Sakarya 17 Ağustos depreminden 21 yıl sonra yeniden doğdu
Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nde büyük yıkımın yaşandığı, binlerce kişinin yaşamını yitirdiği Sakarya'da, olası afetleri daha az kayıpla atlatabilmek amacıyla yatay kentleşme modeli yürütülüyor.
Sakarya
Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan 17 Ağustos 1999'da meydana gelen 7,4 büyüklüğündeki Marmara Depremi'nin izlerini silen Sakarya, adeta yeniden doğdu.
"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen, binlerce kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin etkilendiği Marmara Depremi'nde binlerce konut ve iş yeri de hasar gördü.
Depremden en fazla zarar gören iller arasında yer alan Sakarya'da oluşturulan ve "yeni yerleşim bölgesi" olarak nitelendirilen Camili, Korucuk ve Karaman mahallelerindeki konutlar, deprem yönetmeliğine uygun inşa edildi.
Sakarya Valiliği ve resmi kurumları barındıran kampüs de yeni yerleşim bölgesine inşa edildi. Belediye tarafından alınan kararla da çok katlı binalara ruhsat verilmeyen kentte, olası depremleri daha az kayıpla atlatabilmek amacıyla yatay kentleşme modeli yürütülüyor.
"Vatandaşların bilinç düzeylerinin artırılması gerekiyor"
Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım, AA muhabirine, 21 yıl önce ülkenin büyük bir afet atlattığını belirterek, kentte 3 bin 891 vatandaşın hayatını kaybettiğini, 24 bini aşkın binanın da yıkıldığını hatırlattı.
Kaldırım, 1999 Marmara Depremi'nin Kocaeli'nin Gölcük ilçesi merkezli meydana geldiğini, akabinde de 12 Kasım'da Düzce Depremi'nin yaşandığını aktararak, o dönemde yaşanan tecrübesizliğin artık olmadığını, kurumların afete hazır hale getirildiğini söyledi.
Vatandaşların bilinç düzeylerinin artırılması gerektiğini vurgulayan Kaldırım, "Özellikle AFAD ve onun koordinasyonundaki kurumlarımız hem uluslararası ölçekte hem de ülkemizde afetlere müdahale ve koordinasyon işlemini fevkalade şekilde yerine getiriyor." dedi.
Deprem sonrası yapılanmanın Sakarya'da iyi seviyede olduğuna işaret eden Kaldırım, ağır hasarlı binaların yıkıldığını, orta hasarlı yapıların ise güçlendirildiğini kaydetti.
Vali Kaldırım, AFAD'ın çatı kuruluş olduğunu belirterek, birçok kurumun, yerel yönetimlerin ve güvenlik güçlerinin her an depreme hazır olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü dile getirdi.
"Deprem bölgelerinde yatay mimari önemli"
Deprem bölgelerinde yatay mimarinin önemine dikkati çeken Kaldırım, "Sağlam zeminlerde yapıların inşa edilmesi ve imar önemli. Onun dışında kurumların hazırlıklı olması ve yerleşim planlarının deprem riskine göre yapılması gerek. Bunların hepsi deprem öncesinde yapılması gereken konular." değerlendirmesinde bulundu.
Vali Kaldırım, Elazığ Depremi'nde devletin iyi bir sınav verdiğine değinerek, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde örnek çalışmalar yapıldı. Dünya ölçeğinde takdir toplayan çalışmalar gerçekleştirildi. Hem deprem esnasında arama kurtarma faaliyetleriyle hem de depremin akabindeki çalışmalarla bütün kurumlar iyi bir sınav verdi. Hem gönüllüler hem STK'lar hem de kamu iyi organize oldu. AFAD koordinasyonunda gerçekten yüz akı çalışmalar yapıldı."
Vatandaşların bu tür afetlere hazırlıklı olması gerektiğinin altını çizen Kaldırım, "Bilinçli olmamız lazım. Deprem kuşağında yaşıyoruz. Ülke olarak afet kuşağında bulunan bir ülkeyiz. Bu açıdan vatandaşlarımızın bilinçli, duyarlı ve hassas olması gerekir. Özellikle deprem anında yapılacaklar konusunda verilen eğitimlere uymaları önem arz ediyor." ifadelerini kullandı.
