba ve evdeki erişkinlerde korona virüs saptandığı zaman evde bulunan küçük çocukları korumaları gerektiğini belirten Doç. Dr. Şen, “Çocuklarımızı korurken mutlaka odalarını ayrı tutmak, yemeklerini ayrı bir şekilde yedirmek ve ortak kullanım alanları olan lavabo ile banyoların sık temizlenmesi gerekir. Ev içerisinde küçük çocukların maske takması zor da olsa ve küçük çocuklarla yakın mesafede duracaklarsa ise mutlaka maske takmaları gerekiyor. Ev içerisinde de olsa anne ile babanın sosyal mesafe kuralına mutlaka uyması çocukların sağlığı açısından en önemli kuraldır. Anne ile babanın korona virüsü bulaştırıcılığı 14-21 gün olarak varsayarsak hem evdeki korona virüs pozitif olan kişilerin hem de çocukların maske takması gerekmektedir” diye konuştu.

“Herkesi maske takmaya özendirmemiz gerekiyor”

Son olarak vatandaşlara maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına uyma tavsiyesinde bulunan Doç. Dr. Şen açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Zaman ilerliyor, aşı ile ilgili olarak çok önemli gelişmeler duyuyoruz ancak aşının ortaya çıkması zaman alacaktır. Dolayısıyla aşı ve ilaç gelişene kadar bizim virüse karşı en önemli tedbirimiz korumadır. Korona virüsten korunmak için de maske, sosyal mesafe ve hijyen ile sağlayabiliriz. Bu nedenle maske ve sosyal mesafeyi birlikte kullandığımız zaman çok ciddi oranda bir koruyuculuk olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla herkesi maske takmaya özendirmemiz gerekiyor”