Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip Coronavirus (Covid-19) salgınıyla birlikte Türkiye genelinde bazı tedbirler artırılırken, vatandaşlar da kendi önlemlerini alıyor. Kimi kolonya ve dezenfektan ile önlem alırken kimi vatandaşlar ise maske takarak kendini korumaya çalışıyor.

Covid-19 tedbirleri kapsamında birçok ilde sokakta maske takmak zorunlu hale getirilirken maskesiz sokağa çıkanlara ise 900 TL idari para cezası uygulanmaktadır.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da sık sık, "Dışarı çıkarken risk almamak için maske takmalısınız. Maskeyi kuralına uygun olarak, ağız ve burnu tamamen kapatacak şekilde kullanın. Virüse 1,5 metreden daha yakınsanız, maskeli de maskesiz de hedefsiniz." uyarısında bulunuyor.

Yeni tip Coronavirus salgınından korunmak için takılan maskeler hakkında bilgiler veren Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. Cuma Yıldırım, maske kullanımında yapılan hatalara değindi.

Günlük hayatta Covid-19 salgınına karşı herkesin maske kullanması gerektiğini ifade eden Yıldırım, virüsün en fazla hava yoluyla bulaştığını, diğer önemli bulaşma yollarından birinin de temas olduğunu ifade etti.

Hava yoluyla bulaşma zincirini kırmada maskenin önemini vurgulayan Yıldırım, maske takmanın virüse karşı hayati bir önlem olduğunu belirterek maske takan toplumlarda hastalık oranının daha düşük olduğunu söyledi.

"Virüs ile olan mücadelemizi henüz kazanamadık"

Dünya Sağlık Örgütü'nün "virüs tehlikesinin geçmediği"ne dair yaptığı uyarıyı hatırlatan Yıldırım, "Dolayısıyla bu uyarıyı dikkate almamız lazım. Virüsle olan mücadelemizi henüz kazanamadık. Dolayısıyla toplumsal olarak normal hayatımıza bazı yenilikleri getirmemiz gerekiyor. Sağlık Bakanlığımızın ve Cumhurbaşkanlığımızın dikkatlerimizi çektiği; temizlik, mesafe ve maske üçlemesinin çok net bir şekilde hayatımıza yerleştirmemiz gerekiyor. Bunun en önemli ayağını ise elbette ki maske oluşturuyor." dedi.

"Maske ağzı, çeneyi ve burnu tam olarak kapatmalıdır"

Virüsten korunmada en önemli etkenlerden birinin maske olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Maskenin esprisi burun ve ağızdan çıkan ya da çıkabilecek herhangi bir mikrobiyal durumun bir başka kişiye bulaşmasına engel olmaktır. Dolayısıyla maskenin anlamı ağız ve burnu kapatması anlamına geliyor. Çünkü bu virüs sadece ağızdan değil asıl burundan bulaşıyor. Burundan çıkan havayla bulaşıyor. Dolayısıyla maskeyle sadece ağzı kapatmak ya da maskeyi çenenin altına almanın herhangi koruyucu bir etkisi yoktur. Ya da şimdi yeni moda olarak kola takıyorlar, bunun da bir anlamı yoktur." ifadelerini kullandı.

"Kendi sağlığınız ve başkalarının sağlığını korumak için maske takmak durumundayız"

Maske kullanımıyla ilgili bazı hataların olduğunu belirten Yıldırım, "Tabi havalar ısındı, sıcak havalarda, kalabalık yerlerde ve dar alanlarda maske takmak kolay değil, bunu kabul ediyoruz. Ancak maske ile ilgili probleminiz varsa lütfen evde kalın. Şu anda en büyük sloganımız olan 'evde kalın" çağrımız ise halen devam ediyor. Dışarıda herhangi bir işiniz yoksa evinizde kalın, dışarı çıkmayın. Ancak topluma karıştığımızda hem kendi sağlığımız hem de başkalarının sağlığını korumak için maske takmak durumundayız. Çünkü şu an toplumda Covid-19 vakalarında ciddi bir artış var. Covid-19 polikliniklerin önünde sıralar var. İnsanlar polikliniklere başvuruyorlar ve demek ki problemleri var. Dolayısıyla maske kullanmanın tam zamanıdır." şeklinde konuştu.