"Depreme hazırlıklı olunmalı"
Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce de depremin üzerinden 21 yıl geçtiğini anımsatarak, kentte hayatını kaybeden 3 bin 891 kişiye Allah'tan rahmet diledi.
Depremde Sakarya'da 5 bin 180 kişinin yaralandığını, çok sayıda binanın da yıkıldığını hatırlatan Yüce, aradan geçen süreye rağmen depremin hafızalarda yerini ilk günkü gibi koruduğunu söyledi.
Yüce, depreme hazırlıklı olunması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Deprem ülkemizin gerçeği olabilir ama deprem nedeniyle hayatların kaybedilmesi, bizim ülkemizin gerçeği olamaz. İşte bu bilinçle 17 Ağustos depremi sonrası Allah'a hamdolsun, başta hükümetimiz olmak üzere yerel yönetimler tarafından önemli çalışmalar yapıldı. 17 Ağustos'un yaraları kısa sürede sarıldı. Sakaryamız çok kısa bir sürede depremin izlerini her alanda sildi. Hamdolsun Sakarya, hükümetimizin destekleriyle çok kısa bir sürede yeniden eskisinden daha güçlü bir şekilde ayağa kalkmayı başardı. 17 Ağustos depreminde büyük yıkımın yaşandığı Sakarya adeta yeniden kuruldu."
"Sakarya yeniden normal yaşamına döndürüldü"
Yüce, deprem yönetmeliğine uygun ilk etapta yaklaşık 8 bine yakın kalıcı konutun yer aldığı bölgenin, belediyece yapılan sosyal donatılarla güvenli ve huzurlu yaşamın merkezi haline geldiğini aktardı.
Şehrin yeniden imarında da önemli kararlar alındığına işaret eden Yüce, "Yatay mimari konusundaki tercihimiz ve ısrarlı uygulamalarımız sayesinde şehir merkezinde ve ilçelerimizde yaşayan vatandaşlarımız da güvenli konutlarda ikamet etme imkanına sahip oldu. Deprem sonrası yenilenen altyapı ve üst yapı ile Sakarya yeniden normal yaşamına döndürüldü." diye konuştu.
Yüce, ekonominin yeniden canlandırılması noktasında önemli yatırımların hayata geçirildiğini, yeni kurulan OSB'lerde açılan fabrikalarla şehrin ekonomisinin yeniden canlandırıldığını ve vatandaşların da güvenli ortamlarda kaybettikleri işlerine yeniden kavuştuğunu kaydetti.
Her alanda yapılan yeni yatırımlarla kentin büyüdüğünü ve geliştiğini anlatan Yüce, bu süreçte şehirde emeği geçen başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere herkese teşekkürlerini iletti.
"Sakarya, hayata geçirilen yeni yatırımlarla geleceğe güvenle yürüyor"
Belediye olarak kenti geliştirmek adına yatırımlarının devam ettiğini anlatan Yüce, şunları kaydetti:
"Göreve geldiğimiz ilk günden bu yana, vatandaşlarımızın, deprem nedeniyle aynı acıları yaşamaması için çalışmalarımızı her alanda sürdürüyoruz. Güneş ve HES Enerji Yatırımları ve Yeşil Sakarya ve Turizm Projesi ile Melen Botanik Vadisi Yeni Tarımsal Anlayışı ve Modern Tarımsal Üretim projelerimizle Sakaryamızın geleceğine yeni bir yön veriyoruz. Bu şehirde yaşayan vatandaşlarımız için tek bir hedefim var; o da vatandaşlarımızın bu şehirde güvenli, huzurlu ve refah içinde, deprem endişesi duymadan yaşamlarını sürdürmelerini sağlamak. Bunun için de gece demeden gündüz demeden çalışıyoruz. Sakarya, hayata geçirilen yeni yatırımlarla geleceğe güvenle yürüyor. Rabb'im bir daha bize öyle bir acıyı yaşatmasın."