Bunca Mağduriyet Yetmedi! GÜVENLİK SORUŞTURMASI YENİDEN Mi?
Daha önce binlerce insanın mağduriyetine sebep olan ve AYM’nin iptal ettiği güvenlik soruşturması tekrardan hayata geçirilmeye çalışıyor. İçişleri komisyonunda kabul edilip meclise sunulan güvenlik soruşturmalarıyla ilgili konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, “Babasının suçu nedeniyle evladı dahi cezalandırmayan bir medeniyetimiz varken kayınbabasının suçuyla damadı cezalandıran bir anlayış memlekete adalet getirmez.” ifadelerini kullandı.
DOĞRUHABER / ENES DURMAZ
OHAL sürecinde yaygınlaşan ve Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından iptal edilen kamuya girişte güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması uygulaması, TBMM İçişleri Komisyonu’nda kabul edilerek, Genel Kurul’a sevk edildi. ‘Bunca mağduriyet yetmedi mi?’ dedirten güvenlik soruşturmalarının tekrardan hayata geçirilmeye çalışılması kamuoyunda tepkiye neden oldu. Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu Teklifi’nin TBMM Genel Kurulu’nda bu haliyle kabul edilmesi durumunda Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma, Emniyet, Sahil Güvenlik, istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel ve üst kademe kamu yöneticileri güvenlik soruşturmasına tabii tutulmadan atanamayacak. Araştırma sadece memur olacak kişi ile sınırlı kalmayacak, akrabalar da araştırılacak. Bu haftaki gündem değerlendirmesinde konuyu gündemine alan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, “Babasının suçu nedeniyle evladı dahi cezalandırmayan bir medeniyetimiz varken kayınbabasının suçuyla damadı cezalandıran bir anlayış memlekete adalet getirmez.” şeklinde konuştu.
“HUKUKSUZLUĞU YASALAŞTIRMAK, SİYASETİN OLMASI GEREKEN MAKSADINA AYKIRIDIR”
Teklife aklıselimle yaklaşıp mağduriyetlerin önüne geçilmesi gerektiğini ifade eden Sağlam, “AYM’nin iptali sonrasında yeniden meclise sunulan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi, İçişleri Komisyonu’nda kabul edildi. Teklif her ne kadar güvenlik soruşturmasını istihbarat, emniyet, askeriye, adliye gibi gizlilik dereceli birimler için öngörmekteyse de gizlilik dereceli birimler teklifte netleştirilmediği için tüm kamu görevlerinin bu kapsama dâhil edilmesinin önünde bir engel yoktur. Nitekim uygulamada gizlilik dereceli olmayan kamu kurumlarının mühendis ve hizmetli sınıflarında çalışacaklara dahi gizlilik dereceli birim olduğu gerekçesiyle güvenlik soruşturması yapılmaktadır.
Teklifte hukukun evrensel ilkelerinden ve anayasal bir ilke olan suçun şahsiliği ilkesi göz ardı edilmektedir. Delil ve ispattan uzak iltisak ve irtibat sözcükleri, yeni güvenlik soruşturması uygulamasının da ruhunu oluşturmaktadır. Sıhri hısımlığı dahi soruşturmaya tabi tutan bir yasa memlekete fayda sağlamayacaktır. Babasının suçu nedeniyle evladı dahi cezalandırmayan bir medeniyetimiz varken kayınbabasının suçuyla damadı cezalandıran bir anlayış memlekete adalet getirmez. Temel gaye adaletin ikamesi olmalı iken, hukuksuzluğu yasalaştırmak, siyasetin olması gereken maksadına aykırıdır. Bu anlamda Devlet Memurları Kanunu, Ceza Kanunu ile diğer ilgili mevzuat, kamu hizmetini yapabilecekler ile yapamayacakları açık bir şekilde belirtmiştir. Bu hususta ayrıca bir düzenlemeye ihtiyaç yoktur. Bu anlamda parlamentodaki tüm gruplar, güvenlik soruşturmalarına ilişkin kanun teklifine aklıselimle yaklaşmalı ve hukuksuzluğu yasallaştırmamalıdırlar.” dedi.
MEMUR - SEN: KEYFİLİĞE AÇIK BİR DURUM OLUŞMAMALI
Memur-Sen, AK Parti’nin Meclis’e sunduğu ve bu hafta genel kurul gündemine gelmesi beklenen “Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yasa Teklifi”ne itiraz etti. Memur-Sen, elde edilen bilgilerin “somut, açık, şüpheden uzak şekilde delillendirilmesi” gerektiğini, verilerin “yorum içermeyecek” şekilde belirlenmesini istedi. Memur-Sen, uygulamaya ilişkin konuların yönetmelikle belirlenecek olmasının da Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçesiyle uyuşmadığına dikkat çekti. Memur-Sen, öneriye ilişkin öneri ve eleştirilerini yazılı olarak TBMM’ye iletti. Memur-Sen’in itirazları şöyle:
- Arşiv araştırması ve güvenlik soruşturması işlemlerine yönelik olarak kamu görevine uygunluğun değerlendirilmesini sağlayacak olgusal veriler yorum içermeyecek şekilde belirlenmeli.
- Arşiv araştırmasında istihbari bilgilere bakılmayacak olması net bir şekilde ifade edilmeli.
- Yapılacak işlemlerde keyfiliğe açık bir durumun oluşmaması net bir şekilde belirlenmeli.
ELDE EDİLEN BİLGİLER SOMUT, AÇIK, ŞÜPHEDEN UZAK ŞEKİLDE DELİLLENDİRİLMELİ
- Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması organizasyonunun tüm süreçleri MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilmeli, elde edilen bilgiler somut, açık, şüpheden uzak şekilde delillendirilmeli.
- Güvenlik soruşturmalarında hangi ölçütlerin temel alınacağı netleştirilmeli.
- Değerlendirme komisyonunda yer alacak kişilerin liyakat sahibi ve güvenilirliği konusunda şüphe uyandırmayacak şahıslar arasından belirlenmesi hususunda kriterler belirlenerek komisyonun değerlendirilmesine ilişkin süre sınırlaması getirilmeli.
SUÇ VE CEZANIN ŞAHSİLİĞİ İLKESİ İLE BAĞDAŞMAMAKTADIR
- Güvenlik soruşturması kapmasında kişinin eşi ile birinci derece kan ve sıhri hısımlarına da bakılacak olması, suç ve cezanın şahsiliği ilkesi ile bağdaşmamaktadır.
- Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen verilerin, ilgilinin talebi halinde kendisiyle paylaşılması idareye güven ilkesine uygun olacaktır.
- Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının usul ve esasları ile uygulamaya ilişkin birçok konunun çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek olması, Anayasa Mahkemesi’nin iptal gerekçesiyle uyuşmamaktadır.