HDP, Ayasofya Camisinin kiliseye dönüştürülmesini istedi
1453’te İstanbul’un fethiyle cami statüsüne kavuşan ve yaklaşık 500 yıl cami olarak ibadete açık kalan Ayasofya Camisi, hilafetin kaldırılmasından sonra, tek parti CHP zihniyetinin hâkim olduğu 1934 yılında, alınan bir kararla müzeye çevrildi.
Her fırsatta İslam’ın şiarlarına saldırmayı kendisine vazife bilen HDP, bu kez Müslümanların 500 yılı aşkındır ibadet ettiği Ayasofya Camisinin kiliseye dönüştürülmesini istedi.
Halifeliğin kaldırıldığı, medreselerin kapatıldığı, camilerin ahıra çevrildiği, ezanın Türkçeleştirildiği, Kur’an okumanın yasaklandığı, alimlerin darağacına çıkarıldığı, İslam’ın şiarı yapıların bir bir ortadan kaldırılmaya çalışıldığı tek parti CHP zihniyetinin hâkim olduğu 1934 yılında, bir kabine toplantısında alınan karar ile 500 yılı aşkındır ibadet edilen Ayasofya Camii, ibadete kapatıldı.
1918 yılında İstanbul işgal edildiği zaman dahi işgalcilerin müdahalesine maruz kalmayan Ayasofya Camisi, 1934 yılına kadar en önemli protokol camisi olarak hizmet görmüştür.
Müslümanlar, 86 yıldır ibadette kapatılan Ayasofya Camisinin, yeniden ibadete açılmasını beklerken, HDPli vekil Hüda Kaya’nın, “Ayasofya Camisi kiliseye dönüştürülsün” açıklaması büyük tepki çekti.
CHP’ye yakınlığıyla bilinen bir TV kanalında konuşan Kaya, halkın, Ayasofya Camisinin yeniden ibadette açılması taleplerine tepki göstererek Ayasofya Camisinin kiliseye dönüştürmesini istedi.
Ayasofya Camisinin yeniden ibadette açılmasını işgal olarak nitelendiren Kaya, HDP’nin cami ve İslam düşmanlığını bir kez daha ortaya koydu.
Kaya, “Hiç kusura bakmasınlar. Bu tamamen iktidarcı, saraycı, mezhepçi, Emevici dinciliğin çarpık politikalarından bir tanesidir. Böyle bir hukuk yok. Bunlar tamamen Kur'an'dan, Peygamberden sonra uydurulmuş. Ayasofya hiçbir şekilde bugün bir iktidarın ya da herhangi bir iktidarın açarız kaparız kafasıyla karar alıp yaptırım uygulayabileceği bir alan değildir.” dedi.
Ayasofya’nın kiliseye çevrilmesi gerektiğini belirten Kaya, “Sadece Ayasofya değil, maalesef müdahale edilmiş, işgal edilmiş. Adına cami demekle cami olunmuyor maalesef. Ayasofya çok daha önemli bir konuma sahiptir. Orası hangi inanç erbabınca kurulduysa o inanç erbabının olması gereken bir yerdir.” diyerek kilise özlemini ortaya koydu. (İLKHA)