"Kalabalık alanlarda mutlaka maske takmalıyız"

Maskeyi hasta kişilerin başkasına virüsü bulaştırmaması için önerdiklerini ifade eden Yıldırım, şunları söyledi:

Çünkü şu anda 18 yaş altı, 65 yaş üstü ve kronik hastalığı olanlar da artık sokaktalar. Biz de hasta olabiliriz. Dolayısıyla böyle bir durumda sosyal mesafenin aşıldığı, aşılmak zorunda kalındığı alanlarda maske çok daha büyük önem arz ediyor. Hastane, lokal, şehir içi toplu taşıma araçları ve AVM'ler gibi insanların özellikle birbirine çok yakın mesafede temasla gezdiği yerlerde maskemizi daha sıkı takmamız gerekiyor. Maske sizi rahatsız ediyorsa sokağa çıkmayın, evinizde kalın. Sokağa çıkıyorsanız da lütfen bu zahmete katlanın. Bu hem sizin hem de başkalarının sağlığı için önemlidir. Çünkü bu bir toplum sorumluluğu ve bilincidir, aynı zamanda kul hakkıdır. Dolayısıyla bizim başka insanların hak ve hukukuna saygı duymamız gerekiyor.

 "Maske ile birlikte sosyal mesafe ve temizlik önemlidir"

Virüsten korunmak için maskenin tek başına yeterli olmadığının altını çizen Yıldırım, "Sosyal mesafeyi koruyacağız, temiz olacağız ve maskemizi takacağız. Maske taktığımızda da 'sosyal mesafeyi ihmal edeceğiz' diye bir kural yok. Çünkü bu virüsün yayılması çok hızlı oluyor, çok saldırgan bir durumu var. Dolayısıyla sadece maske takmak da yeterli olmuyor. Özellikle de banka gibi toplu yerlerde sosyal mesafemizi korumamız gerekiyor. Yoksa sadece maske takmak tek başına yeterli olmuyor. Çünkü maskeler eskiyebiliyor, maskelerin üstünden, altından ve çevresinden kaçaklar olabiliyor. Böyle bir durumda bir başkasına bulaştırmanız çok rahat ve kolay olabilir." diye konuştu.

"Bundan sonra biz kendimizi koruyacağız ve kendi kurallarımızı oluşturacağız"

Covid-19 salgının, yaşlıları ve kronik hastaları daha çok tehdit ettiğini belirten Yıldırım, "Yaşlılarımız; büyüklerimiz ve değerlerimizdir. Yaşlılarımızı çok seviyoruz. Hekim ve sağlıkçılar olarak onların sağlığını korumak istiyoruz. Dolayısıyla yaşlılarımızın eğer bir problemleri, ihtiyaçları yoksa ya da bu ihtiyaçları bir başkasına yaptırma yolları yoksa çok zaruri durumlarda dışarı çıksınlar. Devletimiz yaşlıların sokağa çıkmasına izin verdi. Ancak bu, 'tehlike geçti, istediğiniz yere gidebilirsiniz' anlamına gelmiyor. Bugüne kadar devlet halkını korudu. Bundan sonra artık biz kendimizi koruyacağız ve toplum olarak kendi kurallarımızı oluşturacağız. Kendi koruma planlarımızı, kurallarımızı uygulamamız gerekiyor. Burada en önemli yeni normalimiz, bugüne kadar devlet bizi korudu, bundan sonra biz kendimizi koruyacağız, kendi tedbirimizi alacağız. Bunu da kendi sağlığımız ve toplumun sağlığını korumak için yapacağız." dedi. (İLKHA)