Her yıl milyonlarca insana ulaştırılan kurban etlerinin, bu yılda mahrum ve mağdur insanlara ulaştırılmasını sağlamak için hayırseverlerin vekâletle kurban kesim kampanyasına destek vermelerini isteyen Taşçı, 149 ülkede kurban kesimi gerçekleştirildiğini söyledi.

“2018 yılında 450 in hisse vekâletle dağıtıldı”

Vekâlet yoluyla Müslümanların bağışta bulunduğu kurbanların 149 ülkede ihtiyaç sahibi insanlara ulaştırıldığını belirten Taşçı “25 yıla yakındır Diyanet İşleri Başkanlığımız ve Türkiye Diyanet Vakfı organizasyonu olarak vekâletle kurban organizasyonumuz devam ediyor. Her yıl Kurban Bayramı’ndan yaklaşık bir ay öncesi, vekâletle kurban kampanyamıza start veriyoruz. 2 hafta önce Diyanet İşleri Başkanımızın başkanlığında online olarak 81 il müftüsüyle yapılan toplantı ile beraber bu yılın vekâlet ve kurban organizasyonunu başlattık. Bu çerçevede bizde Adıyaman İl Müftülüğü olarak hem Adıyaman'ımız da hem de ilçelerinde tüm din gönüllüsü kardeşlerimizle toplantılarımızı yaptık. Din gönüllüsü kardeşlerimize gerekli bilgilendirmeleri ve çalışmaları yaptık. Şu anda sahada hızlı bir şekilde memleketimizin insanının, vatandaşlarımızın, halkımızın kurban emanetlerini alıyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye genelinde halkımız 450 bin civarında hisseyi başkanlığımıza ve vakfımıza emanet etmiş, başkanlığımız bu 450 bin emaneti 149 ülkeye, yurt içinde de köy, kasaba ilçe, il olmak üzere, 20 milyon aileye bu emanetlerini titizlikle ulaştırttık.” dedi.

"Bu emanetleri götürdüğümüz ülkeler zaten fakirdi"

Kurban etlerinin ulaştırıldığı ülkelerin fakir ülkeler olduğunu ve pandemi nedeniyle daha da fakirleştiğini dil getiren Taşçı, şunları söyledi:

“Adıyaman'da da 2018'de bin 500 civarında vekâlet verildi. 2019'da 2000 civarında kurban bağışta bulunuldu. İnşallah biz bu sene 3 bin civarında bağış almayı hedefliyoruz. 149 ülkeye biz bu emanetleri götürüyoruz. Özellikle internet sitelerinde, sosyal medyada çok karşılaşıyorsunuz. Afrika'da insanlar bir su kuyusu açılıp, oradan su çıktığı zaman çocuklar, kadınlar ve erkekler havada uçuşuyorlar, sevinçten, neşeden kendilerinden geçiyorlar. Oysa çıkan suda belli… Bu insanlar bir bardak suya dahi muhtaçlar. Bizim bu emanetleri götürdüğümüz ülkeler zaten fakirdi. Pandemiyle beraber güçlü ülkeler, zengin ülkeler fakirleşti. Neredeyse kaderi fakirlik olan bu insanlar ne halde? Bizim bu emanetlerimizi dağıtan bu ekipte yer alan, bir arkadaşımın anlattığı bir kıssayı hiç unutamıyorum. 'Bir Afrika ülkesinde emanetleri dağıtırken, poşet içerisindeki eti çocuk annesinin elinden alıp, eti poşetten çıkarıp yemeye başladı.’ Çocuk etin pişirilerek yenilecek bir şey olduğunu bilmiyor, nereden bilsin görmüyorlar ki?”

"Yıllarca ihmal ettiğimiz gönül coğrafyamız var"

Müslüman coğrafyalarda unutulan Müslümanların yeniden hatırlanması gerektiğini belirten Taşçı, yıllarca ihmal edilen gönül coğrafyalarının olduğunun altını çizdi.

Taşçı, “Şöyle zannetmeyelim bütün dünyadaki insanlar, özellikle Afrika şu bizim yaşadığımız hayatı, refahı yaşıyor. Yıllarca ihmal ettiğimiz gönül coğrafyamız var. Aynı ideallere, aynı inanca sahip olduğumuz gönül coğrafyamız var. Bizler bu gönül coğrafyamızdan da sorumluyuz. Onların ihtiyaçlarını gidermekle sorumluyuz. Biz bunları yıllarca ihmal ettik. Kurban vesilesiyle o ihmal ettiğimiz, o terk ettiğimiz, belki de unuttuğumuz o gönül coğrafyamız, perişan ve muhtaç durumda olan kardeşlerimizi de tekrar hatırlamaya başlayalım. Bu vekâletle kurban işini, organizasyonu çok önemsiyorum. Çünkü bu bir davettir, tebliğdir. Bu hizmetlerin en güzelidir. Kurban bağışıyla ilgili kardeşlerimizi teşvik ederken veya bu işi anlatırken biz onların tamamen bu işe yönelmeleri değil, evlerinde de kurbanın o güzelliğini o kurbanın manasını çocuklarıyla da yaşamalarını istiyoruz. İkinci bir kurbanın olması halinde kurban bağış kampanyasına destek olmalarını özellikle vurguluyoruz. İnşallah bu sene umduğumuz ve tahmin ettiğimiz sayıya erişiriz.” dedi. (İLKHA)