Bolu'da Sümer Mahallesi'ndeki Teyfik Atay Aile Sağlığı Merkezi'nde aile hekimi olarak görev yapan Faruk Karslı'nın yüksek ateş şikayetiyle gittiği hastanede yaptırdığı Kovid-19 testi pozitif çıktı.

Bolu Köroğlu Devlet Hastanesinde tedavisine başlanan Karslı'nın ailesine de test yapılması sonucu 8 yaşındaki oğlunun da sonucu pozitif çıktı.

Tedavi sürecinde oğlunu yalınız bırakmak istemeyen doktorun Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevki sağlandı.

Hastanede oğluyla 12 gün tedavi gören Karslı, test sonucunun negatif çıkmasının ardından taburcu edilerek evinde 14 gün karantinaya alındı.

Karslı, tedavisinin tamamlanmasının ardından plazma bağışında bulundu ve daha sonra işinin başına döndü.

"Kovid-19 bir savaş ve biz bu savaşın askerleriyiz"

Faruk Karslı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mart ayının sonlarına doğru yüksek ateş şikayetiyle gittiği hastanede yapılan Kovid-19 testinin pozitif çıkması üzerine yatışının yapıldığını söyledi.

Hastaneye yatış sürecinden bahseden Karslı, "Hastaneye gittim kan aldılar, EKG ve film çektiler. Hala tam olarak olanları idrak edemiyordum. Tüm işlemler bittikten sonra beni odaya aldılar. Kapıyı kapattıktan sonra tek başıma kalınca 'Ne oluyor?' dedim. Bu nereye kadar gidecek diye düşündüm." diye konuştu.

Karslı, ailesine de test yapılması sonucu 8 yaşındaki oğlunun da sonucunun pozitif çıktığını aktararak şöyle devam etti:

"O pozitif çıkınca daha da üzüldüm. Artık kendimi bıraktım onu düşünmeye başladım. Kovid-19 bir savaş ve biz bu savaşın askerleriyiz. En ön cephede biz olduğumuz için diğer insanlara göre daha risk altındayız ama çocuğumun yakalanması beni çok üzdü. Kendim için değil, çocuğum da hastalığa yakalandığı için daha çok üzüldüm. Hastanedeyken oğlumla birlikte olmak istedim. O yüzden ikimiz de İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesine yatırıldık. Çocuğumu evden kendim ambulansla aldım. Çocuk korkmasın diye bunu yaptık. Kızım da yanıma gelmek istedi. Hasta olan oğlum çok dirayetliydi, bir sorun olmadı ama kızım çok üzüldü. Kardeşi gidiyor, babasına sarılamıyor, babasından uzak duruyor. İşte ona da çok üzüldüm."

Tedavi sürecine değinen Karslı, "Zaman içerisinde semptomlar biraz ağırlaşmaya başladı. Ağırlaşınca korktum. Başta normalken nefes darlığı, yorgunluk ve halsizliğin artması, bunun nereye kadar gideceğini düşündürdü." dedi.

"Hastanede küçük bir odada kaldıktan sonra o ev çok geniş geliyor"

Karslı, 12 gün hastanede kaldığını, daha sonra tedavisine evde devam edildiğini anlattı.

Çocuğunun içinde bulundukları durumdan etkilenmemesi için çeşitli etkinlikler yaptığını dile getiren Karslı, şunları söyledi:

"Her gün oyunlar yapmaya çalıştım. Kağıtlarla oyunlar oynamaya çalıştık, penceremizden manzarayı izledik. Bunu sırf o hastane ortamını hissetmesin diye yaptım. Bana da can oldu orada. Hastaneden sonra tedavime evde devam edildi ve 14 gün kendimizi izole ettik. Evdeyken şunu düşündüm; evde yaşam zor diyorlar ya hastanede küçük bir odada kaldıktan sonra o ev çok geniş geliyor. Hastane ortamını yaşayınca herkese zor gelen şey bize rahatlık gibi geldi. 3 çocuğum var. Hastanede 'Cennet neresi?' diye sorsalardı 'Cennet çocuklarımın yanı.' derdim. Çocuklardan uzak olmak, birinin yanında olması, diğerlerinin uzakta olması çok zordu. Beklemekten ve tedavinin uygulanmasından başka yapacağım hiçbir şey yoktu. 14 gün izolasyon sürecim bittikten sonra sağlık müdürümüz 1 hafta daha istirahat etmemi istedi. O sürecin sonunda da işimin başına döndüm."

Hastalıktan sonra her an daha dikkatli olmaya başladığını vurgulayan Karslı, herkesin sosyal mesafe, maske ve hijyen kuralına uyması gerektiğinin altını çizdi.

Karslı, tedbirlere riayet etmenin önemine işaret ederek, "Bazen görüyorum; maske var ama ceza almamak için takıyorlar. Belki hasta olmayacaksın ama sen onu başkasına bulaştıracaksın. Belki hasta oldun hissetmedin ama yaşlı birine bulaştırıp ölümüne sebep olacaksın. Bunun vebali bile kötü." diye konuştu.

Faruk Karslı, hastalığı atlattıktan sonra Kovid-19 tedavisinde iyileşmeye etki sağladığı için plazma bağışında bulunduğunu sözlerine ekledi.

Kaynak, AA