Cuma namazı sonrasında düzenlenen basın açıklaması okuyan Türkiye Aile Meclisi Başkanı Adem Çevik, her cuma hutbesinde fuhşiyat ve kötülüğün engellenmesi gerektiği ile ilgili ayeti kerimenin okunduğunu hatırlattı.

Çevik, sadece Türkiye'de değil, yeryüzünde aile ve insanlığa karşı bir savaş olduğunu ve bu savaşın ile kadına şiddeti önleme, toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın hakları maskesiyle sunulduğunu ve eşcinselliğin reklamının yapıldığını söyledi.

"507 yıl hilafetin bayraktarlığını yapmış bir ülke olarak bu oyunlara gelmemeliyiz"

Çevik, "Eğer Türkiye diz çökerse tüm dünya diz çökecek. Bugün Peru'da, Küba'da, Balkanlar'da, Ermenistan, Azerbaycan, İngiltere, Ukrayna, Bulgaristan, Polonya, İspanya ve Macaristan'da 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği' adıyla eşcinsellik reklamına hayır dediler. Hatta Trump bile hayır dedi. Ama biz 507 yıl hilafetin bayraktarlığını yapmış bir ülke olarak bu oyunlara gelmemeliyiz." dedi.

Geçen sene Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen bir davette, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a İstanbul Sözleşmesi'nin yanlış olduğunu söylediklerini ve Erdoğan'ın bunun nas olmadığını, iptal edilebileceğini ifade ettiğini hatırlatan Çevik, "Bizden 10 gün sonra feminist dernekler, Tayyip Bey'e baskı yaparak 'İstanbul Sözleşmesi aileyi yıkmaz, bunlar muhalif.' dediler. Biz aileye zarar gelmesini istemiyoruz ama feminizm ister. Taksim'de, Ramazan ayında 'Recep ile Şaban'ın aşkına Ramazan ne karışır' diyerek ahlaksızlık yaptılar." diye konuştu.

"Aileyi yıkan yasalarla Ayasofya'yı, Çamlıca'yı, Eyüpsultan'ı, Süleymaniye'yi dolduramayız"

Çevik, "Mozambik'te devlet başkanı eşcinsellik reklamı yapan 2 sapığı hapse attı ve onlara 'erkek erkeğe ve kadın kadına çocuk olmaz. Siz hapiste çocuk yapıp gelin, ben de sizi serbest bırakayım.' dedi. Savaş çok büyük. Uluslararası şer güçler var. Bizim bu hareketimizi Tayyip Bey, içişleri bakanı, adalet bakanı destekliyor. Ancak Tayyip Bey'in ailesi bile ikiye bölünmüş. Buradan kardeşçe bir vatandaş olarak, bir STK olarak uyarıyoruz. Fulbright Anlaşması ile milli eğitim sistemimizi bozdular. İstanbul Sözleşmesi ve CEDAW Anlaşması ile de 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği' adı altında ahlaksız, ailesiz, cinsiyetsiz bir toplum isteniyor. Buna hayır diyoruz. Aileyi yıkan yasalarla Ayasofya'yı, Çamlıca'yı, Eyüpsultan'ı, Süleymaniye'yi dolduramayız." şeklinde konuştu.

Basın açıklamasına katılan ve 23 yıllık evliliğinin alkol yüzünden bittiğini söyleyen vatandaşlardan Sevil Kuru da şu ifadeleri kullandı: "Eşim alkol alınca şiddet uyguluyordu. 10 yıldan beridir kanserle mücadele ediyorum. Ben 40 yıllık Eyüpsultan'lıyım. Burada alkol alanlar her akşam kavga ediyorlar. Bıçaklananlar, ölenler oluyor. Ne hale geldik. Allah sonumuz hayır etsin." temennisinde bulundu. (İLKHA)